FİNANS

"Heyecanla Merkez'in kararını bekliyoruz"

Borsa Yatırımcıları Derneği (BORYAD) Başkanı Ali Bahçuvan, Merkez Bankası Para Politikası Kurulunun bugün yapacağı toplantıda alacağı kararı heyecanla beklediklerini ifade ederek, "Çünkü, piyasada günlerdir özellikle Londra kaynaklı yapılan açıklamalarda Merkez Bankası'nın 0,50 baz puan faiz artıracağı ifade ediliyor.

Merkez Bankası alacağı kararla bir kere daha mı Londra'daki beklentileri gerçekleştirecek, yoksa onlara gereken cevabı verecek mi onu görmüş olacağız" dedi.

Bahçuvan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Merkez Bankası'nın geçen ay aldığı faiz artırım kararına ilişkin olarak mahkemeye başvuracaklarının hatırlatılması üzerine, "Hukuki açıdan da Merkez Bankasının enflasyondaki ve döviz kurundaki düşüşe rağmen faiz artışına devam etmesi, bizim için açacağımız davada önemli bir koz olacak" şeklinde konuştu.

Merkez Bankasına açacakları davada karşılarına en büyük engelin, Merkez Bankası Kanununda bankanın ana görevinin, sadece fiyat istikrarı olarak tanımlanması olduğunu dile getiren Bahçuvan, 2001 yılında değişen Merkez Bankası Kanununda, bu değişikliği yapan Kemal Derviş'in bile bugün artık Merkez Bankasının sadece enflasyonu değil, büyüme ve istihdamı da göz önüne alarak karar vermesi gerektiğini ve enflasyondaki yükselişlere gerekirse biraz izin vermeleri gerektiğini belirttiğini aktardı.

Bahçuvan, Merkez Bankasının İstanbul'a taşınması nedeniyle yapılacak kanun değişikliğine belli maddeler eklenebileceğini belirterek, Merkez Bankasının ana görenin sadece fiyat istikrarı olmadığı, fiyat istikrarıyla beraber büyüme ve istihdamı destekleyici politikalar üretmek olduğunun, kanuna klenebileceğine, bunun da Merkez Bankasının tek yönlü hareket etme zorunluluğunu ve önceliğini ortadan kaldıracağına işaret etti.

Hükümetin, faiz artışlarından rahatsız olduğunu belirttiğini kaydeden Bahçuvan, "Önümüzdeki Merkez Bankası kanunu değişikliği, bu konudaki samimiyetin kesiti olarak değerlendirilebilir" dedi.

Bahçuvan, açacakları davada öncelikli olarak Merkez Bankasının enflasyon hedeflemesi politikasının yanlış olduğunu, dünyada büyük bir ekonomik krizin sarsıntıları varken, gerek petrol ve enerji gerekse gıda ve ham madde fiyatlarının ne yöne gideceğini kestiremezken, hedef koymanın Merkez Bankasının elini zayıflattığını düşündüklerini belirtti.

Dünya üzerinde sadece 24 ülkenin, enflasyon hedeflemesi rejimini uyguladığını anlatan Bahçuvan, ABD Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankasının, bunu uygulamadığını söyledi.

"MERKEZ BANKASININ ELİNİ BELLİ EDER TARZDAN ÇIKMASI LAZIM"

Ali Bahçuvan, Merkez Bankası tarafından alınacak bugünkü kararı heyecanla beklediklerini ifade ederek, "Çünkü, piyasada günlerdir özellikle Londra kaynaklı yapılan açıklamalarda Merkez Bankasının 0,50 baz puan faiz artıracağı ifade ediliyor. Merkez Bankası alacağı kararla bir kere daha mı Londra'daki beklentileri gerçekleştirecek, yoksa onlara gereken cevabı verecek mi onu görmüş olacağız" dedi.

Bahçuvan, Merkez Bankasının döviz kurunu uygulamasını da değiştirmesi gerektiğini ve döviz alım miktarlarının önceden ne olacağının piyasaya açıklanmasının veya piyasaya hiçbir şekilde doğrudan müdahale edilmeyeceğinin, piyasaya açıklanmasının sadece piyasa oyuncularının Merkez Bankası piyasada hiç yokmuş gibi rahat hareket edip manipülasyon yapabileceği ortam yarattığını düşündüklerini anlattı.

Merkez Bankasının asıl görevinin para piyasalarındaki manipülasyonlara engel olucu adımlar atmak olduğunu ifade eden Bahçuvan, "Bugün gerek döviz kurunda gerekse tahvillerdeki fiyat hareketlerine baktığımızda bazı büyük grupların manipülatif hareketlerle piyasayı yönlendirdiğini izliyoruz. Bu yüzden Merkez Bankasının gerek faiz gerekse dövizde elini belli ederek, karşı tarafa koz verecek bir tarzdan çıkıp, bazen bu manipülatörlerin canını yakacak hareketler yaparak, manipülasyondan caydırması gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.

"DÖVİZ KURUNU DÜŞÜK TUTARAK, KENDİMİZİ BAŞARILI GÖSTERMEK NEREYE KADAR?"

Bahçuvan, şimdiye kadar Türkiye'de fiyat istikrarı sağlamak adına sadece talebi azaltmaya yönelik politikalar uygulandığını belirterek, şu görüşleri aktardı:

"Gelinen noktada, bireysel kredilerin, gayri safi yurt içi hasılaya oranı son 5 senede 20 kat arttı. Yani Türkiye, borçlanarak tüketen bir ülke haline geldi. Hiçbir şekilde talebi faizlerle oynayarak, değiştiremeyeceğini artık Merkez Bankasının görmesi lazım. Bu yapılan, tamamen yerli üretime darbe vuran, ucuz ithalat nedeniyle ithalatı artıran, cari açığı artıran bir unsur olarak karşımıza çıkıyor. Döviz kurunu düşük tutarak, kendimizi başarılı göstermek nereye kadar devam edecek? İşte bugün gelinen noktada, KOBİ'lerin, sanayicilerin, ihracatçıların ve vatandaşın durumu ortada. Hepimiz borç alarak tüketen bir toplum haline gelmişiz. Senelerce düşük kur yüksek faiz politikasını Türkiye uyguladı ve her seferinde duvara tosladı."

Geçmiş yıllarda yaşanan tüm krizlerin bu politika nedeniyle çıktığını kaydeden Bahçuvan, şöyle konuştu:

"Talep artsa bile, arzı daha fazla artırırsanız enflasyon olmayacaktır. İktisadın diğer tarafı çalıştırılmadı. Arzı artırmaya yönelik, taleple oynamayarak, arzı değiştirmeye yönelik politikalar uygulanmadı. Asgari geçim düzeyinin belli olduğu, insanlarımızın çoğunun fakirlik sınırının altında yaşadığı bir ülkedeyiz. Bu insanların talebini daha nasıl kısabilirsiniz? Daha kısacak bir durumunuz yok. Bu durumda sizin yapmanız gereken, arzı artırmak; üretim ve istihdamı artırarak, daha yüksek gelir ve tasarruf yaratacak önlemler alarak, bu şekilde bu problemi çözmeye çalışmak. Bunun yolu da, düşük kur yüksek faiz değil. Bunu artık anlamak gerekiyor."

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler