Türkiye, IMF'ye olan son taksidini dün kapayarak IMF ile 52 yıllık standby ilişkisinin sonuna geldi. 10 yıl öncesinde AKP'nin iktidara geldiği dönemde kamu borcunun GSMH'ya oranı yüzde 78'lerden bugün yüzde 40 seviyesine gerilese de özel sektörün artan borçluluğu korkutuyor.
Kamu borcundaki düşüşe rağmen özel sektörün borcunda meydana gelen artış, Türkiye'yi gelişmekte olan ülkeler içerisinde en yüksek kaldıraçlı ülkelerden biri haline getirdi. Goldman Sachs tarafından yapılan değerlendirmede, Türkiye'de özel sektörün kredi toplamındaki artışın hızlandığına dikkat çekilirken 413 milyar dolarlık net dış borcun ülke GSMH'nın yüzde 51'ine denk geldiği ifade edildi.
DIŞ BORÇ FİNANSMAN KALİTESİNDE BOZULMA!
Goldman Sachs, dış borç finansmanın kalitesindeki bozulmaya dikkat çekerek daha fazla güvensiz kaynak kullanıldığı, portföy yatırımlarının ana finansman kalemi olduğu, borç finansmanının yüzde 46'sının portföy yatırımı olduğu ve 2007'de bu oranının yüzde 36 düzeyinde olduğunu belirtti. Özel sektörün çok fazla dış borç biriktirdiğine değinen kurum, Türk özel sektörünün kaldıracağının yükseldiğine dikkat çekti. Bankacılığın net dış borcunun GSYH'nın yüzde 10,8'ine tekabül ettiğini bildiren kurum, banka dışı için bu oranının yüzde 20'yi aştığını dile getirdi.
Bu durumun Türkiye'nin dış finansal şoklara olan duyarlılığını arttırdığını bildiren Goldman Sachs, finansal istikrar, döviz kuru ve üretim üzerinde potensiyel tehlike oluşturduğuna değindi. Londra'daki Renaissance Capital Başekonomisti Charles Robertson, mali disiplin ve IMF borcundan kurtulması nedeniyle Türkiye'nin önvgüyü hakettiğini, fakat IMF'nin yerini özel sektörün aldığını belirtti.
19 YIL ARADAN SONRA IMF'YE BORÇ KAPANDI
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan dün yaptığı açıklamada, ilk olarak 1961’in Ocak ayında IMF’den kredi kullandığını hatırlatarak 19 yıldan sonra Türkiye’nin IMF’ye borcunun sıfırlandığını dile getirdi.
Başbakan Erdoğan ise İktidara geldiklerinde 23.5 milyar dolarlık borç devraldıklarını bildirerek ''23.5 milyar doları ödemekle süreci sonlandırdık. Türkiye artık IMFye borcu olan değil borç vermek için müzakereler yürüten ülkedir. Türkiye’nin o günlere geri dönmesine asla mahal vermeyeceğiz” değerlendirmesinde bulundu.
IMF’DEN ÖZEL SEKTÖR BORÇLULUĞU UYARISI
Türkiye’nin stand-by programından kalan son borcunu kapattığı IMF, üye ülkeler ile yıllık bazda yaptığı konsültasyon çerçevesinde, Türkiye’de özel sektörün artan borçluluk oranına ve bankaların krediler karşılığında aldığı teminatların niteliğine dikkat çekti.
IMF, bir borç anlaşması olmamasına rağmen, ana sözleşmesinin 4. maddesi kapsamında üyesi olan 188 ülke için yıllık bazda söz konusu ülkenin ekonomik durumunu değerlendiren bir rapor yayımlıyor. IMF yetkilileri ile görüşen üst düzey bir bankacı, IMF’nin özellikle özel sektörün artan borçluluğuna, bankaların ticari kredileri verme kriterlerine ve aldıkları teminatların niteliklerine odaklandığını söyledi. Merkez Bankası’nın verilerine göre, özel sektörün yurtdışında sağladığı kısa ve uzun vadeli borç toplamı 2004 yılında 47 milyar dolarken, 2011 sonunda bu rakam 152 milyar dolara, 2012 sonunda 170 milyar dolara ulaştı.
FAİZLER TARİHİ DÜŞÜK SEVİYEDE
Türkiye'nin kamu borcunun hızla düştüğü bu süreçte faizlerde geri çekilme de hızlandı. Tarihi rekor seviyelere gerileyen Türkiye'nin iki yıllık tahvil faizleri 2008 yılında bugünkü seviyesinin yüzde 23 üzerindeydi. Bloomberg verilerine göre, Türkiye'de gösterge tahvilin faizi 5,02 seviyesinde seyrederken, Brezilya'da, 8,46, Hindistan'da 7,28, Rusya'da 5,77, Şili'de ise 5,05 seviyesinde bulunuyor.