Bu hafta ekonomi dünyası oldukça hareketli bir haftaya giriyor. Özellikle ABD enflasyon verisi ve Fed'in faiz kararı gibi kritik olaylar piyasalarda büyük dalgalanmalara sebep olabilir. Ayrıca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın faiz adımları da yakından takip ediliyor. Yatırımcıları yakından ilgilendiren haftanın ekonomi ve finans olayları ile geçtiğimiz hafta piyasalarda yaşanan gelişmeleri sizler için derledik.
1. Borsa İstanbul'da rekor haftası
2. Merkez Bankası faiz kararı
3.Türkiye'de öne çıkan ekonomik veriler
4. Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları ve Fed faiz kararı beklentileri
5. Piyasalarda geçen hafta neler yaşandı?
6. ABD borsaları
7. ABD'de haftanın öne çıkan veri takvimi
8. Avrupa borsaları ve ekonomik veri takvimi
9. Asya piyasaları
Yılın ikinci yarısına yaklaşırken dünya genelinde enflasyon endişelerinin önemli ölçüde azaldığı görülürken, merkez bankalarının yılın ikinci yarısında atacağı adımlara ilişkin fiyatlamalar gündemin odağındaki yerini korumaya devam ediyor.
ABD'de, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), nisanda aylık bazda yüzde 0,3 ile beklentilerin altında artarken, yıllık bazda yüzde 3,4 ile beklentilere paralel yükseldi. TÜFE, mart ayında aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 3,5 artmıştı. Değişken enerji ve gıda fiyatlarını içermeyen çekirdek TÜFE de nisanda aylık yüzde 0,3 ve yıllık yüzde 3,6 ile beklentilere paralel artış kaydetti. Çekirdek enflasyon martta aylık yüzde 0,4 ve yıllık yüzde 3,8 olmuştu.
Ülkede, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) ise nisanda aylık bazda yüzde 0,5 ile beklentilerin üzerinde artarken, yıllık bazda yükseliş yüzde 2,2 ile beklentiler dahilinde gerçekleşti.
Söz konusu verinin ardından açıklamalarda bulunan ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, ÜFE'de manşet verilerin yüksek olduğunu ancak önceki verilerin aşağı yönlü revize edildiğini belirterek, verileri "karışık" olarak nitelendirdi.
Enflasyonu hedefe düşürmenin "sorunsuz bir yol" olmasını beklemediklerini kaydeden Powell, son dönemde yüksek gelen verilerin "sabırlı olunması ve kısıtlayıcı para politikasının işini yapmasına izin verilmesi gerektiğini" gösterdiğini bildirdi.
Powell, kısıtlayıcı para politikasının enflasyonu düşürmesinin beklenenden daha uzun sürebileceğine dikkati çekerek, "Elimizdeki verilere dayanarak yapacağımız bir sonraki hamlenin faiz artırımı olabileceğini düşünmüyorum. Politika faizini mevcut seviyesinde tutabileceğimiz bir yerde olacağımızın daha muhtemel olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.
Analistler, Fed üyelerindeki temkinli tutumun Powell'ın yönlendirmeleriyle daha da pekiştirildiğini belirtti.
Buna göre, çarşamba günkü enflasyon verilerinin ardından Fed'in yüzde 74 ihtimalle Eylül’de faiz indirimine gideceğini gösteren para piyasalarındaki fiyatlamalar, Fed yetkililerinin açıklamalarının ardından yüzde 65 seviyesine indi.
Analistler bu hafta da Fed yetkililerinin yoğunlaşacak sözle yönlendirmelerinin takip edileceğini bildirdi. Ayrıca bu hafta açıklanacak olan Fed'in son toplantısına ilişkin tutanaklarından bankanın gelecek dönemde atacağı adımlara dair ipuçları aranacağını söylediler.
