FİNANS

Bakan'dan tarihe geçecek söz

Başbakan Erdoğan’ın, zam isteyen işçilere ‘Türk-İş greve gidecekse buyursun’ sözlerinin ardından görüşmeleri yürüten Devlet Bakanı Hayati Yazıcı’dan tarihe geçecek bir açıklama geldi.

Yazıcı, greve hazırlanan Türk-İş yönetimine, “Elbette grev çalışanın hakkı. Biz hükümet olarak bunu arzu etmeyiz ama grev hakkını kullanmanın sendikalara yüklediği bir maliyet var. Grevde kamunun ücret ödeme açısından bir tasarrufu da olur” mesajı gönderdi.*****
Bir gazeteci bakanın bu sözleri üzerine, “Siz grevle ortaya çıkacak üretim kaybının maaş tasarrufundan daha düşük olacağını mı düşünüyorsunuz” sorusunu yöneltti. Bakan bu soruya karşılık, sadece bir durum tespiti yaptığını belirterek, grev kararına sevinmeyeceklerini söyledi.

Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, kamu toplu sözleşme görüşmeleriyle ilgili, ''Refah artışı olursa elbette ki buna katkısı olanlara bu artışın yansımasını sağlayacağız ama refah olarak niteleyebileceğimiz bir büyüme yoksa neyi, nasıl dağıtacaksınız? Bu anlamda da çalışanlarımızın gerçekten anlayış içerisinde olacaklarını umuyoruz'' dedi.*****
Kamuda çalışan işçilerle yapılan toplu sözleşmelerin 2 yıllık bir periyodu kapsadığına dikkati çeken Yazıcı, şu anda görüşmeleri devam eden toplu sözleşmelerin 2009 ve 2010 yılı maaşlarını kapsadığını ifade etti. Yazıcı, ''Yapılan müzakereler sonucu biz arkadaşlarımıza hep şunu ifade ettik, Sayın Başbakanımızın da talimatı buydu: 'Biz çalışanlarımızı, işçilerimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz'. Dolayısıyla enflasyon kadar bir zam vereceğiz. Bu 2003'te de 2004'te de 2009'da da 2010 yılında da geçerli'' diye konuştu.

Bu düşünceden hareketle yapılacak zamların gerçekleşecek enflasyon oranı dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini söyleyen Yazıcı, buna göre sözleşme yapılması gerektiğini ifade etti.*****
''Biz önerimizi bu çerçevede yaptık'' diyen Yazıcı, sözlerine şöyle devam etti: ''Daha sonra Başbakanımız ile de Türk-İş'in yöneticileri görüştüler ama sonuca varılamamıştı henüz. Hal böyleyken, yani müzakere süreci kesilmemişken, Türk-İş bir eylem planı açıkladı.

Önce parti binalarının önünde, bugün de bir saatlik iş bırakma şeklinde eylemi oldu. Elbette ki Türkiye demokratik bir ülkedir. Çalışanlar, hizmet üretenler ve bu toplumun her bireyi Anayasa'da yazılı hak ve özgürlükleri kullanma hakkına sahiptir.*****
Çalışanlarımız, işçilerimiz de kendi haklarını elde etmek için birtakım eylemler ortaya koyacaklardır. Ancak her hak ve özgürlüğün elbette ki Anayasa'da ve yasalarda tanımlanmış sınırı vardır. 'Ben hakkımı arıyorum, bunun için eylem yapıyorum' diyerek kamu güvenliğini bozamazsınız, başkasının hakkını ve hukukunu ihlal edemezsiniz. Yasaların suç saydığı eylem türünü hak arama vesilesi yapamazsınız. Bu konuda da arkadaşlarımızın duyarlı olması gerekli diye düşünüyorum.''*****
''SAĞLIKLI ŞEKİLDE SONA ERDİRECEĞİZ''
Sözleşme görüşmelerinde, enflasyonun önerdikleri ücret zammının üzerinde gerçekleşmesi durumunda aradaki farkı da vermeyi taahhüt ettiklerini ifade eden Yazıcı, tüm bu konuşmaların dünyada yaşanan ''muazzam bir kriz ortamında'' yapıldığına dikkati çekti. Ekonomiye ilişkin rakamların açıklandığını ve işsizlik oranının da hiç beklenmedik bir seviyede çıktığını kaydeden Yazıcı, ''Ekonomik gerçekliğin böyle olduğu bir ortamda, elbette ki bir kesime hazine alabildiğine kaynak aktarmak, birtakım insanları bana göre mağdur etmek anlamına gelir'' dedi.*****
Türkiye'nin, çalışanıyla, işçisiyle, işvereniyle herkesin olduğunu vurgulayan Yazıcı, ''Refah artışı olursa elbette ki buna katkısı olanlara bu artışın yansımasını sağlayacağız ama refah olarak niteleyebileceğimiz bir büyüme yoksa neyi, nasıl dağıtacaksınız? Bu anlamda da çalışanlarımızın gerçekten anlayış içerisinde olacaklarını umuyoruz'' şeklinde konuştu.

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler