Ekonomistler, yıllık enflasyonun gelecek aylarda lehte baz etkisiyle kademeli gerileyeceğini, Merkez Bankasının da enflasyondaki düşüş eğilimine göre faiz indirimlerini sürdürebileceğini tahmin ediyor.
Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), nisanda aylık yüzde 0,85, yıllık yüzde 10,94 artarak AA Finans Anketi'ne katılan ekonomistlerin sırasıyla yüzde 0,72 ve yüzde 10,79 olan beklentilerinin hafif üzerinde gerçekleşti.
Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı ve ekonomist Özlem Derici Şengül, enflasyon verisine ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, talep koşullarının nisanda önemli ölçüde gerilediğini, fiyatlar üzerindeki baskının arz yönlü unsurlardan kaynaklandığını söyledi.
Kur şokunun maliyet kanalı üzerinden getirdiği geçişkenliğin ithalatın düşmesi nedeniyle sınırlandığına dikkati çeken Şengül, gelecek dönemde düşen üretim nedeniyle artan birim işçi ücretlerinin fiyatları yukarı itebileceğini belirtti.
Şengül, ihracatın düşmesi nedeniyle çeşitli ihraç ürünlerinde ise fiyatların gerilediğine şahit olunacağını ifade etti
Gelecek dönemde petrol fiyatların yükselmeyeceği varsayımı altında bu faktörlerin fiyatlar üzerindeki net etkisinin düşürücü yönde olmasını ve gelecek aylarda yıllık enflasyonun gerilemeye devam etmesini beklediklerini söyleyen Şengül, "Yıllık enflasyonun temmuzda tek haneli oranlara gerilediğine ve yıl sonunda enflasyonun yüzde 8'e düştüğüne şahit olabiliriz. Enflasyondaki bu düşüş eğilimi TCMB'nin faiz indirimlerine devam etmesini sağlayacaktır. Dolayısıyla TCMB'nin 21 Mayıs'ta gerçekleşecek Para Politikası Kurulu toplantısında indirimlere devam ettiğini görebiliriz." şeklinde konuştu.
AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi de nisan ayı ortalamaları dikkate alındığında baz etkisinin lehte olduğuna dikkati çekerek, "Enflasyonun geçen yıla göre gerilemesinde, akaryakıt fiyatlarındaki belirgin indirimlerle gerileyen ulaştırma harcamaları ve konut harcamaları grubu etkili olurken, gıda fiyatlarının yüksek artışı düşüşü sınırladı." dedi.
Gıda enflasyonun işlenmemiş ve işlenmiş gıda fiyatlarındaki artışa paralel yükseldiğini belirten Bürümcekçi, "TÜİK’in hesaplamasına göre geçen yıl nisan ayında işlenmemiş gıda fiyatları aylık yüzde 1,8 artarken, bu yıl ise yüzde 3,7 artış gösterdi. Dolayısıyla, işlenmemiş gıda yıllık enflasyonu yüzde 3,3 seviyesinden yüzde 5,2'ye çıkarken, işlenmiş gıda fiyatları yıllık artışı ise yüzde 17,8'e ulaştı." diye konuştu.
Bürümcekçi, gıda fiyatlarının yıllık artış hızının böylece yüzde 11,3'e yükseldiğini ve TCMB'nin Enflasyon Raporu gıda fiyatı yeni varsayımı olan yüzde 9,5'in üzerinde kaldığını söyledi.
Gıda fiyatlarının 2020'deki seyrinin, yıl sonu enflasyon tahmininden sapma konusunda önemli belirleyicilerinden biri olacağının altını çizen Bürümcekçi, gelecek dönem seyri açısından, gıda fiyatlarının belirsizliği ve oynaklığı dışında, ham petrol ve diğer emtia fiyatlarının görünümü, döviz kuru hareketleri ve kamu fiyat/vergi ayarlamalarının enflasyon üzerindeki risklerin yönünü belirleyeceğini dile getirdi.
Haluk Bürümcekçi, manşet enflasyonun kur şoku olmadığı takdirde kademeli düşüşünü sürdürebileceğini belirtti.
Son günlerdeki kur artışı ile beraber yılbaşından bu yana kur sepeti değişiminin yüzde 16 civarına yükselmesinin enflasyonu yukarı yönde etkileyen bu faktörün güçlenmeye devam ettiğine işaret ettiğini söyleyen Bürümcekçi, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Ancak, iç talebin salgın nedeniyle belirgin yavaşlaması ve düşüşe direnç gösteren hizmetler fiyatlarının sektörün durma noktasına gelmesi nedeniyle toplam talep koşullarının enflasyonist baskıyı azaltabileceği söylenebilir. Son dönemde kurda yaşanan değer kaybının ancak daha belirgin bir kur atağına dönüşmediği durumda yıllık enflasyonun önümüzdeki iki ay daha sınırlı olmak üzere geçen yılın aynı döneminin oluşturduğu lehte baz etkisi nedeniyle kademeli gerilemesine devam ederek yılı yüzde 10-10,5 aralığında bitirmesi olası duruyor."
Bürümcekçi, Merkez Bankasının beklentilere bakarak indirime devam edeceğini belirterek, "TCMB'nin 21 Mayıs'taki toplantı öncesinde açıklanacak yeni Beklenti Anketinde son durumda gelecek 12 ay için yüzde 9,7 ve gelecek 24 ay için yüzde 8,6 olan TÜFE beklentilerinde belirgin düşüş olmazsa, indirim hızını yavaşlatması daha olası görünmektedir." ifadelerini kullandı.