FİNANS

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Fakıbaba: (2)

"1984-2002 döneminde hayvan sayıları azaldı. Burada terörün çok büyük etkisi oldu. Allah kahretsin" - "Ama özellikle devletimizin son zamanlarda yapmış olduğu müthiş faaliyetlerle, artık halkımız bizim yanımızda" - "Artık terör örgütlerinin amacının ne olduğunu çok iyi bilen, bilinçli halkımızla biz bunun sayılarının çok daha fazla artacağına inanıyoruz" - "Ama maalesef başka ülkelerin piyonu olan terör örgütleri, sözde kendi ırkından vatandaşları korumaya çalışırken o vatandaşları da esir almak niyetindedir. Çünkü onlar bunun karşılığında bir bedel alıyorlar. O patronlarına o bedeli ödemek zorundalar" - "Kırmızı et üretiminde yaşanan arz açığını kapatmak, artan talebe bağlı fiyat dalgalanmalarını önlemek amacıyla, üreticimizi haksız rekabete karşı koruyacak şekilde kontrollü kırmızı et ithalatına geçici bir süre için müsaade ediyoruz" - "Amacımız sektör içerisinde rekabet etmek değil, üreticileri ve kasapları mağdur etmeden, vatandaşlarımızın et ihtiyaçlarını uygun fiyattan karşılamalarını sağlamaktır. Ramazanda da bu daha iyi şekilde devam edecek"

İSTANBUL (AA) - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, "1984-2002 döneminde hayvan sayıları azaldı. Burada terörün çok büyük etkisi oldu. Allah kahretsin. Ama özellikle devletimizin son zamanlarda yapmış olduğu müthiş faaliyetlerle, artık halkımız bizim yanımızda. Artık terör örgütlerinin amacının ne olduğunu çok iyi bilen, bilinçli halkımızla biz bunun sayılarının çok daha fazla artacağına inanıyoruz." dedi.

Fakıbaba, Bloomberg HT Tarım ve Gıda Zirvesi'ndeki konuşmasında 2018 yılında mera ıslahı çalışması başlattıklarını belirterek, pamuk ekim alanlarında arazinin boş kaldığı 5-6 aylık periyotta yem bitkisi yetiştiriciliği yapılmasını sağladıklarını söyledi.

Pilot uygulama olarak başlatılan Şanlıurfa'da başarılı sonuçlar elde ettiklerini bildiren Fakıbaba, projeyi diğer bölgelere yaygınlaştırarak Türkiye'nin yem bitkileri üretimine önemli katkılar sağlanacağının altını çizdi.

Fakıbaba, çiftçinin kendileri için önemine dikkati çekerek, gıda güvenliği konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi. Çiftçilerin gelir sigortasına geçişinin mühim bir konu olduğunun altını çizen Fakıbaba, gelir sigortası gerçekleştiğinde çiftçilerin çok daha iyi bir geleceği olacağını aktardı.

Türk milletinin tarıma verdiği öneme dikkati çeken Fakıbaba, şunları kaydetti:

"Uyguladığımız doğru politikalarla, tohumda üretimi, ihracatı ve ürün çeşidini artırdık. Tohum denildiğinde gereksiz bir eleştiri var, müspet şeyleri de görmek lazım, bunu üreten arkadaşları alkışlamalıyız. 2002 yılında, 145 bin ton olan sertifikalı tohumluk üretimi, 7 kat artış göstererek 2017 yılında 1 milyon tona yükseldi. Tohum ihracatımız, 2002'de 17 milyon dolar iken 8 kat artışla 2017'de 136 milyon dolara yükseldi.

Tohum ithalatımız ise 2017 yılında, son beş yılın en düşük değeri olan 185 milyon dolar seviyesine geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı, 2002 yılında yüzde 31 iken, 2017 yılında yüzde 73 oldu. Bugün Türkiye olarak 79 ülkeye tohum ihracatı yapıyoruz. Bakanlık olarak tohumda 2023 hedefimiz 2 milyon ton üretim, 500 milyon dolarlık ihracattır. Bardağın dolu yönüne de bakmak lazım. Motivasyon kararlılık ve inanmak çok önemli."

- "Bizim tek bayrağımız, tek vatanımız, tek milletimiz ve tek devletimiz var"

Tarım ve tarıma bağlı sanayinin Türkiye'de oldukça geliştiğini ve daha da gelişeceğini dile getiren Fakıbaba, tohumculuğun Türkiye'de çok ilerlediğini anlattı.

Bakan Fakıbaba, 1984-2002 döneminde hayvan sayılarının azaldığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Burada terörün çok büyük etkisi oldu. Allah kahretsin. Ama özellikle devletimizin son zamanlarda yapmış olduğu müthiş faaliyetlerle, artık halkımız bizim yanımızda. Devletine, bayrağına, vatanına, milletine sadık bir şekilde. Artık terör örgütlerinin amacının ne olduğunu çok iyi bilen, bilinçli halkımızla biz bunun sayılarının çok daha fazla artacağına inanıyoruz. Halkımız şunu anladı; 'Özellikle Güney Doğu'da, Doğu'da, bunlar bizim hakkımızı korumuyor, bunlar başka ülkelerin piyonları, bunlar bizi bölmek istiyor, bunlar bizim zenginliğimizi almak istiyorlar, bunlar demokrasimizi yok etmek istiyorlar, bunlar bizi esir olarak kullanmak istiyorlar, onlar başka ülkelerin piyonları, onlar da bizi piyon olarak kullanıyorlar.'

Oysa, biz bu ülkenin Kürt'ü, Türk'ü, Arab'ı, Laz'ı, Çekez'i, hepimiz bir kardeşiz. Ayrımcılık yok. Ama maalesef başka ülkelerin piyonu olan terör örgütleri, sözde kendi ırkından vatandaşları korumaya çalışırken o vatandaşları da esir almak niyetindedir. Çünkü anlar bunun karşılığında bir bedel alıyorlar. O patronlarına o bedeli ödemek zorundalar. Halk bunu öğrendi. Bizim tek bayrağımız, tek vatanımız, tek milletimiz ve tek devletimiz var."

- "Yıllık kırmızı et üretimimiz 2002'de 421 bin ton iken, bu rakam 2017'de 1 milyon 150 bin tona yükseldi"

Bakan Fakıbaba, 1984-2002 döneminde sığır sayısının yüzde 21 azalarak 12,4 milyon baştan 9,8 milyon başa, küçükbaş sayısının ise yüzde 40 azalarak 53,5 milyon baştan 31,9 milyon başa düştüğünü bildirdi.

2002-2017 döneminde ise önemli artışlar sağlandığını dile getiren Fakıbaba, "Sığır sayısı yüzde 65 artarak 9,8 milyon baştan 16,2 milyon başa, küçükbaş sayısı ise yüzde 44 artarak 31,9 milyon baştan 46 milyon başa yükseldi. Bu artışa karşılık halkın alım gücünün yükselmesi sonucu, tüketim alışkanlıklarının değişmesi, nüfus artışı, 3,5 milyon mülteci ve 30 milyonu aşkın turist varlığı gibi etkenler kırmızı ete olan talebi yükseltti. Yıllık kırmızı et üretimimiz 2002'de 421 bin ton iken, bu rakam 2017'de 1 milyon 150 bin tona yükseldi." ifadelerini kullandı.

Ahmet Eşref Fakıbaba, hayvanın kısa sürede kaybedilmesine karşın hayvan varlığını artırmanın kısa sürede yapılacak bir iş olmadığına dikkati çekerek, 2023'e kadar ithalatı bitirip ihracat yapan bir ülke haline gelinebileceğini söyledi.

Bunun dünyada örneklerinin olduğunu bildiren Fakıbaba, şunları kaydetti:

"Kırmızı et üretiminde yaşanan arz açığını kapatmak, artan talebe bağlı fiyat dalgalanmalarını önlemek amacıyla üreticimizi haksız rekabete karşı koruyacak şekilde kontrollü kırmızı et ithalatına geçici bir süre için müsaade ediyoruz. Hayvancılıktaki hedefimiz, ihtiyacımız olan kırmızı eti yerli imkanlarla karşılamak, daha sonra bu konuda ihracatçı ülke olmaktır. Bazı arkadaşlar diyor ki, 'Bu bakan ne söylüyor, ithal ediyoruz.' İnanmadığım şeyi söylemem, samimi olarak söylüyorum ithalatı keseceğiz. Bunun için birçok yeni projeyi hayata geçiriyor, mevcut projelerimizi de geliştiriyoruz. Bu doğrultuda gece gündüz demeden çalışıyoruz."

- "7 yılda ilave 1,5 milyon damızlık hayvan sayısına ulaşmayı planlıyoruz"

Buzağı destekleri, Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı, genç çiftçi projeleri kapsamında yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Fakıbaba, damızlık hayvan sayısını artırmak adına yürütülen çalışmalarla ilgili de katılımcıları bilgilendirdi.

Verilen hibe ve desteklerden bahseden Fakıbaba, başlatılan projeler ve verilen desteklerle 7 yılda ilave 1,5 milyon damızlık hayvan sayısına ulaşmayı planladıklarını aktardı.

Fakıbaba, küçükbaş hayvan sayısını artırmak için Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM) aracılığıyla, Ziraat Bankası kredisiyle her bir yetiştirici için 300 başa kadar olmak üzere, toplamda yıllık 500 bin baş damızlık koyun vereceklerini belirterek, bu proje ile sekizinci yılda, ilave 5 milyon baş damızlık koyun elde edileceğini anlattı.

