SELÇUK ALTUN - MYNET Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) en hızlı gelişen bölgelerinden Ras Al Khaimah (RAK) Emirliği ile artan ticari ilişkileri daha da güçlendiriyor. Türkiye Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü ile RAK Serbest Bölgesi arasında 28 Ekim 2013 tarihinde bir Mutabakat Zaptı imzalandı. Anlaşma ile Türkiye Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü, Türk şirketlerinin yoğun ilgi gösterdiği bölgede bir de temsilcilik açıyor.
BAE'ye bağlı yedi emirlikten bir tanesi olan ve Dubai’ye sadece 70 kilometre uzaklıkta bulunan Ras Al Khaimah Emirliği, coğrafi konum, ucuz işçilik, kira ve vergi avantajlarıyla hem Türkiye’den hem de diğer ülkelerden üretim veya ticaret yapmayı planlayan firmalar için önemli bir merkez olma konumunu sürdürüyor. Türk şirketlerinin ilgisinin her geçen yıl hızla arttığı RAK Serbest Ticaret Bölgesi'nde 106 ülkeden 6 binin üzerinde şirket faaliyet gösterirken, bunların 480 tanesini Türkiye'den giden şirketler oluşturuyor.
RAK Serbest Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi ve Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit tarafından imzalanan Mutabakat Zaptı'nın imza töreni, üst düzey temaslarda bulunmak üzere RAK'a ziyaret gerçekleştiren Türk delegasyonunun temasları çerçevesinde gerçekleştirildi. Türkiye'den giden delegasyonda Türkiye Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü, Mersin Serbest Bölgesi ve Atatük Havalimanı Serbest Bölgesi'nden yetkililer yer aldı. İmza töreninde Türkiye'nin BAE Büyükelçisi Şefik Vural Altay ve RAK Serbest Bölgesi CEO'su Peter J. Fort da katılımcılar arasında bulundu.
"TÜRKİYE BİZİM İÇİN ÇOK STRATEJİK BİR PAZAR"
Yapılan mutabakat anlaşmasıyla, Türkiye ve RAK Serbest Ticaret Bölgesi arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesinin yanı sıra RAK Serbest Bölgesi'nde kurulmuş şirketlerin pazarlarını genişletmek amacıyla Türkiye serbest bölgelerine de açılması hedefleniyor.
İmza töreni çerçevesinde konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi , "Türkiye, RAK Serbest Bölgesi ve burada kurulmuş şirketler için çok önemli ve stratejik bir pazar konumunda bulunuyor. Türkiye Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen bu gezi ticari ilişkilerimizin gelişmesi adına çok önemli bir adım. Bu vesileyle, birçok sektördeki ticari ilişkiler için daha yakın işbirliklerinin kurulması konularını ele aldık ve çok verimli işbirliklerinin gerçekleştiğine şahit olduk" dedi.
Yapılan anlaşmanın RAK Serbest Ticaret Bölgesi için önemine de işaret eden Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi, bu çerçevede hem şirketler arasındaki ilişkilerin gelişeceğini hem de RAK Serbest Bölgesi'nin bölgede bir çekim merkezi olmasına katkı sağlayacağına dikkat çekti. Şeyh Ahmad Saqer Mohamed Al Qasemi, "İmzalanan sözleşme Türk şirketlerinin RAK Serbest Bölgesi'nde kurulmasına ve faaliyetlerini sürdürmesine kolaylık sağlarken, burada mevcut diğer şirketlerin de Türkiye serbest bölgelerindeki etkinliğini artırmasına katkı sağlayacaktır. Bu anlamda, ziyareti gerçekleştiren Türk delegasyonu ile çok değerli bilgi alışverişi ve tecrübe paylaşımı fırsatı bulduk" dedi.
TÜRK ŞİRKETLERİNE YENİ FIRSATLAR SUNUYOR
Ekonomi Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bülent Uğur Ecevit de yaptığı konuşmada, yapılan sözleşmeyle Türkiye'deki serbest bölgelerde yer alan şirketlere yeni iş ve çevre edinme fırsatı sağlanacağına vurgu yaptı.
