TCMB Başkanı Kavcıoğlu aşılamada ilerleme kaydeden ekonomilerin iktisadi faaliyette daha güçlü performans çizdiğinin altını çizdi. Kavcıoğlu ayrıca büyüme beklentisiyle ilgili son rakamları da açıkladı. Merkez Bankası, 2021 yıl sonu için yüzde 12,2 olan enflasyon tahminini yüzde 14,1 olarak yukarı yönlü güncelledi.
Bir önceki Enflasyon Raporu'nda, enflasyonun 2021 sonunda orta noktası yüzde 12,2 olmak üzere, yüzde 10 ile yüzde 14,4 aralığında gerçekleşeceği öngörülmüştü.
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:
Küresel ekonomi aşılama faaliyetlerinin yanı sıra para ve maliye politikalarının desteğiyle toparlanmaya devam ediyor. Aşılamada ilerleme kaydeden ekonomilerin kısıtlamaları hafifletme iktisadi faaliyette daha güçlü performans sergiliyorlar. Hizmetler sektörünün de imalat sektöründeki toparlanmaya eşlik ettiği gözleniyor.
Emtia fiyatlarında bir önceki döneme göre ortalamada artış olmakla birlikte yakın dönemde tarımsal emtia fiyatlarındaki düşüş enerji ve enerji dışı fiyatların farklılaşmasına yol açtı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde enflasyon hem maliyet hem de talep kaynaklı olarak artıyor. Arz yönlü faktörlerin enflasyon faktörlerinin üzerindeki ikincil etkileri merkez bankaları tarafından yakından takip ediliyor. Küresel enflasyona ilişkin belirsizlikler piyasalarda oynaklığa neden oluyor. Yükselen enflasyon merkez bankalarının aşırı destekleyici politikalarında daha erken normalleşmeye başlayabileceği beklentisi yaratıyor. Küresel piyasalardaki gelişmelerin bir yansımasını da portföy akımlarında gözlüyoruz.
İLK ÇEYREKTEKİ BÜYÜMEDE SÜRÜKLEYİCİ İÇ TALEP OLDU
Gelişmiş ülkelerde para politikasının ne zaman ve ne ölçüde normalleşeceğine yönelik öngörüler portföy hareketleri ve finansal piyasalarda etkili olmayı sürdürecektir. 2021 yılı ilk çeyrekte milli gelir çeyreklik bazda yüzde 1,7, yıllık yüzde 7 arttı. İktisadi faaliyet bu dönemde geçmiş öngörülerimize paralel gücünü korudu. İlk çeyrekteki büyümede sürükleyici iç talep oldu. Tüketim kaynaklı olarak çeyreklik büyüme sınırlandı, net ihracatın büyümeye katkısı pozitif oldu. Öncü göstergeler iktisadi faaliyetin yılın ikinci çeyreğinde gücünü koruduğunu gösteriyor. Başta taşıt sektörü olmak üzere bazı sektörlerde yaşanan tedarik konusunun etkili olduğunu gözlüyoruz. Yüksek frekanslı veriler tam kapanma sonrasında kısıtlamaların gevşetilmesi ile hareketler harcamaları artırdı.
Sektörlerde faaliyet haziran itibarıyla salgın öncesi seviyelerin halen altında bulunmaktadır. Veriler ikinci çeyrekte büyümenin baz etkisiyle yüksek oranda gerçekleşeceğini gösteriyor. Talepteki dengelenme olumlu etkilerinden dolayı önem arz ediyor. Salgın önlemlerinin etkisi işgücü piyasasında da etkisini gösterdi. İstihdamda da toparlanma gözlenebilir. Salgın kısıtlamalarının gevşetilmesi, aşılamadaki olumlu performans ve turizm sektörü öngörülerimizde belirleyici oluyor. Avrupa başta olmak üzere küresel sanayi sektöründeki toparlanma gelişimde etkili oldu. Fiyat hareketlerinden arındırdığımızda dış ticarette reel olarak dengelenme olduğunu gözlüyoruz. İthalatın ihracatı karşılama oranının istikrarlı bir şekilde arttığını gözlüyoruz.
İhracattaki güçlü seyir 2.çeyrekte de devam etti. 2. çeyrekte iyileşmenin başladığını gözlüyoruz. İhracattaki güçlü artış eğiliminin yanı sıra aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizmi canlandırmasıyla cari işlemler hesabının fazla vermesini bekliyoruz. Dış ticarette dengelenme sürece cari dengeye katkı sağlıyor.Yaptığımız çalışmalarımızın sonuçlarını 19 Ağustos'ta kısa vadeli dış borç istatistikleri ile kamuoyu ile paylaşmayı planlıyoruz. Kısa vadeli dış borç istatistiklerinde revizyon yapacağız. Konut hariç tüketici kredilerinde göreli güçlü artış görüldü. Enflasyon ve beklentilerindeki yüksek seviyeleri dikkate alarak politika faizini sabit tuttuk ve sıkı duruşumuzu sürdürdük. BDDK kararlarının önümüzdeki dönemde tüketici kredilerindeki artışı sınırlayacağını öngörüyoruz.
İkinci çeyrekte toplam talep koşulları daha ılımlı görünüm sergilerken, gıda ve emtia fiyatlarındaki gelişmeler, enflasyon görünümünü olumsuz etkiledi. Risk primi ve oynaklık düşmekle birlikte hala yüksek seyrediyor. 2. çeyrekte altın ithalatının tarihsel ortalamanın belirgin olarak altına gerilemesi cari işlemler dengesinin iyileşmesinde etkili oldu. Çekirdek göstergelerin ve alt grupların son dönemde düşüş göstermekle birlikte yüksek seyrini koruduğunu söyleyebiliriz. Toplam talebin daha ılımlı seviyelere yakınsamakta olduğunu tahmin ediyoruz. Dış talebin küresel toparlanma ile uyumlu olarak daha güçlü seyrettiğini gözlüyoruz. Emtia fiyatları, kur ve artan talep enflasyonu yukarı yönlü etkiledi. Küresel ölçekte devam eden arz kısıtları, üretim darboğazları ve taşıma maliyetleri, üretici fiyatlarının artmasına neden oluyor. Para politikası enflasyon politikalarına ulaşma açısından temel amaçtır, ancak enflasyon ile mücadelede enflasyonu düşürmek için para politikasının tek başına yeterli olmayacağını gösterdi. Uygun bir parasal ve mali duruşun yanında, enflasyondaki düşüşü zorlaştıran yapısal sorunlar ile ilgili önlemlerin de alınması gerekiyor. Mikro düzeyde çalışmalar yapılmasının gerekli olduğunu görüyoruz. 2. çeyrekte piyasa katılımcılarından enflasyon beklentilerinin arttığını görüyoruz. Bulgular, fiyatlamalar açısından kurumlar arası eşgüdümün önemini ortaya koyuyor.
YIL SONU ENFLASYON TAHMİNİ
Enflasyonun 2021 yıl sonunda yüzde 14,1 (önceki yüzde 12.2) olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Enflasyonun 2022 yıl sonunda yüzde 7,8 (Önceki yüzde 7.5) olarak gerçekleşeceğini tahmin ediyoruz. Enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2021 yılı sonunda 12,2-16,0, aralığında -orta noktası yüzde14,1- gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla 2022 yılı sonunda yüzde 5,4-10,2 aralığında -orta noktası yüzde 7,8- gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Enflasyonda kısa vadede gözlenecek hareketin geçici olacağını, son çeyrekte belirgin şekilde düşeceğini gösteriyor.