Tüm bu gelişmelerle, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta yaklaşık 9 baz puan gerileyerek yüzde 4,42’ye inerken, altının ons fiyatı yüzde 2,3 artışla 2 bin 415 dolara çıktı. Önceki hafta yüzde 0,2 artışla 105,3 seviyesine çıkan dolar endeksi ise geçen haftayı yüzde 0,8 azalışla 104,4'ten tamamladı.
Brent petrolün varil fiyatı da haftayı yüzde 1,5 yükselişle 83,7 dolardan kapatırken, bakırın libresinin yüzde 10’un üzerinde değer kazanarak 5,13 dolardan haftayı tamamlaması dikkati çekti. Analistler, bakır fiyatlarındaki yükselişin genellikle ekonomik aktivitedeki güçlenişe işaret ettiğini ancak son dönemdeki artışın arz endişeleri nedeniyle gerçekleşmiş olabileceğini ifade etti. Analistler, bakır madeninin ara malı olarak birçok üründe kullanıldığına dikkati çekerek, dünya genelinde halihazırda devam eden enflasyonla mücadelenin bakır fiyatlarındaki artıştan olumsuz etkilenebileceğini bildirdi.
ABD'de enflasyona dair endişelerin azalmasıyla New York borsası rekor tazelerken, Fed yetkililerinin bu hafta yoğunlaşacak sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağına yerleşti. Analistler, ülkede TÜFE'nin beklentilerin altında artmasının enflasyonun ikinci çeyreğin başında yavaşlama eğilimine devam ettiğini gösterdiğini ve eylül ayı için faiz indirimi beklentilerini artırdığını belirterek, söz konusu durumun pay piyasalarında risk iştahını artırdığını söyledi.
Öte yandan, 2021'de hisselerinde yaşanan hızlı yükselişle gündeme gelen ABD'li video oyun satıcısı GameStop'ın hissesinde geçen hafta tekrardan artan oynaklık dikkati çekti. Söz konusu dönemde şirketin hisselerinde yaşanan dalgalanmada adı geçen "Roaring Kitty" adlı Reddit kullanıcısı ve bireysel yatırımcı Keith Gill'in yaklaşık üç yılın ardından ilk kez sosyal medyada geçen hafta paylaşım yapmasının ardından GameStop’ın hisselerinde dalga boyları uzadı.
Şirketin hisse fiyatı, önceki haftanın kapanışına göre yüzde 270’in üzerinde değer kazanmasının ardından yoğunlaşan kar satışlarının yanı sıra şirketin daha fazla hisse satmayı planladığını ve ilk çeyrek satışlarında azalış olacağına işaret eden öncü finansal sonuçlarını açıklaması sonrası GameStop'ın hisse fiyatı haftayı 27 artışla tamamladı.
Sosyal medya aracılığıyla yatırımcılar arasında popülerlik kazanan ve "Meme Stock" olarak adlandırılan hisselerden AMC'nin hisseleri de yaklaşık yüzde 308'e varan yükselişin ardından gelen satışların etkisiyle gerilemesine rağmen haftayı yüzde 51 değer kazancıyla kapattı.
Bu gelişmelerle New York borsasında önemli endeksler rekor seviyelerini yenilerken, Nasdaq endeksi yüzde 2,11, S&P 500 endeksi yüzde 1,54 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,24 artış kaydetti.
Bu hafta Çarşamba mevcut konut satışları ve Fed'in toplantı tutanakları, perşembe haftalık işsizlik maaşı başvuruları ile yeni konut satışlarının yanı sıra öncü imalat sanayi, hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), cuma günü ise dayanıklı mal siparişleri ve Michigan Üniversitesi tüketici güven endeksi verileri takip edilecek.
Geçen hafta bölge genelinde açıklanan enflasyon verilerinin beklentilere paralel gelmesine karşın Avrupa borsalarında İtalya hariç negatif bir seyir hakim olurken, bu hafta açıklanacak yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.
Geçtiğimiz hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,16, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,36 ve Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,63 azalışla tamamlarken, İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 3,63 artış kaydetti.
