BİZE ULAŞIN
Genelde kaos ortamlarından kuvvet bularak yükselmesi beklenen altın fiyatları ne Kuzey Kore’nin dillendirdiği Nükleer silahla ABD’ye saldırıya hazırız iddialarını ciddiye alıyor ne de Güney Kıbrıs’ta yaşanan mevduat kesintisi krizini...
Altın fiyatlarına ilişkin görüşlerini AA muhabiriyle paylaşan analistler altının son dönemde çok ciddi kayıplar yaşadığını, bunda da dev yatırımcılar George Soros ve Louis Moore Bacon’ın sahip oldukları altın stoklarının bir kısmını erittiklerini gösteren raporların etkili olduğunu ileri sürdü.
Güney Kıbrıs’taki mevduat krizi, Amerikan Merkez Bankası’nın (Fed) parasal genişlemeyi beklenenden daha erken sonlandırabileceği söylentileri, İtalya’daki siyasi kaos gibi gelişmeler altın fiyatlarını yukarı yönde destekleyen gelişmelerden olmasına karşın altın düşüş trendinden kurtulamıyor.
Dün gece New York Borsasında 1.558 Dolar/Ons;tan düşüşle kapanan altın fiyatı, sabah saatlerinde Uzakdoğu ve Asya Borsalarında 1541 Dolar/Ons’a kadar gerileyerek 1546 Dolar/Ons desteğinin aşağısına sarktı. Sınırlı alımların etkili olamadığı gözlenen altın fiyatları yatırımcının kafasını karıştırıyor.
İç piyasada altındaki düşüş talebinin artırmasına karşın analistler, birçok uluslararası kuruluşun yıl sonu altın fiyatını aşağı yönlü revize ettiğini anımsatıyor.
Bazı görüşlere göre altın fiyatları yaz aylarında bir miktar artış gösterecek ancak orta ve uzun vadede altın güvenli liman olmaktan çıkıyor. Gelinen noktada ise altının yıllık kaybı ortalama yüzde 7,60 oranında gerilemiş bulunuyor.
Altın fiyatları kaos ortamından beslenir
Küresel gerginliklerin her dönemde altın fiyatlarına olumlu etki yaptığı biliniyor. Analistlere göre ise gelinen noktada destek üzerine destek kıran altın fiyatlarını kısa vadede pozitif etkileyebilecek başat gelişme olası Kuzey-Güney Kore savaşı.
Bilindiği gibi Kuzey Kore ordusu, nükleer silahların kullanımı da dahil olmak üzere ABD’ye askeri operasyon başlatmak için nihai onay aldığını açıklamıştı.
Nükleer silah kullanımından söz edilen bir ortamda altın fiyatlarında hala belirgin düşüşün sürmesini yorumlayan analistler ”Kuzey Kore’nin genelde boş atıp dolu tutmaya çalıştığını” Kuzey Kore’nin uluslararası arenada çok fazla ciddiye alınmadığını belirtiyorlar.
Küresel talep dolara kayıyor
Avro Bölgesi’ndeki derin mali krize karşın bölgedeki yapısal reformların sürüncemede bırakılması, avro karşısında doların hatırı sayılır oranda güçlenmesine sebep oldu. Avro/dolar paritesi aylık bazda yaklaşık olarak yüzde 1,39 oranında değer kaybederek 1.287 puan seviyesine geldi.
Analistler, ”Mali uçurum”u geride bırakan ABD ekonomisinin uluslararası dolar talebinde olumlu etki yaptığını belirtirken, güvenli liman olarak büyük fonların saygısını kaybetmiş bulunan altından ziyade doların rağbet gördüğünü kaydettiler. Nitekim Amerikan Doları an itibarıyla yıllık bazda yüzde 1,34 oranında artıda görünüyor.
Analistler dünya ekonomisinin yavaş da olsa finansal krizden çıkış için göz kırpmasının, küresel pazardan pay alma yarışını da ön plana çıkardığını dile getiriyor.
Yatırım fonlarının, altın ve diğer kıymetli metaller gibi kazancı öngörülemeyen araçlardan çekilerek, Japon Yen’i gibi düşüş eğilimindeki para birimlerinden borçlanma yoluyla, finansal krizden çıkma sinyali veren, yüklü kamu borcu bulunan Avrupa tahvillerine yöneldikleri gözleniyor.