Bülent Uğur Ecevit şöyle konuştu: "RAK Serbest Bölgesi ile bu Mutabakat Zaptı'nı imzalamış olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu, Türkiye'deki serbest bölgelerde faaliyet gösteren şirketlere yeni işbirliği kapılar açacağı gibi onlarla ortak projeler yürütme ve yeni müşteri kazanma fırsatları sağlamada avantaj sunacaktır. RAK Serbest Bölgesi'ndeki iş çevreleri Türkiye'deki şirketlere önemli avantajlar sunacaktır. Bu Mutabakat Zaptı da potansiyel olarak ortak hareket edebileceğimiz alanlarının tespitinde fikir alışverişinde bulunmamızın ve mevcut ilişkileri daha da geliştirmemizin önünü açacaktır. Bununla birlikte bizim serbest bölgelerimizde yer alan şirketlerin de farklı pazarlarda edindikleri bilgi birikimi, RAK Serbest Bölgesi'nin pazar çeşitliliğine katkı sağlayacaktır. RAK Serbest Bölgesi tarafından sunulan yeni iş fırsatların, Türkiye'deki serbest bölgelerdeki işletme ve kurumlar tarafından ilgiyle karşılanacağına olan inancımız tam."
TÜRKİYE SERBEST BÖLGELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ RAK STB'DE TEMSİLCİLİK AÇIYOR
Mutabakat Zaptı ile serbest bölgelerin stratejik gelişiminde karşılıklı uzmanlık bilgisi paylaşımı, serbest bölge tasarımı için tecrübe aktarımı, yönetim ve promosyon modelleri, yeni yatırımları çekmek ve teknoloji transferi için modellerin yapılandırılması, eğitim programları ile konferansların düzenlenmesi ve şirket temsilcileri ile kamu otoritelerinin karşılıklı ziyaretlerini içeren işbirliğini geliştirici adımlar imza altına alındı. Sözleşme ile aynı zamanda ortak girişimlerde karşılıklı çıkarların teşvik edilmesi ve bilgiye erişimde online bir platformun kurulmasına da odaklanılacak. Bununla birlikte Serbest Bölgeler, Yurtdışı Yatırım ve Hizmetler Genel Müdürlüğü 'nün, karşılıklı yatırımları teşvik etmek ve yatırım ortamını geliştirmek için RAK Serbest Bölgesi'nde bir temsilcilik açması da anlaşma ile kayıt altına alındı. İki taraf ayrıca bir Ortak Çalışma Grubu kurulması konusunda da mutabakata vardı.
UCUZ İŞÇİLİK, KİRA VE VERGİ AVANTAJLARI ÖNE ÇIKIYOR
Bu sene kuruluşunun 13’üncü yılını kutlayan ve Ortadoğu’nun en hızlı büyüyen serbest ticaret bölgelerinden biri olan Ras Al Khaimah (RAK) Serbest Ticaret Bölgesi'nde, 106 ülkeden 6 binin üzerinde şirket faaliyet gösteriyor. RAK STB'de, Türkiye'den ise 480 adet şirket bulunuyor. Uluslararası şirketler, yoğun olarak Hindistan, İngiltere, Mısır, Pakistan, Almanya, Fransa, Kanada ve Türkiye’den geliyor.
Birleşik Arap Emirlikleri’ne bağlı yedi emirlikten bir tanesi olan ve Dubai’ye sadece 70 km. uzaklıkta bulunan Ras Al Khaimah Emirliği coğrafi konum, ucuz işçilik, kira ve vergi avantajlarıyla hem Türkiye’den hem de diğer ülkelerden üretim veya ticaret yapmayı planlayan firmalar için önemli bir merkez konumunda bulunuyor.
TÜRK İŞADAMLARI HEM ZAMANDAN HEM NAVLUNDAN KAZANIYOR
Yabancı yatırımcılar açısından bölgenin en büyük önemi stratejik ve coğrafi konumundan kaynaklanıyor. Özellikle Hindistan yarımadasına, Uzak Doğu’ya ve Doğu Afrika’ya ulaşmak isteyen Türk yatırımcılar için Ras Al Khaimah bir dağıtım merkezi olarak kullanılıyor. Körfez’deki diğer serbest bölgelerle kıyaslandığında çok daha düşük maliyetlerle kiralanabilen depolar sayesinde Türk işadamları buradaki şirketlerini gelişmekte olan pazarlara anında mal tedarik etmek için kullanıyor. Böylelikle hem zamandan hem de navlundan doğan masraflardan tasarruf edilirken, hızlı tedarik imkanı bölgedeki Türk şirketlere rakiplerine oranla önemli bir üstünlük sağlıyor. Bu sayede Türk şirketleri uzun vadede ticarette daha çok söz sahibi oluyor. Buna ek olarak dağıtımı yapılan ürünler Türk menşeili ise aynı zamanda depo ve tanıtım kiralarında yüzde 50 oranında devlet teşviklerinden de faydalanabiliyor. 2000 yılında kurulan RAK STB, bugün (350 çalışanı, 4 park sistemi) üzerine kurulu modern tesisleri ve Türkiye, Almanya, Hindistan ve ABD’deki bölgesel ofisleriyle HSBC, Cisco, DHL, Knauf, Hyundai, Thrifty, Dole gibi büyük oyuncuların da tercih ettiği cazip bir iş merkezi durumunda bulunuyor.
TÜRK ŞİRKETLERİ İÇİN GLOBALLEŞME YOLUNDA ÖNEMLİ BİR ADIM
RAK Serbest Ticaret Bölgesi’nin Türkiye İrtibat Bürosu Yöneticisi Gülay Avcı, Birleşik Arap Emirliklerinin Türk şirketler açısından her zaman bir cazibe merkezi olduğunu belirterek, “BAE yatırımcıyı koruyan kanunları, gelişmiş bankacılık sistemleri ve lojistik altyapısı, stratejik coğrafi konumu sebebiyle yurtdışına açılmak isteyen Türk yatırımcılar için her zaman ilk tercihtir. Bu noktada hem Ras Al Khaimah’ da şirket kurulum maliyetlerinin ve eleman istihdamının uygunluğu hem de Türkiye İrtibat Büromuz sayesinde tüm işlemlerin zahmesizce halledilebilmesi yatırımcıların bizi tercih etmesini sağlıyordu. Ekonomi Bakanlığına bağlı Serbest Bölgeler, Yurtdışı Yatırım ve Hizmetler Genel Müdürlüğü ile imzalanan mutabakat zabtı çerçevesinde Ras Al Khaimah’da Genel Müdürlük için sağlanacak ofis, Türk işadamlarının bölgede hangi konularda nasıl yatırım yapabileceklerini danışabilecekleri ve Türk menşeili ürünlerin pazardaki rekabet edebilirliğinin artmasını sağlamayı hedeflemektedir. ” dedi.
Dünya transit ticaretinin merkezi haline gelen Birleşik Arap Emirlikleri’nin gözde olmasının sırrı, vergi uygulamasında yatıyor. Türkiye’de yüzde 18 KDV, kurumlar vergisi ve buna bağlı gelir vergisi yüküyle karşılaşan şirketler verginin sıfır olduğu alternatifleri tercih ediyorlar. BAE’nin önde gelen serbest bölgelerinden biri olan ve ticaretin yüzde 35’ini gerçekleştiren RAK’ın en önemli avantajları arasında firmaların isteğine göre uygun depoların tanzim edilebilmesi, lokasyon olarak Dubai’ye çok yakın olması, gelişmekte olan limanlarının (RAK, Saqr ve Al Jazeera limanları gibi) bulunması, işçilik maliyetlerinin yarı yarıya daha ucuz olması, üretim, ticaret ve danışmanlık lisansı gibi farklı türde lisansların müşterilerin ihtiyacına göre verilmesi, şirket kurulum prosedürlerinin ve maliyetlerinin de yüzde 50 daha avantajlı olması yer alıyor.
