İstanbul'da 23 Nisan'da meydana gelen 6.2 büyüklüğündeki deprem, vatandaşlar arasında tedirginliğe yol açarken konutların güvenliğiyle ilgili soruları da beraberinde getirdi. Bu çerçevede özellikle son dönemde İstanbul'daki konut tercihlerinde gözle görülür bir değişim olduğu konuşuluyor.
Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre; artık insanlar sadece konum veya fiyat değil, binanın yaşı, inşa edildiği zemin ve yapı güvenliği gibi kriterleri de göz önünde bulundurarak hareket ediyor. Özellikle fay hattına yakın ve denize kıyısı olan bölgelerde yaşayan vatandaşların, daha güvenli gördükleri semtlere yöneldiği kaydediliyor.
İstanbul’un kuzey kesimlerinde yer alıp zemini sağlam olarak bilinen Başakşehir, Arnavutköy, Gaziosmanpaşa, Sarıyer, Şile, Çekmeköy ve Beykoz gibi ilçelerde konutlara olan talebin katlanarak arttığı aktarılırken bu talebin kira fiyatlarını da yukarı çektiği vurgulanıyor. Son 6 ayda bu bölgelerde kira bedellerinde yüzde 30 civarında artış gözlemlendiği aktarılıyor. Buna karşılık zemini riskli olan bölgelerdeki kira fiyatı artışlarının ise yılbaşından beri sadece yüzde 5 - 7 arasında sınırlı kaldığı belirtiliyor. Bu durum da güvenli bölgelere olan talebin ne kadar artmış olduğunu ortaya çıkarıyor.
Depremlerin ardından Avcılar, Bakırköy, Yeşilköy, Zeytinburnu, Tuzla, Üsküdar ve Sultanbeyli gibi ilçelerde kira fiyatlarındaki artışların yüzde 5 ile 7 arasında sınırlı şekilde artış gösterdiği kaydedilirken emlak danışmanı Recep Ayyıldız "Depremin ardından özellikle aileler taşınma kararı almaya başladı. Zemin etüdü yapılmış, yeni yönetmeliklere uygun, beş katı geçmeyen binalar en çok tercih edilen yapılar arasında. Markalı ve güvenilir firmaların projelerinde gözle görülür yükselişler var. Aynı şekilde satın alma dışında kiralama fiyatları da yükseldi. Zemini sağlam ve yeni binalardaki artışlar yüzde 30’u geçti" ifadelerini kullandı.
Gayrimenkul uzmanı Elif Demirtaş da "Eskiden sahil hattı cazibesini, konumu ve manzarasıyla sağlardı. Şimdi ise insanlar bu bölgeleri terk ediyor çünkü zemini riskli, yapılar ise çoğunlukla eski. Bu değişim, kira piyasasında ciddi bir dengesizliğe yol açtı" dedi.
Depremin ardından yalnızca yeni konutlara değil, mevcut yapıların güçlendirilmesi ve kentsel dönüşüme olan ilginin de ciddi anlamda arttığı aktarılıyor. Özellikle İstanbul’un eski yapı stokuna sahip ilçelerinde vatandaşların belediyelere ve özel firmalara kentsel dönüşüm başvurularında bulunmaya başladığı aktarılırken bina güçlendirme işlemleri için müteahhitlerle görüşmeler yoğunlaştığı, teknik incelemeler ve zemin etütlerine olan talebin arttığı aktarılıyor. Uzmanların, riskli bölgelerde yaşayanların hem can güvenliğini sağlama hem de mülk değerini koruma amacıyla dönüşüme sıcak baktığını belirttiği kaydediliyor.
Son dönemde konut piyasasında 1+1 dairelere ilginin arttığı belirtilirken bu tarz daireleri cazip yapan faktörler arasında; boşanma, yalnız yaşama eğilimi, yüksek konut maliyetleri gösteriliyor. Emlak uzmanlarının, özellikle merkezi lokasyonlardaki 1+1 dairelerde kira artışlarının diğer konut tiplerine göre çok daha hızlı olduğunu belirttiği aktarılıyor.
İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyükşehirlerde yıllık kira artışlarının bazı bölgelerde yüzde 40’ı aştığı, bunun yatırımcının da dikkatini çektiği ve kira getirisi ve satış değerindeki artışın, 1+1 daireleri gayrimenkul portföylerinde önemli bir alternatif hâline getirdiği belirtiliyor. 1+1 dairelerdeki popülerlik bir diğer sebep için ise sınırlı arza karşılık talebin sürekli artması işaret ediliyor. Emlak danışmanı Elif Demirtaş "1+1 daireler, özellikle son beş yıldır yatırımcıların gözdesi hâline geldi. Düşük maliyetle alım yapıp yüksek kira getirisi elde etmek isteyenler için ideal bir seçenek. Ayrıca, kentsel dönüşüm projeleriyle birlikte yeni yapılan projelerde de 1+1 daire sayısı artıyor. Ancak talep çok yüksek olduğu için fiyatlar da hızla yükseliyor. Yatırım yapacakların lokasyon ve proje kalitesine dikkat etmesi gerekiyor" dedi.
Uzmanların öngörüsüne göre ise tek kişilik hane halkı sayısı önümüzdeki dönemde artacak ve bununla beraber 1+1 dairelere olan talep yükselecek. Bunu destekleyecek faktörler arasında da evde çalışma modelinde artış, şehir içi pratik konut arayışı ve minimal hayat tarzının yaygınlaşmasının öne çıktığı belirtiliyor.
Okuyucu Yorumları 0 yorum