Türkiye Bankalar Birliği (TBB) 65. Olağan Genel Kurulu bugün yapılıyor. Toplantıya katılan Nureddin Nebati ekonomiye dair önemli açıklamalarda bulundu. Yarın açıklanacak ilk çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin konuşan Bakan Nebati, "İlk çeyrekte güçlü ve dengeli büyüme eğilimi sürüyor. Öncü göstergeler ilk çeyrekte büyümenin yüzde 7 civarında büyüme gerçekleşeceğine işaret ediyor" dedi.
Nebati'nin konuşmalarından satırbaşları şu şekilde:
Reel sektörümüzün büyük yatırımlar yapabilmesi ve ölçeğini bulabilmesi için ihtiyaç duyduğu kaynağı bulabilmesi kritik önem arz ediyor, bu nedenle bankacılık sektörünün faaliyetlerini sürdürebilmesi için gerekli çalışmalara hız kesmeden devam ediyoruz.
Krediler 5,5 trilyon TL'ye mevduatlar 6 trilyon TL'ye ulaşmış durumda. Kredi büyümelerini yakından takip ediyoruz. Bankacılık sektörü olası şoklara dayanıklı. Sektörün sermaye yeterlilik oranı yüzde 20.4 oranında ve yasal alt sınırın neredeyse 2 kat üstünde. Bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 10 trilyon lirayı aştı. Tahsili gecikmiş alacak oranı yüzde 2,9 oldukça düşük seviyede. Selektif kredi mekanizması politikamızın odağında.
Küresel ekonomi zor dönemden geçiyor, Şubat ayında başlayan Ukrayna'daki savaş devam ediyor. Yaşanan olumsuz gelişmeler karşısında mevcut kaynaklarımızı etkin kullanarak fiyat artışlarını sübvanse ediyoruz. Finansal istikrarı güçlendirerek yüksek katma değeri teşvik edecek şekilde odakladığımız Türkiye Ekonomi Modelimizle kararlı şekilde ilerlemeye devam ediyoruz.
Artan üretim potansiyelimiz ve yüksek katma değerli üretimle cari açık sorununu kalıcı olarak çözmeyi hedefliyoruz. Şubat ayında duyurduğumuz bugüne kadar yarısından fazlasını kullandırdığımız KGF paketiyle üretim ve ihracatı destekliyoruz. Kredilerin büyüme ve istihdam gibi alanlara yönelmesi amacıyla ticari kredilerde yüzde 10 oranında zorunlu karşılık oranı getirdik. Konut sektörüne yönelik paketler hazırladık.
KKM ile Döviz etkisini azalttık. Enflasyonda ataleti kırmayı ve fiyat istikrarını kalıcı olarak yaparak halkın alım gücünü eskisi gibi yapmayı hedefliyoruz. Enflasyonla mücadeleyi tek boyutlu olarak sadece devletin çözeceği sorun olarak görmüyoruz. Küresel olumsuzluklara rağmen toplumun her kesimini korumak için sektörlerle tam koordinasyon halindeyiz. Milletimizi enflasyon baskısı altında ezdirmemek için birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Son 20 yılda gerçekleşen yapısal dönüşümde finans sektörü kilit nokta oynuyor. Yaşadığımız küresel finansal kriz, hain darbe girişimi, spekülatif kur artışı, Ukrayna savaşı, pandemi karşısında bankalarımızın ekonomiye sağladığı destek oldukça sevindiricidir.