Öğretmenler Günü vesilesiyle Kkardelenler bursuyla eğitimini tamamlayarak, artık minik Kardelenlere öğretmenlik yapan Mavili Akbudak’la konuştuk.
1.Mavili Hanım, bize yaşam öykünüzü anlatır mısınız?
Diyarbakır'ın Eğil İlçesinde doğdum. Bütün öğrenimimi Diyarbakır'da çeşitli okullarda tamamladım. Dicle Üniversitesi Türkçe Öğretmenliği mezunuyum. 10 kardeşiz. Büyüme dönemlerinde ve okul çağlarında memur çocuğu olunca bunun zorluklarını ailemle beraber ben de hissetsem de, şimdi bunun inanılmaz güzel bir şey olduğunu düşünüyorum. Şimdi düşününce keşke ben de çocuklarıma bu kadar kardeş yapabilsem diyorum. Çocuğum yok henüz. Dört yıl Diyarbakır'da öğretmenlik yaptım artık İstanbul’dayım. İstanbul'a gelişimin sebebi ise doktor olan eşimin burada çalışmak zorunda olması. Şu an Güngören İlçesine bağlı Ali Fuat Cebesoy İmam Hatip Ortaokulu’nda çalışıyorum. Öğretmenliği çok severek yapıyorum çünkü insanları seviyorum.
2.Kardelen bursu hangi aşamada hayatınıza girdi ve nasıl girdi? Nasıl sizinle iletişime geçtiler?
Ben Diyarbakır'da okudum. Lisede Turkcell’in Kardelen bursuyla tanıştım. Benimle beraber okulumdan başarılı bir kaç kız arkadaşım da burs almaya hak kazandı. Şu an onlar da mesleklerinde iyi noktadalar ve birçoğu evlendi hatta çocukları olan arkadaşlarım da var. Bursu almamda ekonomik nedenlerin yanı sıra başarılı olmam kesinlikle bir ön koşuldu. Zannedersem bu ön koşul devam ediyor. Açıkçası ben burs almak için bir çaba içine girmedim, ulaşmaya çalışmadım. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile birlikte onlar bizi buldular. Bu bursun en güzel tarafı da tüm öğrenim hayatı boyunca devam etmesi. On kardeş olan ve bunların beşinin aynı anda çeşitli okullarda öğrenci olduğu bir memur aileyi inanılmaz rahatlattığı tartışılmaz; "ilaç gibi geldi deyimi" o anki durumu anlatır sanırım.
3.Projeyi bizim için değerlendirir misiniz?
Böyle bir proje" ülkesini seven insan işi" olabilir ancak. Sadece maddi boyutuyla değil bir çok yönden değerlendirilmesi ve takdir edilmesi gerekiyor. Dünyada da bir çok ödülle, örnek gösterilen bir proje olduğunu biliyoruz. Kadının toplum içinde gelişmesi ve asıl tolumun kadınla gelişmesi için bu tarz, sağlam, kadının psikolojik ve sosyolojik yönüyle güçlendirecek projelerin çok önemli olduğu kanaatindeyim. Nitekim sonuçları düşününce ne kadar güzel bir iş yapıldığını görüyoruz.
4.Turkcell’in burs süreci dışında varlığını hayatınızda hissettiniz mi? Yani burs dışında size başka destekleri oldu mu?
Eğitim sürecinde özellikle kız çocukları için içsel motivasyon yetmeyebiliyor. Çoğu kez dışardan bir gücün itici olması gerekiyor. Bu noktada Kardelenler projesinin bir başka ayağı olan yönderlik programından bahsetmek istiyorum. Burada hedeflenen kız çocuklarının psikolojik olarak da kendilerini yalnız hissetmemeleriydi. Onlar gibi zor süreçlerden geçmiş ama başarmış kadınlarla iletişim kurarak güçlenmelerini sağlamaktı. Bir nevi fahri ablalık diyebiliriz. Ben de üniversite sürecimde Vatan Gazetesi yazarı Elif Ergu Demiral ile sürekli iletişim halindeydim. Bir araya gelip birçok konuda paylaşımda bulunduk.
Turkcell’e bu süreçte bir aile olduk. Hiçbir gerekçesi yokken "Nasılsın Mavili?" diye aramaları bile, bu işin ne kadar insani olduğunu gösteriyor. Tabii ki mesleki anlamda da birçok desteklerini gördüm. Yüzden fazla öğrencim Kardelen bursu aldı. Okulumun kitap ve bilgisayar ihtiyaçları karşılandı.
5. Kardelen öğretmen olmak nasıl bir duygu?
Kardelen öğretmen olmak inanılmaz güzel bir duygu. Hele köy okullarında çalışıyorken tarif edilmez bir şeydi. Çünkü bütün öğrencilerim için rol modeldim. Şu an olmasa da ben de başarılı öğrencilerimin Kardelen bursuyla tanışmasına aracı olmaya çalıştım. Yani Turkcell’e bir burs zinciri kurmuştuk. Bu sayede okula gitme şansı yakalamış birçok öğrencim var.
Okumak isteyen kızlarımıza çaba harcamaya devam etmelerini ve özellikle ekonomik sorunlarını çözmek için birilerine ulaşmaya çalışmalarını tavsiye ediyorum. Bu ülkede eğitim için bir şeyler yapmaya çalışan iyi yürekli insanların olduğunu biliyorum.
6.Yeni nesille kendi neslinizi karşılaştırır mısınız bir eğitmen gözüyle?
Öğretmenlik çocukları yalnız nesil olarak değil birçok yönüyle kıyaslama şansı tanıyor. Bir kere şu an aynı nesil içinde olan ve kırsalda yaşayan çocuklarla kent çocukları arasında bile inanılmaz fark var. Yani her kesimin kendine göre şansları ve şansızlığı var. Örneğin bu kadar çok kaynağa sahip olmak bu nesil için büyük şanstır. Ancak bu kadar hızlı tüketmek psikolojik gelişimleri açısından bakınca büyük şanssızlıktır.
7.Öğretmenler Günü’nüz kutlu olsun. Bu vesileyle öğretmen arkadaşlarınıza söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Son olarak burdan projede emeği geçen herkese kendim ve arkadaşlarım adına teşekkür etmek isterim. Ayrıca Öğretmenler Günü’nde emeğin temsilcisi tüm meslektaşlarımı kutluyorum.
Turkcell Kurumsal İletişim ve İlişkilerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler
Kardelenler Türkiye adına çok önemli bir proje. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile birlikte 2000 yılında hayata geçirerek bugüne kadar başarıyla yürüttüğümüz Kardelenler projemizle verdiğimiz burs sayısı 95.000’i geçti. Her yıl 10 bin kızımıza burs veriyoruz. 12 yıl önce başlayan bu güzel yolculukta geldiğimiz son noktada, binlerce Kardelenimiz üniversiteden mezun olarak meslek sahibi oldular. Şu an meslek hayatına atılarak, doktor, avukat, hemşire, öğretmen olan hatta Turkcell’de aramızda çalışan Kardelenler var. Bugün pırıl pırıl bir öğretmen olan Mavili gibi örnekler, projeye devam etme adına bize büyük bir motivasyon sağlıyor. Bu vesileyle onun ve tüm öğretmenlerimizin “Öğretmenler Günü”nü kutluyorum.