Muhtar Kent: Ekonomiye önce oksijen lazım
Coca Cola Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Muhtar Kent, enflasyon tehlikesine ilişkin olarak, "Ekonomi bu durumdayken, önce oksijen lazım, sonra yemek düşüneceksiniz" dedi.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) işbirliğiyle düzenlenen Dünya Türk Girişimciler Kurultayı kapsamındaki "Küresel Krize Küresel Bakışlar" oturumunda konuşan Kent, küresel krizi anlamanın ve çıkış yolları bulmanın yolunun bugün yaşanan acı gerçekler arasındaki ilişkiyi algılamak ve çözüm üretmekten geçtiğini belirtti.
Coca Cola olarak son bir yıldır kontrol edebilecekleri unsurlara odaklandıklarını kaydeden Kent, bu konuların, pazarlama alanında doğru mesajların iletilmesine, müşteriler konusunda satın alma noktalarında daha etkin olmaya, ürün ve ambalajlar konusunda farklılık yaratmaya yönelik stratejiler olduğunu anlattı.
Kent, krizde zaman kaybetmemek ve esnek olmak gerektiğini, tüketici ve müşterilerin beklentilerini daha iyi algılamanın öncelikleri arasında yer aldığını kaydederek, "Yılda yaklaşık 3,5 ayı havada geçiriyorum. Her gittiğim ülkede en az yarım günümü piyasayı gezerek geçiriyorum" dedi.
Coca Cola kamyonlarının her hafta 20 milyon müşteriyi ziyaret ettiğini, krizde müşteri ihtiyaçlarını daha iyi anlamanın önem kazandığını ifade eden Kent, "Bu dönemde CEO'ların ikinci bir görevi var. Chief Crisis Officer, yani sırf CEO değil aynı zamanda kriz yöneticisi oluyoruz" diye konuştu.
"UFKUN ÖTESİNE BAKMAK"
Muhtar Kent, verimliliğe de büyük önem verdiklerine işaret ederek, kriz başlamadan önce hazırladıkları ve 2008-2010 arasındaki dönemi kapsayan verimlilik programı ile tasarrufun yanı sıra şirketin süreçlerini daha hızlı karar almayı olanaklı kılacak şekilde değiştirmeyi hedeflediklerini kaydetti.
Kent, şunları kaydetti: "Şu süreçte en önemli şeylerden bir tanesi, ufkun biraz ötesine bakmak ki bu tünelden daha hızlı çıkabilelim. Ufkun ötesinde dünya için çok önemli bazı pozitif şeyler gözüküyor. Bugünle 2020 arasında 1 milyar insan orta sınıfa katılacak. Bunların hepsi bu kurultayda konuştuğumuz ürünleri talep edecek. Yine bugünle 2020 arasında 800 milyon insan kentleşecek. Bu, iki haftada bir İstanbul demek. Bu müthiş bir fırsat, şimdiden yatırımlarını, şirketlerini buna göre ayarlamayanlar kaybedecek."
ENFLASYON
Konuşmasının ardından katılımcıların sorularını da yanıtlayan Kent, dünyadaki enflasyon tehlikesine ilişkin bir soruya "Bu kadar para arzı olduğu vakit dünyadaki en iyi işlerden bir tanesi belki de merkez bankalarına mürekkep satmaktır" şeklinde yanıt verdikten sonra, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak bir alternatif de söylemek lazım. Ekonomi bu durumdayken, arz ve talep dengeleri dünyada bu kadar şaşmışken, önce oksijen lazım sonra yemek düşüneceksiniz. Bütün bu ekonomik paketler, büyük bir para arzı sunuyor piyasaya ama biraz düzelme sinyalleri aldıktan sonra enflasyon konusuna da muhakkak değinilecektir. Bir tehlike var mı? Yüzde yüz var. Ama dünyada enflasyonla iş idare etmiş en iyi ülke Türkiye."
Kent, yurt dışındaki Türk iş adamları ve girişimcilerin birer elçi vazifesi üstlendiğine dikkat çekerek, Türkiye'nin marka imajını iyileştirmek için daha da fazla çalışmaları gerektiğini vurguladı.
"HAVAALANLARINDA MAYIS'TA GEÇEN SENEYİ YAKALARIZ"
TAV Havalimanları Holding İcra Kurulu Başkanı Sani Şener ise insan kaynaklarına verdikleri öneme işaret ederek, küresel insan kaynaklarını kullanabilme konusuna odaklandıklarını, Vietnamlı, Hintli, Nepalli işçileri olduğunu, Türkiye'den ise işçi yerine firma götürmeyi, Türkiye'de üretilen malları yurt dışına taşımayı hedeflediklerini bildirdi.
İşletmesel olarak bölgesel, finansal olarak ise küresel bir firma olmak istediklerini söyleyen Şener, krizin ilk sinyallerinin ortaya çıkmasından çok kısa bir süre önce halka arzlarını gerçekleştirdiklerini, ancak bu süreçte tüm çalışanlarında bir aciliyet hissi yaratmaya çalıştıklarını belirtti.
Şener, "Biz, tüm proje kredilerimizi almış, örgütlenmemizi yapmış, borçluluğumuzu en aza indirmiş şekilde krize girdik" dedi.
Hava alanlarına dönüşün yakında başlayacağı görüşünde olduğunu söyleyen Şener, "İlk üç aydaki yüzde 10 gerileme, nisanda yüzde 3-4'lere düştü. Mayıstan sonra, bir sene önceki rakamları yakalayacağımızı düşünüyoruz" diye konuştu.
"KARDEŞ DEĞİL, ORTAK ŞEHİRLER YARATMAK"
DEİK Türk-Rus İş Konseyi Başkanı Cem Kozlu da krizin değişim için büyük bir fırsat olduğuna işaret ederek, "Kriz sonrası için yatırım yapmanın tam fırsatı, yaptığınız beklenmediği için daha çok ilgi çekecektir" dedi.
Tarım ülkesi olmakla övünen Türkiye'nin küresel düzeyde başarılı olmuş bir tarımsal ürün ya da teknoloji üretemediğini vurgulayan ve bunu "ulusal bir ayıp" olarak tanımlayan Kozlu, artık küresel düzeyde kentlerin yarıştığını, bir ulusal politika olarak kardeş değil, ortak şehirler yaratılması gerektiğini söyledi.
Procter&Gamble Türkiye Genel Müdürü Saffet Karpat da, özellikle hızlı tüketim mallarında karlılık içinde pazar payını korumanın ve yenilikçiliğin çok önemli olduğunu belirterek, kriz döneminde kar marjı düşük olan süpermarketlerin karlılığını ve cirosunu korumasına destek olmaya çalıştıklarını, mağaza içi iletişimin, ciro artışına katkıda bulunduğunu kaydetti.
Bazı şirketlerin en büyük hatalarından birinin kriz döneminde yenilikçiliği kesmek olduğunu söyleyen Karpat, kriz döneminde her zaman uzun vadeli düşünmek, müşteri bazında ayrıcalık yapmamak, sürdürülebilir planlar oluşturmak, hızlı karar almak ve hızlı hareket etmek, müşteriyle yakın olmak gerektiğini anlattı.
Haber Gönder
