Yurt dışından ev alma konusu bir süredir gündemdeki yerini koruyor. Özellikle Schengen vizesi süreçlerinde yaşanan problemin, gayrimenkul yatırımı da yapmayı düşünenlerin böyle bir yönteme başvurmasına neden olduğu konuşuluyor. Bazı ülkeler bununla ilgili önceki dönemlerde gayrimenkul edinimi ile oturum izni konusunda çeşitli projeler yapmıştı. Peki, bu sistemlerde son durum ne? Neden insanlarda böyle bir yönelim oldu? Emlak danışmanı Hakan Güçlüses, yurt dışından ev alma konusunu yorumladı.
Ekol TV yayınında Zeliha Saraç, emlak danışmanı Hakan Güçlüses'e "Türklerin yurt dışı gayrimenkul yatırımlarında rekorlar görüyoruz. Yani daha doğrusu biz Yunanistan, Portekiz, Dubai'de almışız konutlarımızı. Şimdi bir de zaten buraya baktığınızda iyi bir konut İstanbul'da 13-15 milyon. İnsanlar diyor ki bari Yunanistan'a gideyim alayım da bari arada vizeyle ya da golden visa yani hani bu tarafı da işlemek istiyorum, bari orada hani girerim çıkarım gibi böyle herhalde kafalarında düşünceler var. Haklı bir düşünce mi? Bence olabilir tabii yani. Niye böyle olduk biz? Yunanistan, Portekiz, Dubai. 227 milyon dolar yatırım yapmışız" sorusunu yöneltti.
Güçlüses ise şu ifadeleri kullandı:
"Artık ben de bana sorduklarında hani yurt dışında insanlar bu kadar kolay ev alabiliyor mu, bu kadar kolay talep edebiliyor mu sorularıyla çevremden muhatap oluyorum.Yani aslında şöyle; bir değişen dünya düzeni var, değişen artık finansal araçlar var. Biz de bunlara bir belli bir ölçüde intibak edebildik ama hala daha toplumumuzun büyük bir çoğunluğu gayrimenkul edinimi fazla. Yani yatırımlarında gayrimenkulü değerlendiriyorlar. Bu anlamda bir baktıklarında, tabii sadece hani ben gayrimenkul edineyim, yurt dışından da evim olsun diyen bir kitle vardı ama bunun dışında tabii bir de son dönemlerde yaşanan insanların vize sorunları, özellikle Schengen vizesinde yaşanan sorunlar, iş dünyasından insanların artık sürelerle ilgili sorunlar, bunlar da üstüne binince insanlar bir arayışa girdiler ve yatırımlarının bir kısmını hem bu vize sorunlarını aşabilmek hem de yatırımlarını iyi değerlendirebilmek amacıyla yurt dışında arayışlara girdiler.
Bunun başında da sizin belirttiğiniz gibi ilk başlarda Avrupa kıtasından Portekiz, sonra Dubai, son dönemde de şimdi koşulları, kapsamı, süresi, masrafları ve bunun gibi birtakım avantajlarıyla ön plana çıkan komşumuz Yunanistan. Dolayısıyla ekonomik şartları da değerlendirdiklerinde, gelirlerine de baktıklarında artık onlar için bir imkan dahilinde bir seçenek oldu yurt dışı. Bunun için de gördüğünüz gibi son dönemde rakamlar bayağı artmaya başladı.
Yunanistan'daki seçenek şu an aslında Türklerin gayrimenkul talebinin bir bütününün parçası. Yani tabii ki bu dediğiniz vardır. Yunanistan'da gideyim orası güzel işte turistik amaçlı bulunabilirim. İşte yemesi içmesi güzel. Burada günün birinde kalabilirim mantığıyla ev alanlar da var ama şöyle baktığınızda, Yunanistan tüm Avrupa kıtası içinde, bu bahsettiğim golden visada, avantajlı bir durum insanlara sunuyor. Daha doğrusu bu ilk başta böyle değildi ama şu an gayrimenkul edinimi yoluyla oturum izni veren ve bunu ulaşılabilir bir limitte tutan şu an 250.000 limit, alt limit, 250.000 euro limit. Dolayısıyla böyle düşünüldüğünde Yunanistan da bir seçenek haline geldi ve insanların bu yerde tercihlerini Yunanistan'a çevirdi.
Yani aslında bakacak olduğunuzda bu Yunanistan'a bugün yaşanan talep bundan 5-6 yıl önce hatta daha da geriye gidebiliriz Portekiz'de yaşanmıştı. Portekiz'de gene 250.000 euro limitle gayrimenkul edindiğinizde Portekiz oturum iznini alabiliyordunuz ve bir yığın Türk vatandaşı yani yaklaşık 7-8 binin üzerinde Türk vatandaşı Portekiz'de bu golden visa'yı kullandı.
Belirli bir dönem sonra İspanya yine ön plana çıktı. İspanya'da biraz daha yüksekti. 500.000 limitti. Alma gün garantisi istiyordu. Ama buna rağmen masrafları fazlaydı. Ama buna rağmen gene de İspanya da belli bir süre talep gördü. Hem turizme yatkınlığından hem kira gelirleri hem de işte insanların sosyokültürel yaşamlarının etkin olması İspanya'yı da bir seçenek haline getirdi.
Ama şimdi bugün gelinen noktada ikisi de artık gayrimenkul yoluyla oturum izni edinimini kaldırdı. Nisanın 15'i gibi işte İspanya bitirdi. Geçtiğimiz sene gayrimenkul yoluyla Portekiz bitirdi. Şimdi artık orada fon yoluyla daha yüksek limitlerle 500.000 ve 1 milyon şirket ortaklığı yoluyla yapabiliyorsunuz. Dolayısıyla bunlar herkesin ulaşabileceği bir limitlerden çıktı.
Yunanistan ise şu an 250.000 euro. Tabii Yunanistan'da da geçen sene bir değişim oldu aslında. Geçen sene 1 Eylül 2024'e kadar iki tane seçenek vardı Yunanistan'da. 500.000'lik bölgeler vardı. Bu Atina ve Selanik'in bazı bölgeleriydi. Diğer bölgeler ise 250.000 idi. Dolayısıyla bu 1 Eylül'de sona erince artık dediler ki hem limitler çok yükselecek hem de insanlar Yunanistan'da oturum iznine düşük limitlerle ulaşamayacak.
Bugün gelinen noktada ise üç tane bir limit var. Bütün Atina ve Selanik 800.000 euroya çıkarıldı normal evler ve bunlara bir metrekare sınırı getirildi. Bunun dışında kalan yerler 400.000 yapıldı ama üçüncü bir seçenek getirildi. Yunan hükümeti dedi ki burada atıl kalmış ticari mülkleri siz meskene çevirirseniz ve bunları insanlara sunarsanız burada limit 250.000 olarak devam edecek ve Yunanistan'da da şu an ağırlıklı olarak bu limit üzerinden ilerliyor"
Okuyucu Yorumları 1 yorum