Oruç Reis ve Barbaros Hayreddin Paşa gemileriyle sismik araştırmalara devam eden, derin denizde Fatih gemisiyle başlattığı petrol ve doğal gaz arama çalışmalarına, Doğu Akdeniz'de sığ deniz faaliyetlerini de ekleyen Türkiye'nin rezervlere erişmek amacıyla yaptığı yatırımlar dikkati çekiyor.
İskenderun Teknik Üniversitesi (İSTE) Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Petrol ve Doğal Gaz Mühendisliği Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ergül Yaşar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Doğu Akdeniz'in özellikle Suriye'deki savaştan sonra çok etkin bir duruma geldiğini söyledi.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) Türkiye ve KKTC ile herhangi bir anlaşma yapmadan KKTC'nin deniz hukukundan kaynaklanan haklarını ihlal ettiğini dile getiren Yaşar, "Aynı zamanda Tükiye'nin haklarını ihlal etmektedir. Ancak devletimiz orada yapılacak olan sondaj çalışmalarını etkin bir şekilde koruma görevini sürdürmektedir. Doğu Akdeniz'de 3 trilyon metreküpü aşkın doğal gaz varlığı uluslararası bilimsel çalışmalarda belirlenmiş. Türkiye'yi ayağa kaldıracak nitelikte bir doğal gazın olduğunu bilim adamları olarak tespit etmiş durumdayız." diye konuştu.
Prof. Dr. Yaşar, Doğu Akdeniz'de bugüne kadar yapılmış olan çalışmalarda Nil deltası boyunca Mısır'ın Zohr ve Noor sahalarında dünyanın en büyük doğal gaz yataklarının tespit edildiğine işaret ederek şöyle devam etti:
"Aynı jeolojik yapı bizim 'Afrodit' sahası dediğimiz bölgede mevcuttur. Doğu Akdeniz İskenderun Körfezi'nde ve Kıbrıs'ın Karpaz bölgesi ile Adana'nın Tuzla arasında kalan bölgede doğal gaz varlıkları, sismik araştırmaları neticesinde bilimsel çalışmalarla tespit edilmiştir. Aynı şekilde şu anda sondajını yapmış olduğumuz Alanya açıkları ile Antalya'nın açıklarında büyük doğal gaz rezervlerini tespit etmiş durumdayız. Doğu Akdeniz'deki doğal gaz kaynaklarını bulmamız ve işletmemiz gerekiyor. Çok şükür bunu son dönemde yapıyoruz. Milli petrol ve enerji politikası çok şükür uygulanmaya başlandı."
Türkiye'nin doğal gaz arz güvenliğinde söz sahibi olan bir ülke konumuna da geldiğine işaret eden Yaşar, "Bu büyük bir avantajdır. Biz bu konuda dış ülkeler rahatsız olsa da gerekli çalışmaları yapmak durumundayız." dedi.
- "Çalışmalardan gayet umutluyum"
Yaşar, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de kendi haklarını global güçlere bırakacak durumda olmayan bir ülke konumunda olduğunu belirterek, "Çok şükür kendi başımıza durabilecek ve yetebilecek bir durumdayız. Bölgesel güç olmaya devam ediyoruz." ifadesini kullandı.
Doğu Akdeniz'de 12 ülkenin savaş gemisinin hazır bekletildiğine işaret eden Yaşar, şöyle devam etti:
"GKRY'nin kontrolünde ve ABD'nin desteklediği sondaj çalışmaları yapılıyor. Bu sondaj çalışmalarının sebebi tamamen orada gerilim oluşturmaktır. Orada hem KKTC'nin hem de Türkiye'nin hakkı var. Bize danışılmadan bize sorulmadan bizimle anlaşma yapılmadan bu bölgelerde petrol ve doğal gazın aranması yanlıştır. Türkiye bu konuda son zamanlarda bir farkındalık oluşturarak yeni bir milli petrol politikası oluşturdu. Bir akademisyen olarak bu yapılan çalışmalardan gayet umutluyum."