FİNANS

Kayıt dışı çalışanlar çığ gibi büyüyor

Dünyada yaşanan küresel krizin Türkiye'de istihdama olumsuz etkilerinin yanısıra kayıt dışı çalıştırılanlar da ekonomi yönetimini düşündürüyor.

İstatistikler, halen tarımda çalışan her 10 kişiden 9, inşaat ve bayındırlık sektöründe her 10 kişiden 6, ticari işletmeler, lokanta ve oteller ile ulaştırma, haberleşme ve depolama işlerinde istihdam edilen her 10 kişiden 4, imalat sanayinde ise 3'ünün kayıt dışı istihdam edildiğini ortaya koydu.

Ekonomiyle ilgili tespit ve değerlendirmelere yer verilerek ekonominin kayıt altına alınmasına yönelik düzenlemeleri içeren Kayıt Dışı Ekonomi İle Mücadele Stratejisi Eylem Planında, kayıt dışı istihdamın tüm ülkelerin en önemli ekonomik ve sosyal sorunlarından biri olarak görüldüğüne işaret edildi.

Planda, "Son dönemde küresel rekabetin artması, bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle beraber kayıt dışılığı da içinde barındıran üretimde esnekliğin artması ve buna bağlı resmi olmayan işgücü piyasasının toplam işgücü içinde önemli oranlara ulaşması, kayıt dışı istihdam sorununun büyümesini tetiklemektedir" denildi.

Türkiye'deki kayıt dışı istihdamın en fazla tarım sektöründe görüldüğü belirtilen plana göre, kayıt dışı istihdamın yüzde 87,4'ü bulduğu tarımı, 62,2 ile inşaat ve bayındırlık sektörü, yüzde 43,1 ile toptan ve perakende ticaret, lokanta ve oteller, yüzde 39,9 ile ulaştırma, haberleşme ve depolama sektörü izliyor.

Söz konusu oran, imalat sanayinde yüzde 32, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 15,8, elektrik, gaz ve suda yüzde 3, mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallara ait işlerde yüzde 19,6, toplum hizmetleri sosyal ve kişisel hizmetlerde de yüzde 17,9 olarak belirleniyor.

ÜCRET ÜZERİNDEKİ YÜKLER AĞIR

Kayıt dışı istihdamın 3 şekilde ortaya çıktığı belirlemesiyle, bunların "İşçinin hiçbir şekilde resmi kayıtlarda yer almaması, resmi kayıtlarda sigortalı görünüp de prim ödeme gün sayısının düşük gösterilmesi ve işçinin elde ettiği gelirin resmi kayıtlara yansımaması" diye sıralandığı planda, kayıt dışı istihdamı ortaya çıkaran nedenler üzerinde duruldu.

Buna göre, öncelikle ücretten yapılan sigorta primi, vergi gibi kesintilerin işverenler için büyük bir yük oluşturduğu vurgulanarak şu değerlendirmede bulunuldu: "İstihdam üzerindeki vergisel yüklerin ağırlığı, istihdamın kısmen veya tamamen kayıt dışına kaymasına yol açmaktadır. Brüt gelir ile net gelir arasındaki makas açıldıkça, kayıt dışı istihdamın cazibesi artmaktadır.

Ülkemizde istihdam üzerindeki vergi makası, toplamda yüzde 42,7'dir. Kayıt dışılığı teşvik eden bu yapının değiştirilmesi için istihdam üzerindeki vergi ve sosyal güvenlik yükünün azaltılması gerekmektedir. Vergi makasının büyüklüğü gelir vergisi oranının yüksekliğinden daha çok sosyal güvenlik katkı paylarının yüksekliğinden kaynaklanmaktadır.

Çalışanların iş hayatında karşılaşabilecekleri çeşitli risk ve olumsuzluklar karşısında, çalışmayacaklarını, malul veya sakat kalacaklarını veya gelirlerinde azalma olacağını göz ardı etmeleri, diğer deyişle sosyal güvenlik bilincinin tam olarak yerleşmemiş olması da kayıt dışılıkta önemli etkenlerden bir diğeridir."

KOBİ'LER NEDEN KAÇAK İŞÇİ ÇALIŞTIRIYOR?

İşveren üzerindeki mali yükümlülüklerin etkisini özellikle küçük işletmelerde daha fazla hissettirdiğine de dikkat çekilen planda, KOBİ'lerin Türkiye'de toplam istihdamın yüzde 45'ini, yatırımların ise yüzde 27'sini gerçekleştirdiği, buna karşılık toplam kredilerin sadece yüzde 3-4'ünü kullandığı ifade edildi.

Planda, "Bu tür işletmeler, ancak ağır mali yükümlülüklerden kaçarak, kendilerine finansman kaynağı yaratabilmektedir. Diğer yandan küçük işletmeler, çeşitli vergi yasalarının yanı sıra Bağ-Kur, SSK, Belediye Yasası, Çevre Kanunu ve benzeri mevzuatın getirdiği yükümlülükleri yerine getirmek için hem zaman, hem de para harcamak zorundadırlar. Bu durum zaten finansman sıkıntısı içinde bulunan KOBİ'leri daha da zora sokmakta ve bu tür işletmeleri kaçak işçi çalıştırmaya teşvik etmektedir" denildi.

TÜRKİYE VE DİĞER ÜLKELERDE DURUM

Eylem Planında, OECD'nin çeşitli ülkelerdeki gelir vergisi, işçi ve işveren sosyal güvenlik kesintisi ile toplam vergi makası verileri de yer aldı.

Buna göre, Türkiye'de yüzde 12,6 olan ücret üzerindeki ortalama gelir vergisi kesintisi, Yunanistan'da yüzde 7,9, Polonya'da yüzde 5,4, Meksika'da yüzde 3,4, İspanya'da yüzde 10,8, ABD'de yüzde 15,7, Japonya'da yüzde 7,2, Fransa'da ise yüzde 9,9.

Çalışanların net ücretleri ile çalışanları istihdam etmenin maliyeti arasındaki farkı ifade eden vergi makası ise Türkiye'de yüzde 42,7 olarak belirleniyor. Söz konusu oran, Yunanistan'da yüzde 42,3, Meksika'da yüzde 15,3, İspanya'da yüzde 38,9, ABD'de yüzde 30, Fransa'da da yüzde 49,2 düzeyinde bulunuyor.

Çeşitli ülkelerin gelir vergisi ve toplam vergi makası oranları şöyle:

GELİR TOPLAM VERGİ
ÜLKELER VERGİSİ MAKASI (x)
Almanya 15,4 52,2
Belçika 21,5 55,5
Avusturya 12,0 48,5
İngiltere 16,0 34,1
Lüksemburg 13,0 37,5
Norveç 19,3 37,5
Hollanda 12,1 44,0
Fransa 9,9 49,2
İsveç 15,6 45,4
İsviçre 9,7 29,6
Japonya 7,2 29,3
Kore 4,2 19,6
Finlandiya 15,9 43,7
ABD 15,7 30,0
Yunanistan 7,9 42,3
Avustralya 22,1 27,7
Danimarka 30,2 41,3
Kanada 14,4 31,3
İzlanda 23,0 28,3
İtalya 14,4 45,9
İspanya 10,8 38,9
İrlanda 7,9 22,3
Yeni Zelanda 21,5 21,5
Portekiz 9,3 37,4
Çek Cumhuriyeti 7,7 42,9
Macaristan 16,1 54,4
Türkiye 12,6 42,7
Polonya 5,4 42,8
Slovakya 7,1 38,5
Meksika 3,4 15,3

(x): Çalışanların net ücretleri ile çalışanları istihdam etmenin maliyeti arasındaki fark (gelir vergisi ile çalışan ve işverenlerin sosyal sigorta katkılarından oluşuyor).

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler