FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Altın fiyatları ne olacak, düşer mi? Uzmanı yorumladı: Altın fiyatlarını ABD seçimleri de etkileyecek! Peki altın düşecek mi?

Sermaye Piyasası Kurulu eski başkanlarından Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Cansızlar, Amerika'daki seçimlerden ve koronavirüsün tüm dünyaya etkilerini değerlendirerek dolar ve altın hareketliliğinin devam edeceğine dair açıklamalar yaptı. Altının son dönemlerdeki düşüşünün ardından altın düşecek mi araştırması yapan yatırımcılar için detaylı açıklama yapan Cansızlar, Kasım ayı altın fiyatları değerlendirmesi yaptı. Uzmanından altın fiyatları ne olacak yorumu!

Altın fiyatları ne olacak, düşer mi? Uzmanı yorumladı: Altın fiyatlarını ABD seçimleri de etkileyecek!  Peki altın düşecek mi?

Sermaye Piyasası Kurulu eski başkanlarından birisi olan Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Cansızlar, Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs krizi ve kasım ayında yapılacak ABD seçimlerini değerlendirerek altın fiyatlarına dair açıklamalar yaptı. Altın düşecek mi sorusuna yanıt arayan vatandaşlara yıl sonu altın tahmini paylaşmasa da 2020 Kasım ayına dair altın ve dolar fiyatları için bilgi verdi. Peki altın fiyatları ne olacak, uzmanlar ne diyor?

ALTIN FİYATLARI NE OLACAK?

Tüm dünyayı etkileyen koranavirüsün etkileri ülkemizde de altın ve dolar fiyatlarını etkileyerek olumsuz yansımasını sürdürüyor. Altın fiyatları ne olacak, altına yatırım yapmak tehlikeli mi sorularıyla araştırma yapan vatandaşlara, ABD'de yapılacak Başkanlık seçimlerinin de altın fiyatlarını etkileneceğini açıklayalım. Prof. Dr. Doğan Cansızlar Amerika Birleşik Devletleri'nin 3 Kasım tarihinde Başkanlık seçimi yapacak olmasının altın hareketliliğini ülkemizde de devam ettireceğini belirtti. Seçimlerin döviz ve altın fiyatlarında doğrudan etkileneceğini aktaran Cansızlar bu hareketliliğin seçimlerle birlikte, ülkemizde daha çok etkili olacağını belirtti. Koronavirüsün etkisinin tüm dünyada hissedilmesiyle Türkiye'deki etkisine de yorum yapan Prof. Dr. Cansızlar, “Son gelişmeler pek sürpriz değil. Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de pandemi dolayısıyla ortaya çıkan olumsuzluklar hissediliyor. Dünyanın çeşitli ülkelerinde çeşitli dalgalanmalar oluyor. Bizim kendi ekonomik yapımıza özgü birtakım durumlar nedeniyle bu dalgalanmalar bizde daha fazla hissedilir hale geldi” ifadelerini kullandı.

KORONAVİRÜS BİTİNCE ALTIN FİYATLARI DÜŞER Mİ?

Koronavirüs salgını ile birlikte AB ülkelerinin normalleşme çalışmasıyla birlikte ikinci bir salgın dalgasının geleceği korkusu ile yapılan çalışmalar, altın ve dolar fiyatlarının yükselmesine neden olmuştu. Koronavirüs bitince altın fiyatları düşer mi araştırması yapan vatandaşlar, koronavirüs salgınının ardından yapılan normalleşme çalışmalarında Türkiye'nin neden çok etkilendiğini merak etmeye başlamıştı. Dış finansman olarak dövize ihtiyacı olan bir ülke olduğumuzu vurgulayan Cansızlar şöyle konuştu: “İzlenen ekonomi politikalarıyla ilgili birtakım değerlendirmeler var. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de parasal bollaşma söz konusu. Türkiye’de parasal bollaşma hem para basımı ve hem de faizlerin indirilerek kredi genişlemesi yoluyla oldu. Ancak bizim Türk Lirası (TL) rezerv para olmadığı için parasal genişlemenin üretimle desteklenmesi lazımdı. Ancak bollaşan para, üretimin artmasından ziyade daha çok altın, döviz ve borsaya yönelmeye başladı. Dış finansmana dolayısıyla dövize ihtiyacı olan bir ülkeyiz biz. Ekonomik yapı olarak, üretim yapısı olarak Türkiye ekonomisi ithalata ve dış finansmana bağımlı. Tasarruf düzeyi de yeterli değil” diye konuştu.

"ÜRETİM İTHALATA BAĞIMLI"

Türkiye’nin ihracatının yeterli seviyede olmadığını söyleyen Cansızlar, üretimin ithalata bağımlı olması nedeniyle ithalatın da çok fazla olduğunu hatırlatarak Türkiye’nin sürekli dış açık verdiğini ifade etti. Cansızlar, “Bu durum bizim kırılganlığımızı diğer ülkelere göre çok daha fazlalaştırıyor. Dünyada alınan tedbirlere paralel Türkiye de tedbirler almaya çalıştı. Ancak, çok farklı bir ekonomi politikası uygulamaya yöneldi. Yıllardır genel kabul görmüş ve denenmiş birtakım iktisat teorileri var. Buna örnek faizle enflasyon arasındaki ilişki. Burada görüş farklılığı olabilir, ama bizim gibi gelişmekte olan çoğu ülkelerde olduğu gibi faizin toplam üretim maliyeti içerisindeki payı ülkemizde Merkez Bankası’nın yaptığı araştırmalara göre ancak yüzde 15 - 20 gibi çok düşük bir seviyede bulunuyor. Burada bakılması gereken asıl mesele üretimin maliyetidir. Üretim maliyeti içinde yer alan tüm unsurlar -ki faiz bunlardan biridir- analiz edilmeden enflasyonu sadece faiz faktörüne bağlamamak gerekir. Üretimi petrol ve doğalgaz başta olmak üzere ithalata, yanısıra finansmanı da dışa bağlı bir ekonomide döviz kurunun yükselmesi, enflasyonun artmasına daha çok katkı yapar. Yapılan araştırmalarda döviz kurunda, sepet bazında yüzde 10 artış olduğunda, bu artış TÜFE'ye iki yıl içinde birikimli olarak 1.7 puanlık bir etki yapıyor. Üretimi ithalata ve finansmanı dışa bağımlı olmayan ülkelerde belki faiz enflasyonun en önemli belirleyicilerinden biri olabilir ama bu bizim gibi ekonomilerde maalesef fazla geçerli olamıyor. İthalata bağımlı olmak derken, ithalatın yarısına yakın bölümünü doğal gaz ve petrol karşılıyor. Geri kalan kısmını da aramalı, nihai mal gibi ürünler teşkil ediyor” şeklinde konuştu.

'FAİZDEN ÇEKİNMEMEK LAZIM'

Türkiye ekonomisinin yumuşak karnının döviz kuru olduğunu aktaran Cansızlar, hükümetin bu dönemde aldığı tedbirleri doğru bulduğunu sözlerine ekledi. Cansızlar, “Tamamen serbest dalgalı kur rejimi hiçbir yerde uygulanmaz. Müdahaleli bir kur rejimi olması lazım. Yönetilebilir dalgalı kur rejimidir bunun adı. Ancak,bu müdahalenin herkes tarafından bilinecek şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerekir. Fakat siz dolaylı yollardan, kapalı kapılar ardından başka yöntemlerle dövizi baskılamaya çalışırsanız hem yabancı yatırımcılar hem de yerli tasarruf sahipleri nezdinde soru işaretlerine sebep olursunuz. Nitekim Türkiye son dönemde faizi biraz baskıladı. Bu piyasaya biraz canlılık getirdi. Üretimi artırmak adına bir şeyler yapılmaya çalışırken bu defa da mevcutların fiyatları arttı. Faiz düşük, enflasyon yüksek; dolayısıyla negatif yönlü bir reel faiz var. Vatandaş eline geçen parasal bollaşmanın verdiği rahatlıkla ya altına ya da dövize gitti. Politika faizini 8,25’te değil daha yüksek bir seviyeye çekmek lazım. Faizden çekinmemek lazım” ifadelerini kullandı.

'FAİZ ORANLARININ YÜZDE 13'ÜN ÜSTÜNDE OLMASI LAZIM'

