Yavaşlamanın tek başına açığın GSYH’a oranını indirmeye yetmeyeceği savunulduğu haberde “Gerçek zayıflık, açığın finansmanıdır” denildi.
Türkiye’nin cari işlemler açığına ilişkin son veriler, yurt dışında da dikkatle değerlendiriliyor. Financial Times gazetesi, “açığa dikkat” uyarısını yaptığı haberinde açığın, yavaşlasa da hala fazla yüksek olduğunu savunurken, “Gerçek zayıflık açığın finansmanıdır” dedi.
Ekonomi gazetesi Financial Times, “Türkiye: Açığa Dikkat” başlıklı haberinde, “Türkiye’nin çözüme en çok ihtiyaç duyulduğu sorunu” olarak nitelediği büyük cari açığa ilişkin yeni verilere dikkat çekerken, “Analizlere göre iyi haber, açık sanki en üst düzeyine çıktı. Kötü haber ise, hala bu yılın sonu itibariyle GSYH’nın yüzde 10’u civarında olması bekleniyor ki bu, ekonomin kolayca sürdürebileceği düzeyinin üstündedir” diye yazdı.
Son rakamların aşağı yukarı analizlerin beklentilerin doğrultusunda olduğunu, güçlü turizm gelirlerine rağmen Ağustos açığının 3.96 milyar doları bulduğunu kaydeden gazete, bunun da, 12 aylık kümülatif açığı 75.1 milyar dolara çıkarttığını vurguladı.
“PROBLEM ENERJİ İLE SINIRLI DEĞİL”
İngiliz gazetesi, Türk hükümetinin açığın büyük ölçüde yüksek petrol fiyatlarından ve ülkenin enerji gereksinimlerinden kaynaklandığını savunduğunu ancak problemin “bununla sınırlı kalmadığını” belirtti.
Bu bağlamla haberde Citigroup Global Markets’ten İlker Domaç’ın hazırladığı araştırma notuna da yer verildi. Notta geçen yılın ilk sekiz ayında 5.7 milyar dolar olan enerji dışındaki cari açığın, bu yılın eş döneminde 24.7 milyar dolara ulaştığına dikkat çekilerek bunun Türkiye’nin dış işlemler performansındaki “kötüleşmenin derecesi”ne vurgu yaptığı kaydedildi.
“AĞUSTOS, DIŞ CEPHEDEKİ İYİLEŞMENİN İŞARETİNİ DE VERİYOR”
Buna karşın Citigroup notunda “Ağustos rakamları aynı zamanda dış cephedeki iyileşmenin işaretlerini de veriyor çünkü mevsimlik etkilerden arındırıldığında Ağustos açığı, Kasım 2010’dan beri en küçük aylık açıktır” denildi.
Bu nedenle Domaç, son verilerin ekonomi yavaşlarken liranın son bir yılda dolara karşın yüzde 20’yi aşan değer kaybının etkilerinin hissettiği senaryoyu doğruladığını savundu.
“YAVAŞLAMA TEK BAŞINA GSYH’YE ORANI İNDİRMEYE YETMEYECEK”
Ancak haberde cari açıktaki yavaşlamanın, tek basına açığın normal düzey olarak değerlendirilen GSYH’nın yüzde 5-6’ya indirmeye yetmeyeceği uyarısının yapıldıktan sonra şu değerlendirmeye yer verildi:
“Gerçek zayıflık, açığın finansmanıdır. Doğrudan yabancı yatırımların yılın ilk sekiz ayında geçen yılın eş dönemine göre bir kattan fazla artarak 8.6 milyar dolara ulaşmış olsa da açığın sadece beşte birini karşılıyor. Aslında, İstanbul’daki Ekspres Invest, Ağustos’ta açığın ‘kilit finansman kaynağı’nın, aynı ayda 4.4 milyar dolar azalan Merkez Bankası rezervlerinin olduğu gibi gözüktüğüne işaret ediyor. Bununla kıyasla aynı ayda 1.5 milyar dolarlık net portföy çıkışı oldu. Temmuz ayının sonuna kadar son bir yıllık dönemde ise, 19.4 milyar dolarlık net giriş olmuştu.”
“FİNANSMAN ARAÇLARINDAKİ KAYMA SAĞLIKLI AMA REZERV GÖRÜMÜNÜ ZAYIFLADI”
Ağustos itibariyle portföy ile mevduat ve kredi gibi kısa vadeli girişlerin 12 aylık cari açığın yüzde 70’ini karşıladığını sandıklarını belirten Ekspres, bu oranın Ocak ayında yüzde 109, Mayıs ayında ise yüzde 85 olduğunu da anımsattı. Ekspres ayrıca, Ocak’ta yüzde 8, Mayıs’ta ise yüzde 17 olan, 12 aylık açığın doğrudan yabancı sermaye ve uzun vadeli kredilerle finanse edilen kısmının Ağustos’ta yüzde 24’üne çıktığına işaret etti.
Notta “Finansman araçlarının yapısındaki kayma, sağlıklıdır ancak genel olarak girişlerdeki yavaşlama, Merkez Bankası için daha zayıf bir rezerv görünümünü yarattı” yorumu da yapıldı.
“REZERV GÖRÜNÜMÜ ÖZELLİKLE ANLAMLI”
FT, ithalat yavaşlasa da AB’deki ekonomik sorunlar nedeniyle ihracatın daha büyük bir meydan okuma yaratacağı görüşüne de yer verdiği haberini şu sözlerle noktaladı:
“Rezerve görünümü özellikle anlamlı çünkü lirandaki düşüşün aşırı olduğuna karar veren Merkez Bankası, onu desteklemek için önemli miktarda döviz satmaya başladı.”