- "Amacımız, dar gelirli vatandaşlarımızın evlerine uygun fiyattan et girmesini sağlamak"

"Et ve Süt Kurumumuz tarafından, Trakya, Karadeniz, Doğu Anadolu, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da 5 adet kombinanın hizmete açılmasının planlandığının müjdesini vermek isterim." diyen Fakıbaba, konuşmasına şöyle devam etti:

"Ben kazan-kazan, prensibine inanan biriyim. Üretici, sanayici, ara sektör, tüketici ticarete paydaş olan herkes kazanmalı, sadece biri kazandığı zaman kıyamet kopar. Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatı üzerine, yaptığımız çalışma sonucunda, uygun fiyata et satış uygulamasını başlattık. Bu uygulamanın yaygın bir şekilde karşılanması ve en geniş tüketici kitlesine ulaşması amacıyla da 81 ilde satış noktası olan marketleri tercih ettik.

Bu satışlarımızdaki amacımız asla rekabet olmadı. Amacımız, dar gelirli vatandaşlarımızın evlerine uygun fiyattan et girmesini sağlamaktır. Yıllık kırmızı et tüketimimiz toplam 1 milyon 350 bin ton civarındadır. Dar gelirli vatandaşlara eti ulaştırmak amacıyla yaptık bunu. Çok değerli sanayici, üretici arkadaşlarımız var. 100 kişiden 2 kişi piyasayı speküle etmeye kalktığı zaman ciddi ve kararlı bir hükümetimizin, ciddi ve kararlı bir Bakanınızın olduğunu herkesin bilmesini arzu ederim."

Bayram önceleri hayvanı biraz daha yağlandırıp elinde kalmasını isteyenlerin, fiyatını artırma düşüncesinde olanların zarar edeceğinin altını çizen Fakıbaba, bu anlamda boş durmadıklarını, planları olduğunu aktardı.

Fakıbaba, "Benim gariban kardeşim, birileri kazansın diye et yiyemediği zaman, o zaman o eti benim de yememem lazım. Biz Ramazanla ilgili olarak da Kurban Bayramı ile ilgili olarak da gerekli tedbirleri aldık. Bunu herkes için söylemiyorum. Eğer 100 kişiden biri böyle düşünüyorsa düşünmesin çünkü biz önlemleri aldık. Herkesin kazanmasını istiyoruz, fiyatlarımızı da üreticilerimizi baz alarak alıyoruz." diye konuştu.

- "Amacımız vatandaşlarımızın et ihtiyaçlarını uygun fiyattan karşılamalarını sağlamak"

Süt regülasyonuna da başladıklarını anımsatan Fakıbaba, insanların bu durumdan memnun olduğunu, herkesin piyasayı takip ettiklerini bilmesi gerektiğini duyurdu.

Fakıbaba, et ithalatını cüzi miktardaki et açığını kapatmak, piyasadaki fiyatları regüle etmek ve uygun fiyatla et tüketimini temin etmek amacıyla, kısa vadeli olarak yaptıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Amacımız sektör içerisinde rekabet etmek değil, üreticileri ve kasapları mağdur etmeden, vatandaşlarımızın et ihtiyaçlarını uygun fiyattan karşılamalarını sağlamaktır. Ramazanda da bu daha iyi şekilde devam edecek. Bu uygulamamızla beraber kasap esnafımız ve diğer marketlerin de indirime gitmeleri, fiyatların düşmesi adına sevindirici oldu.

Bu gelişmeler, uygulamamızın regülasyon anlamında amacına ulaştığını gösteriyor. Piyasayı sürekli izlemekteyiz ve fiyatların bazen yükseldiğini gözlemliyoruz. Piyasadaki rekabet şartlarını bozacak bir duruma asla müsaade etmeyiz Bilinmelidir ki spekülasyon kaynaklı fiyat hareketlenmelerine karşı regülasyon tedbirimizin devam edecektir. Bunu özellikle ifade etmek isterim. Aynı zamanda, yerli hayvan yetiştiricilerimizi korumaya özen gösteriyoruz."

Fakıbaba, bir yandan et fiyatlarını regüle ederken, diğer yandan üreticileri korumak adına, Et ve Süt Kurumu'nda 23,80 liraya kesilen karkas fiyatlarını önce 25 liraya, 1 Ocak'tan itibaren de primle beraber 27 liraya çıkardıklarını anımsattı.

Piyasayı yakından takip ettiklerini belirten Fakıbaba, "Gelişmelere göre maliyetleri göz önünde bulundurarak üreticilerimizin zarar etmeyecekleri bir fiyat düzenlemesine gidebiliyoruz. Ayrıca bu yıl 200 başa kadar yerli büyükbaş hayvan besleyip kesime getiren yetiştiricilerimize, herhangi bir ruhsatlı kesimhanede kesimi yapılması kaydıyla, hayvan başına 250 lira destek veriyoruz." diye konuştu.

(Bitti)

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler