Algılamaların Yönü Birgünde Değişebilir
2008 yılına çok iyi bir başlangıç yaptığımızı söylemek zor. Yine ABD piyasalarından gelen datalar ve ABD ekonomisine yönelik endişeler piyasalar üzerinde hakimiyetini koruyor. Bunun yanında FED’in 11 Aralık toplantısına ait toplantı tutanaklarında ise 2008 yılında ekonomik büyümede yavaşlama ve enfflasyonda yükseliş beklediğini söylemesi bardağı taşırdı. Piyasalar sert satışlarına devam ediyor. Bu da yokmuş gibi petrol fiyatları 100$ seviyesinin üzerine yükseldi ve yeni bir olumsuzluk daha getirdi. Görüştüğüm pek çok arkadaşıma mevcut psikoloji yansımış durumda. Hemen hepsi oldukça olumsuz bir düşünce içerisindeler ve neredeyse piyasaya olan inançları yokolmak üzere.
Peki bu kadar olumsuz olmanın bir anlamı var mı? Burasını bilemem ama her olumsuzluğun içerisinde yeni fırsatların yattığını yıllardır izleyen bir analistim. Bu nedenle her zaman fırsatları kollamaları gerektiğini düşünüyorum.
Petrol fiyatlarının yükselmesi bizim gibi petrol ithal eden ülkelerin bütçelerine yük getiriyor. Bunu biliyoruz. Bu noktada şunu düşünürüm sürekli, petrol fiyatlarının 30$/varil’den 80$/varil seviyesine çıktığı bir ortamda Türkiye ekonomisi yıllık ortalama %7 büyümeye ulaşmadı mı? IMKB endeksinin 2007 yılında %43 yükseldiği bir ortamda petrol fiyatları da yükselmiyor muydu? Bütün bunlar petrol fiyatlarının aşırı yükseldiği bir ortamda yaşandı. Ancak aynı zamanda hem Türkiye ekonomisi hemde dünya ekonomilerinde ekonomik büyümeler sıcak bir şekilde devam ediyordu ve gelecek dönemlere yönelik endişeler şimdiki kadar baskın değildi. Ancak petrol ve emtia fiyatlarının yüksek seyrini sürdürmesi yük getirdiği gibi diğer yandan global likidite’ninde devamını sağlayan unsurların başında geliyor. Ve global likiditeden IMKB’nin ve Türkiye’nin de fayda sağladığını belirtmek gerek.
Aslında bugün durumu zora sokan konu beklentilerde kırılmaların yaşanması. Bilindiği gibi piyasalarda beklentiler alınır ve beklentiler satılır. Durum böyle olunca beklentilerdeki kırılmalarda fiyatlara yansıyor. Sonucunda piyasaların yönü algılama meselesidir ve algılamaların yönü nasılsa piyasaların yönüde o şekilde olacaktır. 2008 yılına kötü algılamalarla girdiğimiz kesin. Bu şekilde devam ettiği taktirde piyasaların işi çok zor olacak. Ancak algılamaların yönü çabukda değişebilir. Gelebilecek olumlu bir data, açıklanacak olumlu deklarasyonlar algılamaların yönünü bir günde değiştirebilir.
Bütün bunlar olurken, yatırımcılar ne yapmalı? Benim önerim, bilanço ve kar beklentileri yüksek ve buna karşılık düşük piyasa çarpanlarından işlem gören şirketleri yakından takip etmeleri. Bunun yanında başka beklentileri bulunan, mesela yabancı ortaklık, arsa satışı, hızlı büyüme gibi beklentileri bulunan şirketleri yakından izlemeleri. Sonuç olarak, Şirket bazında hareketler bundan öncede vardı bundan sonrada olacaktır.
Tuncay Turşucu
Araştırma Müdürü
Haber Gönder
