Dünya ekonomisindeki belirsizliklere ve özellikle Euro bölgesindeki ülkelerde derinleşmekte olan kamu borç krizine rağmen 2011, Türkiye ekonomisinin yüksek büyüme hızı yakaladığı bir yıl oldu.
Küresel ekonomide yaşanan gelişmelere ilişkin endişeler, Türkiye'de de zaman zaman piyasaları tedirgin etmesine rağmen ülke ekonomisi, yüksek büyüme oranı ve mali disiplinin devam etmesi sonucu, özellikle gelişmekte olan ülkeler ve Avrupa ekonomileri içinde ön plandaki yerini korudu.
Yılın ilk iki çeyreğinde sırasıyla yüzde 11,6 ve 8,8 ile yüksek büyüme hızını yakalayan Türkiye ekonomisi, 3. çeyrekte de büyümede istikrarını sürdürdü ve 3. çeyreği yüzde 8,2 büyüyerek kapattı.
Büyümede ivme yakalayan Türkiye'de işsizlik oranı da eylül döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 2,5 puan düşerek, yüzde 8,8'e geriledi.
İşsizlik oranı ise bu yıl eylül ayı itibarıyla yüzde 8,8 oldu.
Geçen yıl eylül ayında işsiz sayısı 2 milyon 934 bin kişi, istihdam ise 22 milyon 973 bin olarak gerçekleşmişti.
İşsizlik oranı 2010'da yüzde 11,9 olmuştu. Sanayi üretimi bu yılın Ekim ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7,3 arttı.
Parasal gösterrgeler
Yıl içinde enflasyon rakamları ise yükseldi.
Enflasyon, bu yıl ÜFE'de tekrar iki haneli rakamlara ulaştı.
Yıllık bazda ise ÜFE yüzde 13,67, TÜFE yüzde 9,48 oldu.
2010 yılında ise enflasyon ÜFE'de yüzde 8,87, TÜFE'de yüzde 6,40 oldu.
Merkezi yönetim bütçesi, bu yılın, 11 aylık döneminde aylık bazda 7 defa fazla verdi.
Bu performans, yılın 11 aylık döneminde 8 ay fazla verilen 1983 yılından bu yana geçen 28 yıllık süreçteki en iyi bütçe performansı oldu.
Faiz dışı fazla ise geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 80,3 oranında artarak, 41,4 milyar lira olarak gerçekleşti.
Böylece yılın 11 aylık döneminde, yıl sonu faiz dışı fazla hedefinin, yaklaşık 3 katı kadar faiz dışı fazla elde edildi.
Kamu harcamalarının finansmanı da vergi gelirleri ile sağlanırken, 2010 yılı Ocak-Kasım döneminde yüzde 92 olan vergi gelirlerinin faiz hariç bütçe giderlerini karşılama oranı, bu yılın aynı döneminde, yüzde 101,2 oldu.
Dış ticaret bilançosu
İhracatta Türkiye'nin en önemli ihracat pazarları olan Avrupa ülkelerinin ekonomilerinde yaşanan sorunlara rağmen, artış trendini sürdürdü.
İhracatçı birliklerinin kayıtlarına göre bu yılın 11 ayında 122,1 milyar dolarlık ihracat yapıldı.
Son on iki aylık dönemde ise ihracat, cumhuriyet tarihinin rekorunu kırarak 133,9 milyar dolara ulaştı.
Öte yandan, cari açık Türkiye ekonomisinde risk unsuru olmaya devam ediyor.
Cari açık 2011 yılında ekonomide en fazla konuşulan alanlardan biri oldu.
Merkez Bankasının açıkladığı ödemeler dengesi bilançosuna göre, bu yılın 10 ayında cari açık geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 94 artarak, 65 milyar 57 milyon dolara ulaştı.
Geçen yılın 10 aylık döneminde cari açık 33 milyar 545 milyon dolar düzeyindeydi.
Cari işlemler açığının artmasında dış ticaret açığındaki artış etkili oldu. Yıl içinde TL'de yaşanan değer kaybı, ihracatı olumlu etkilerken, ithalat üzerindeki etkisi yapısal sorunlar nedeniyle sınırlı kaldı.
Öte yandan, Türkiye'nin yılın başından itibaren ödediği dış borç tutarı, 12 milyar 247,33 milyon doları buldu.
Bu zamana kadar yapılan toplam ödemesinin 8 milyar 76,69 milyon dolarını Hazine tek başına gerçekleştirdi.
Türkiye 2010 yılında 8 milyar 980,43 milyon doları Hazine ödemesi olmak üzere, toplam 13 milyar 327,99 milyon dolar dış ödemesi yapmıştı.