Küresel finans sisteminde yılbaşından bu yana artan türbülans, Türkiye ekonomisinde dengelerin bozulmaya başlaması ve artan iç siyasi istikrarsızlığın etkisiyle Hazine’nin borçlanma maliyeti hızla artıyor.
Borcu borçla çevirmek zorunda olan Hazine’nin itfaların finansmanı için yaptığı iç borçlanma ihalelerinde, iskontolu DİBS’lerin Ocak ayı ortalamasında yüzde 16.23 olan yıllık bileşik faizi, Haziran’da yüzde 21.54’e kadar çıktı. İç borçlanmanın maliyeti beş aylık dönemde yaklaşık 5 puan olmak üzere yüzde 33 arttı.
İç borçlanma faizini Nisan 2006’da yüzde 13’lere kadar indirebilen Hazine, Mayıs-Haziran 2006 dalgalanmasının bozduğu dengelerin izleyen dönemde bir türlü yeniden sağlanamaması yüzünden, bu yıl yaklaşık 8 puan daha yüksek maliyetle borçlanma noktasına geldi.
Faizlerdeki yükseliş seyri paralelinde devam etmesi beklenen maliyet artışı, izleyen dönemde ödenecek faizin hızla büyümesi anlamına geliyor. Borçlanma maliyetinin artmaya devam etmesinin, Türkiye’nin ileriki dönemdeki faiz yükünü aşırı büyütebileceği, faturanın katlanacağı belirtiliyor.
-EKONOMİ 2006 DALGALANMASINDAN BU YANA TOPARLANAMADI
Küresel finans sisteminde bundan önceki en şiddetli dalgalanmanın yaşandığı bundan önceki büyük türbülansın yaşandığı Mayıs-Haziran 2006’da Türkiye’den sermaye kaçışına engel olmak için Merkez Bankası’nın faiz artırımına gitmesi ve bunun iç borçlanma faizlerine yansıması, sağlanmaya çalışılan mali istikrara büyük darbe indirmişti.
Hazine iç borçlanma ihalelerinde söz konusu dalgalanma öncesi Nisan 2006’da yüzde 13’lerde bulunan aylık ortalama bileşik faiz oranı, sıcak para çıkışına bağlı dalgalanmanın başladığı mayıstan itibaren artışını sürdürerek Ekim’de yüzde 22’ye kadar yükseldikten sonra, izleyen dönemde yavaş da olsa gerileme sürecine girdi. Ancak, izleyen dönemde söz konusu dalgalanma öncesindeki faiz düzeyine inilemedi. Aralık 2006’da yüzde 21.47’ye, 2007 sonunda yüzde 52’ye ve bu yılın Ocak ayında yüzde 16.23’e kadar inen iskontolu DİBS ihalelerindeki yıllık bileşik faiz, hem küresel ekonomideki bozulma hem de Türkiye’de ekonomik ve siyasi istikrarsızlığın artmaya devam ettiği Şubat ayından itibaren yeniden yükselme trendine girdi. Aylar itibariyle borçlanmanın yıllık bileşik faizi Şubat’ta yüzde 16.72’ye, Mart’ta yüzde 17.49’a, Nisan’da yüzde 18.28’e, Mayıs’ta yüzde 19.57’ye yükseldi. Haziran ayında yapılan 581 gün vadeli tahvil ihracına yönelik son ihalede ise yıllık bileşik faiz yüzde 21.54’e kadar çıktı.
Son ihalede faizin yükselişi Anayasa Mahkemesi’nin üniversitelerde türbana izin veren yasayı iptaline bağlansa da bunun faizlerde yılbaşından bu yana yukarı yönlü yaşanan genel seyrin bir sonucu olduğu belirtiliyor.
Haziran ayında faizin geldiği düzey, Hazine’nin Ocak ayına göre yaklaşık 5 puan daha yüksek faizle olmak üzere yüzde 33 oranında daha yüksek maliyetle borçlanması anlamına geliyor. Söz konusu borçlanma faizi, dalgalanmalar sürecinin henüz başlamadığı Nisan 2006’dakinin ise yüzde 55 oranında yaklaşık 8 puan üzerine çıkmış bulunuyor.