Avro Bölgesi'nde yıllık enflasyon nisanda yüzde 2,4 ve Almanya'da yüzde 2,2 ile beklentilere paralel gerçekleşti. Avro Bölgesi'nde geçtiğimiz hafta açıklanan verilere göre Gayri Safi Yurt içi Hasıla (GSYH) 1. çeyrekte yıllık yüzde 0,4 artışla beklentilere paralel gerçekleşirken, sanayi üretimi yıllık bazda yüzde 1 gerilese de öngörülerin üzerinde gerçekleşti. Analistler, bölgede ekonomik aktivitenin endişe edildiği kadar güç kaybetmediği ve enflasyonun öngörüler dahilinde yavaşladığına işaret eden verilerin Avrupa Merkez Bankasının (ECB) atacağı adımları rahatlattığını söyledi.
Bu gelişmelerin ardından ECB'nin gelecek ay faiz indirimine gideceğine ilişkin beklentiler devam ederken, para piyasalarındaki fiyatlamalar bankanın bu sene toplamda üç faiz indirimine gidebileceğine işaret ediyor.
Bu hafta açıklanacak olan İngiltere'de TÜFE ve Almanya’da büyüme verilerinin yanı sıra ECB'nin son toplantısına ilişkin yayınlayacağı tutanakların piyasalarda oynaklığı artırabileceğine değinen analistler, söz konusu verilerin merkez bankalarının gelecek dönemde atacağı adımlara ilişkin sinyaller verebileceğini söyledi.
Bugün Almanya'da ÜFE, yarın Avro Bölgesi’nde ticaret dengesi, Çarşamba İngiltere'de TÜFE ve ÜFE, Perşembe günü bölge genelinde öncü imalat sanayi, hizmet sektörü ve bileşik PMI, Cuma günü ise Almanya'da büyüme ve İngiltere'de perakende satış verileri takip edilecek.
ABD'de artan risk iştahı Asya pay piyasalarına da taşınırken, gözler bu hafta Japonya’da açıklanacak enflasyon verilerine çevrildi.
Önceki hafta yüzde 1,8 artışla 155,7 seviyesine çıkan dolar/yen paritesi, geçen hafta önceki kapanışının hemen altında yatay bir kapanış gerçekleştirdi. Haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,46, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 0,48 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 3,11 artış kaydederken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi ise yatay seyretti.
Bu hafta Japonya'da açıklanacak veriler öne çıkarken, ülkede bugün üçüncül sanayi faaliyet endeksi, Çarşamba çekirdek makine siparişleri ve dış ticaret dengesi, Perşembe öncü imalat sanayi ve hizmet sektörü PMI ve Cuma günü TÜFE verileri takip edilecek.
Yurt içinde ise Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftayı 4,16 artışla 10.643,58 puandan tamamlayarak tüm zamanların en yüksek kapanışını gerçekleştirirken, gördüğü en yüksek seviye rekorunu da 10.652,28 puana taşıdı.
Analistler, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 10.700 ve 10.800 seviyelerinin direnç, 10.600 ve 10.500 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.
Dolar/TL ise haftayı bir önceki kapanışın yüzde 0,48 altında 32,1861’den tamamladı.
Bu hafta yurt içinde gözler TCMB'nin Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında açıklayacağı faiz kararına çevrildi. Ekonomistler MErkez Bankası’nın politika faizini yüzde 50'de sabit bırakmasını bekliyor. Ekonomistlerin yıl sonu politika faizi beklentilerinin medyanı ise yüzde 45 olarak hesaplandı.
Bugün yurt dışı ÜFE ve uluslararası yatırım pozisyonu, yarın tarımsal girdi fiyat endeksi, Perşembe TCMB'nin faiz kararının yanı sıra tüketici güven endeksi, Cuma günü ise finansal hizmetler güven endeksi verileri takip edilecek.