Cansızlar, “Yapmamız gereken reform paketini; kısa, orta ve uzun vade diye ayırarak iyi bir program yapmak lazım. Yoksa işin içinden çıkılamaz diye bir şey yok. Kısa vadede benim düşüncem; faiz oranını arttırmak. Piyasadaki faiz 12,9, siz kalkıp 8,25’lerde ısrar ederseniz olmaz. Doğasına aykırı durumun. Faiz oranlarının yüzde 13’ün üstünde olması lazım. Nitekim TCMB’nın faiz koridoruna geri dönüş sinyalleri vermeye başlaması olumludur. Ardından dışarıya karşı bir güven ortamı oluşturmak gerekiyor. Türkiye ekonomisi dış dünyaya entegre, parası konvertibil bir ekonomidir, dışarıya kapatmak doğru değil. Nitekim TL swap piyasası ile ilgili tedbirlerin gevşetilmesi olumludur. Kırılgan bir yapımız var bunu kabul edeceğiz. Katar dışında uluslararası piyasalardan fon elde etmeliyiz. Başta AB ve IMF olmak üzere uluslararası kuruluşlarla iyi ilişkiler yeni baştan kurularak güven kazanılması lazım. Güveni kaybetmek bir anda olur ama kazanmak zaman ister. IMF’den çekinmemeliyiz. Biz kurucu ortaklarındanız. Oradaki fonlar çok düşük faizli fonlar” diye konuştu.

ABD SEÇİMLERİ ALTIN FİYATLARINI NASIL ETKİLEYECEK? TRUPM SEÇİMİ KAYBEDERSE NE OLUR?

Altın fiyatlarının sürekli artmasını sonucundan vatandaşların merak ettiği bir diğer konu da ABD Başkanlık seçimleri ardından Türkiye'de altın ve dolar fiyatlarının ne olacağı konusu oldu. Cansızlar seçimi değerlendirerek, ABD seçimleri gibi kriz yaratılan durumlarda belirsiz ortamlar oluştuğunu ve bu kargaşa ortamında altın ve dolarda hareketlilik olacağını belirtti. Eğer ABD seçimlerini Trump kazanırsa altın ve dolar fiyatlarında çok hareketlenme olmayacağını ve ortamın sakinleşeceğini belirten Cansızlar, yıl sonu tahmini altın fiyatları ne olacak sorusunu soran vatandaşlara tahmini bilgi vermiş oldu. Peki ABD Başkanlık seçimleri altın fiyatlarını nasıl etkileyecek? İşte Cansızlar'dan son dakika altın yorumu!

Altın fiyatlarının sürekli bir artış göstermesi üzerine de konuşan Cansızlar, ABD’de gerçekleşecek Başkanlık Seçimine dikkat çekti. Cansızlar, “Yatırımcılara somut bir öneri vermek mümkün değil. Altın kriz ve savaş gibi karmaşık ve belirsizlik ortamlarını sever. Kargaşa ortamlarında insanlar en güvenilir meta olan altına yönelir. Altının zaten arzı kısıtlıdır. Talep fazla olunca da yükseliyor. Bu ortam devam ettiği sürece altındaki yukarı yönlü dalgalanmaların devam edeceğini düşünüyorum. Ama hangi seviyeye kadar olacağını söylemem mümkün değil. Amerika’daki seçimler burada önemli bir kıstas. 3 Kasım’da gerçekleşecek seçimler Donald Trump lehine olumlu sonuçlanırsa gerginlik azalacak ve aşı da bulunursa ortam sakinleşir altın açısından. Diğer bir senaryoda Trump kaybederse; altınla ilgili dalgalanmaların uzayacağı söylenebilir” ifadelerini kullandı.

ALTIN FİYATLARI DÜŞECEK Mİ?

Merkez Bankası'nın likidite hamlesiyle birlikte altın fiyatlarının düşmesinin ardından yatırım yapanlar altın fiyatları düşmeye devam edecek mi araştırması yapıyor. Altının düşeceğini bekleyenler için Cansızlar altının ons fiyatını belirleyen dolar için açıklama yaptı.

Her yönden potansiyeli yüksek Türkiye’nin ekonomik yönden daha güçlü bir seviyeye gelebilmesi için bir an evvel sert tedbirlerin alınması gerekliliğine değinen Cansızlar, “Euro ve Dolarla ilgili de piyasalarda dalgalanmalar var. Özellikle Euro konusuna baktığımızda; doların dış dünyada değeri düşüyor. Diğer dış paralar nezdinde Dolar değer kaybediyor. Dolar değer kaybedince insanlar Euro’ya yöneldiler. Doların sadece bizde birtakım kırılganlıklar nedeniyle fiyatı yukarı yönlü artmaya başladı. Hiçbir şey yapmadan bu şekilde devam edersek hem altın hem Euro hem de Doların fiyatının yükseleceğini tahmin ediyorum. Kararsızlık ve çekingenlik doğru değil. Sert tedbirler almakta yarar var. Aksi takdirde bu işin maliyeti giderek artar” dedi.

Kaynak: İHA

Yerel Seçim 2024


En Çok Aranan Haberler