Ayrıca serbest bölgede şirket kuranlar ülke genelindeki kefil bulma zorunluluğundan da muaf tutuluyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nde serbest bölgede yatırım yapan firmalara verilen yüzde 100 mülkiyet hakkı ve vergi muafiyeti gibi inisiyatifler, devlet tarafından bundan sonraki 50 sene boyunca garanti altına alınmış durumda.
TÜRKİYE'DEN KÖRFEZ ÜLKELERİ ARASINDA EN ÇOK İHRACAT, BAE'YE
RAK STB'nin yer aldığı dünyanın üçüncü büyük transit ticaret merkezi olan ve Dünya Bankası raporuna göre Dünyanın en kolay yatırım yapılabilen 22. Ülkesi olan Birleşik Arap Emirlikleri de Türk İşadamları için önemli ticaret partneri konumunda bulunuyor. Türkiye'nin Körfez ülkeleri arasında en çok ihracat gerçekleştirdiği BAE'ye, 2012 yılında 8.17 milyar dolarlık ihracat yapılırken, aynı dönemde bu ülkeden 3.59 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirildi. Bu dönemde BAE, Türkiye'nin 5'inci en büyük ihracat ülkesi olurken, ithalat yaptığı ülkeler arasında da 18'inci sırada yer aldı. Türkiye BAE'ye özellikle demir çelik, kömür ve ham petrol, işlenmiş ürün, altın ve altın ürünleri ile elektrik malzemeleri sektörlerinde ihracat gerçekleştirirken, bu ülkede yaklaşık 850 Türk şirketi, ajansı ve markası faaliyet gösteriyor.
RAK SERBEST TİCARET BÖLGESİ’NİN SUNDUĞU AVANTAJLAR
- Yüzde 100 mülkiyet hakkı
- Tüm ithalat ve ihracat vergilerinden yüzde 100 muafiyet
- Ticari vergi ve rüsumdan yüzde100 muafiyet
- Türkiye temsilciliği üzerinden hızlı ve basit şirket kurulumu imkanı
- Dünyanın en büyük üçüncü re-export pazarında ürünlerin BAE limanlarına uğramasına gerek olmadan ticaret yaparak vergisiz kazanç imkanı
- Sermaye, kâr gibi kazançların tamamen transfer edilebilmesi
- İşgücü istihdamında yardım
- İş türüne göre farklı tipte lisanslar
- Zengin enerji kaynakları
- Şeffaf kanun ve yönetmelikler
- 10 günde şirket kurma imkanı, basit ve hızlı başvuru prosedürleri
- Bölgedeki en hesaplı yatırım maliyeti
- Türkçe bilgi alınabilecek şirket yetkilileri
- Kolay uluslararası erişim ve jeo-politik konum
- Dubai ve Abu Dabi’deki promosyon merkezleri
- Üreticiler için farklı büyüklüklerde depo
- Uluslararası standartlara uygun 205 – 416 m2 depo opsiyonları
- Ofis, mutfak ve WC
- Lojistik ve insan kaynakları desteği
- Hazır altyapı
- Ucuz işgücü
- Üretim veya depo amaçlı kullanım imkanları
- Ticari şirketler için ofis veya sanal ofis opsiyonları
- Farklı büyüklükte ofisler
- Modern bir çalışma ortamı
- Modern network bağlantısı
- Hesaplı yıllık kira maliyetleri
- Sanal ofisler
- IP telefon hizmeti sayesinde modern network bağlantısı
- Mobil Ofis
- KOBİ’ler için düşük maliyetle şirket kurarak pazara yakın olabilme imkanı