Sermaye Piyasası Kurulu, (SPK) mahkemelerce verilen cezaların caydırıcı olmadığı düşüncesiyle öncelikle piyasa dolandırıcılığı (manipülasyon) ve bilgi suistimali (insider trading) suçları ile ilgili cezaları artıracak yasal düzenleme için harekete geçti.
SPK Başkanı Vahdettin Ertaş, piyasa dolandırıcılığı ya da bilgi suiistimali nedeniyle suç duyurusunda bulundukları ve suçu ispatlanan kişiler için mahkemelerce genellikle yasada öngörülen cezanın tabanı olan 2 yıl hapis cezasının verildiğini söyledi. 2 yıla kadar hapis cezalarının genellikle hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı ile verildiğini aktaran Ertaş, bu yüzden hapis cezasının caydırıcılığının azaldığını, asgari hapis cezasının en az 3 yıla çıkarılması gerektiğini belirtti.
3 MADDELİK DEĞİŞİKLİK
Bu konuyla ilgili hukuki düzenleme için çalıştıklarını ve geçtiğimiz günlerde bu çalışmanın tamamlandığını ifade eden Ertaş, "Üç maddelik bir yasa değişikliği konusunda çalışmalarımızı tamamladık. Yıl sonuna doğru yeni bir torba yasanın gündeme gelmesi durumunda onun içine eklenebilir" dedi.
GELECEKTEKİ DAVALAR İHTİSAS MAHKEMELERİNDE GÖRÜLECEK
Ertaş, mahkemelerin çok uzun sürmesiyle ilgili olarak ise biri Ankara ve biri İstanbul'da olmak üzere kendileri için iki mahkeme belirlendiğini ve kendi davalarına artık sadece bu iki mahkemenin baktığını belirterek, bunun bu iki mahkemenin ihtisaslaşmasını ve davaların daha çabuk sonuçlanmasını sağlayacağını söyledi.
Bundan önce açılmış davaların görülmekte olan mahkemelerde devam edeceğini ifade eden Ertaş, en azından bundan sonraki dava süreci ile ilgili hız kazanılabileceğini vurguladı.
SUÇ DUYURUSUNDAN BAŞKA YAPACAK BİR ŞEYİMİZ YOK
Ertaş sözlerine şöyle devam etti:
"SPK olarak tespit ettiğimiz suçlarla ilgili yapabildiğimiz şey suç duyurusunda bulunmak. Suç duyurusu yaptıktan sonra bizim yapabileceğimiz başka bir şey kalmıyor. Mahkeme sürecinin çok uzun sürmesi ve hapis cezasının pratikte uygulanmaması caydırıcılığı azaltıyor, bu yüzde ihtisas mahkemeleri ve cezaların artırılması çok önemli."
Aralık 2012'de yürürlüğe giren 6362 Sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nun 106. maddesinde bilgi suistimali ve verilecek ceza şu şekilde tanımlanmıştı:
"Doğrudan ya da dolaylı olarak sermaye piyasası araçları ya da ihraççılar hakkında, ilgili sermaye piyasası araçlarının fiyatlarını, değerlerini veya yatırımcıların kararlarını etkileyebilecek nitelikteki ve henüz kamuya duyurulmamış bilgilere dayalı olarak ilgili sermaye piyasası araçları için alım ya da satım emri veren veya verdiği emri değiştiren veya iptal eden ve bu suretle kendisine veya bir başkasına menfaat temin eden; ihraççıların veya bunların bağlı veya hakim ortaklıklarının yöneticileri; veya bunların bağlı veya hakim ortaklıklarında pay sahibi olmaları nedeniyle bu bilgilere sahip olan kişiler; iş, meslek ve görevlerinin icrası nedeniyle bu bilgilere sahip olan kişiler; bu bilgileri suç işlemek suretiyle elde eden kişiler; sahip oldukları bilginin bu fıkrada belirtilen nitelikte bulunduğunu bilen veya ispat edilmesi halinde bilmesi gereken kişiler 2 yıldan 5 yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılırlar. Ancak, bu suçtan dolayı adli para cezasına hükmedilmesi halinde verilecek ceza elde edilen menfaatin iki katından az olamaz."
Kanunun 107. maddesinde tanımlanan "piyasa dolandırıcılığı" suçunun cezası ise iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin günden on bin güne kadar adli para cezası olarak tanımlanmıştı.