Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) tarafından, ayakkabı sektöründeki son gelişmeleri değerlendirmek, sorunları tespit etmek ve çözüm yolları geliştirmek amacıyla İstanbul’da sektör toplantısı düzenlendi. Ayakkabı sanayisinde ve yan sanayisinde faaliyet gösteren şirketlerin, sektördeki ilgili kurum ve kuruluşların temsilcilerinin katıldığı etkinlik sonrası basın toplantısı gerçekleştirildi. Basın toplantısında TASD Yönetim Kurulu üyeleri Süleyman Gürsoy, Yavuz Uçan, Arif Özkan, Muhammed Yahşi, Erdal Durmaz, Bilal Barış, Şenol Yıldırım, Ali İçöz, Erdal Karaer ve Hüseyin Ata hazır bulundu.
Toplantıda konuşan Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Yönetim Kurulu Başkanı Abdulsabur Endican, yıllık 500 milyon çift üretim kapasitesi bulunan Türkiye ayakkabı sektörünün, konkordato nedeniyle kapasitesinin hepsini kullanamadığını söyledi.
Sektörde direkt istihdamın 320 bin olduğunu dile getiren Endican, tedarikçiler, yan sanayiciler ve hane halkıyla birlikte değerlendirildiğinde sektörün toplamda 2 milyon kişiye geçim kaynağı sağladığını anlattı. Endican, Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden olan ayakkabıda iç ve dış ticaretin 9 milyar dolara ulaştığını kaydederek, ülkenin hemen hemen her bölgesinde önemli üretim merkezlerinin bulunduğunu ifade etti.
Endican, sektörün üretimde, tasarımda ve ihracatta her geçen gün kendisini geliştirmesine rağmen hak ettiği değeri göremediğini söyleyerek, "Uluslararası markaların Türkiye’de ayakkabı üretmeye ilgisi ve talebi bulunuyor. Ülkenin, bu konuda coğrafi yapısı ve kaliteli üretimi sayesinde üs olma yolunda ilerliyor. Ancak, bu noktada endüstriyel üretim konusunda sıkıntılar bulunuyor, global firmaların daha çok gelmesi için üretim bantlarının geliştirilmesi gerekiyor. Bu konuda bazı teşvik ve desteklere ihtiyacımız bulunuyor" dedi.
Sektörün tüm olumsuz sıkıntılara rağmen içte ve dışta faaliyetlerini sürdürmeye çalıştığını vurgulayan Endican, "Yılın 10 ayında ülke ihracatı yüzde 2,1 artarken, ayakkabı ihracatı ise yüzde 5,8 yükselişle 816 milyon doları geçti. Yani ayakkabıdaki artış genel artışın yüzde 176 üzerinde. En çok ihracat yaptığımız ülkeler arasında Rusya 95 milyon dolarla ilk sırada yer alırken, Irak 61 milyon dolarla ikinci, Almanya 51 milyon dolarla üçüncü sırada yer alıyor. Suudi Arabistan’da, İspanya, Romanya, İtalya ve İngiltere de en çok ihracat yaptığımız ülkeler arasında. Yıl sonu ihracat hedefimiz 2018’e göre yüzde 10’dan fazla artışla bir milyar doları yakalamak" şeklinde konuştu.
Endican, ayakkabının dış ticareti veren önemli sektörlerden olduğunu belirterek, ithalatın en fazla ihracatın yarısı kadar gerçekleştiğini bildirdi. Endican, ayakkabı sektörünün son bir yıldır konkordato ve iflas sürecine giren zincir mağazalarla gündeme geldiğini belirterek, son olarak 100’ün üzerinde mağazası bulunan önemli bir markanın konkordato talebinde bulunduğunu anımsattı.
Ayakkabı sektöründe konkordato sürecine giren firma sayısının 16’yı bulduğunu dile getiren Endican, "Bu firmaların ve bu firmalarla çalışan üreticilerin sektörün yüzde 10’unu kapsıyor. Konkordato sürecine giren veya iflas eden ayakkabı şirketlerinin sektöre borcu 2,2 milyar lira. İflas eden şirketlerin sektöre borcu 750 milyon lira. Konkordato sürecine girenlerin ki ise 1 milyar 450 milyon lira. Bu firmalarla çalışan 1465 üreticinin istihdamı ise 43 bin 500’ü buluyor" açıklamalarında bulundu.
Ancak ayakkabı sektörünün yüzde 90’ının hem iç hem de dış piyasa için gece gündüz çalışmaya devam ettiğine dikkat çeken Endican, "İhracata yönelirken iç piyasayı da canlandırmamız gerekir. Bugün yaşadığımız sorunlar, elbette ilelebet sürmeyecektir; çözümler arayarak, çalışarak el birliğiyle sorunların üzerinden geleceğiz. Çarkları döndürmek ve ülke ekonomisine katkı sağlamayı sürdürmek için çalışmalarımıza devam edeceğiz. Yüksek kapasiteyle çalışsalar ya da çarklar dönse de konkordato ve iflasların sektöre daha fazla zarar vermeden önlem alınması gerekiyor" diye konuştu.
Endican, ayakkabıda perakendecilerin konkordato sürecine girmesinin özellikle üreticiler için sıkıntı doğurduğunun altını çizerek, "Geçen yıl ekonomide yaşanan dalgalanmayla birlikte satışların azalması, finansal maliyetlerin yükselmesi, yanlış ve plansız büyüme, sektörde 18 aya varan uzun vadelerin bir anda 5-6 aya çekilmesi ve perakendecilerin farklı sektörlere yatırım yapması konkordato süreçlerinin ana sebeplerini oluşturuyor. Burada bizi bekleyen diğer sıkıntı ise konkordato sürecine girmiş firmaların piyasada vadesi gelmeyen çeklerinin bulunması. Vade tarihleri geldiğinde ödemelerin aksaması halinde zincirleme sorunlar oluşacaktır" dedi.
Endican, bankalarda ayakkabı sektörüne yönelik olumsuz bakış açısı bulunduğunu belirterek, kredi taleplerinin genelde olumsuz döndüğünü söyledi.
Endican, ayakkabıda konkordatoların ekonomiye daha fazla zarar vermemesi ve üreticilerin korunması adına bazı taleplerinin olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Konkordato ilan eden firmaların çeklerinin dondurulduğu gibi bu firmalarla iş yapan ve mağdur olan tedarikçilerimizin de çekleri dondurulmalı. Konkordato mağduru imalatçılardan süre bitene kadar sigorta primi ve vergi alınmamalı. Konkordato ilan eden firmaların diğer şirketlere verdiği çeklerdeki tutar kadar bu firmalara faizsiz kredi verilmeli. Bu çözümlerle konkordatonun sektörü daha fazla olumsuz etkilemesinin önüne geçilmeli".
Endican, bu desteklerin sadece konkordato mağduru firmalara değil tüm sektöre verilmesi halinde ayakkabı üretiminin ivmeleneceğini ve istihdam artışıyla ülke ekonomisine katkı sağlanacağını söyleyerek sözlerini tamamladı.