Küresel piyasalarda bu hafta Yunanistan’a yardım konusunda AB ve IMF’in anlaşması ve mali uçurum konusundaki açıklamalar gündem konusuydu. Yunanistan konusunda anlaşma sağlanması piyasalarda temkinli bir iyimserlikle karşılandı. Euro dolara karşı önemli oranda yükseldi. Ancak planın nasıl uygulanacağı konusunda kuşkular sürmekte. Ayrıca AB’nin bütçe ve bankacılık birliği konsundaki adımları yeni yıla kaymış durumda.
İspanya ve İtalya’nın borçlanma faiz oranlarında ise belirgin bir düzelme var. Öte yandan, ABD’de mali uçurum konusunda Başkan Obama’nın Noel’e kadar bir çözüm olabileceği hususundaki açıklamaları, Temsilciler Meclisi’nin Cumhuriyetçi Başkanı Boehner’den gelen son olumsuz değerlendirmelerle gölgede kaldı. Mali uçurum konusundaki durum yılbaşına kadar en önemli gündem maddesi olacak. Diğer taraftan, Japonya ekonomisinden gelen veriler oldukça olumsuz. Güney Amerika’da ise Breziya yavaş büyümeye devam ederken, Arjantin tekrar iflasın eşiğine gelmiş durumda. Petrol fiyatları fazla değişmezken, altın hafif geriledi. Euro/dolar paritesi 1.2985 civarında seyrederken; dolar/yen paritesi 82.65 dolaylarında. Altının onsu 1724 dolar civarında. Brent ham petrolünün varili 110.8, ABD hafif ham petrolünün varili ise 88.2 dolar civarında.
Bu hafta açıklanan veriler Türk ekonomisindeki yavaş büyüme seyrinin sürdüğüne işaret etti. Kasım ayı imalat sanayii kapasite kullanım oranları sanayi üretimi konusunda üçüncü çeyrekte de pek umut vermedi. Ekim ayı dış ticaret açığı da beklentilerden daha düşük geldi. Bu ilk bakışta cari açığın da gerileyeceğine işaret etmekte.
Ancak ithalattaki azalmanın devam etmesi, ekonominin üçüncü çeyrekte de yavaş bir şekilde büyüdüğünü gösteriyor. Diğer taraftan, ihracat artışının büyük bölümünün altın ihracatı kaynaklı olması ve altın ihracatından arındırıldığında artışın sınırlı kalması, dış ticaret dengesindeki düzelme konusunda soru işaretleri uyandırmakta. ABD’nin Iran’a yönelik altın ticaretine ilişkin yeni yaptırımlar getirmesi olasılığı, Türkiye’den bu ülkeyle şu anda Birleşik Arap Emirlikleri ve İsviçre yoluyla yürüyen altın ticaretinin gelecekte sınırlanmasına yol açabilir. Dış ticaret açığındaki daralma ve ithalatın azalması, düşük iç talep ve büyümeye işaret ettiğinden Merkez Bankası’nın faiz indirimleri konusunda daha cesur davranmasını teşvik edecektir. Öte yandan, yurtdışındaki olumlu hava, not artışının getirdiği iyimserlik, risk iştahının artması ve Merkez Bankası’nın faiz indirimlerini sürdüreceği beklentileriyle gösterge tahvilin bileşik faizi tarihsel düşük düzey olan yüzde 6’nın altına geriledi.
Haftaya piyasalarda enflasyon verileri gündemde olacak. Kasım ayında tüketici fiyatlarının yüzde 1 civarında artması beklenmekte. Yıllık enfasyonun da yüzde 7’lere doğru gerileyeceği tahmin ediliyor. Bu bakımdan, faiz oranlarındaki düşük seyrin Merkez Bankası’nın da faiz indirimine devam edilebileceği yolundaki açıklamalarıyla sürmesi beklenebilir.
Kurlar ise daha çok Euro/dolar paritesindeki gelişmelere göre hareket edecek. Mali uçurum konusunda olumlu adımlar atılması doların tekrar yükselmesine, bu da dolar/TL’nin 1.80’in üstüne çıkmasına neden olabilir.