**Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Namet’in 68 milyon dolar yatırımla hayata geçirdiği, Türkiye’nin et ve et ürünleri endüstrisinde AB Hijyen Startlarını tam olarak karşılayan ilk üretim tesisinin açılışını gerçekleştirdi.
**
Temeli 2007 yılında atılan tesis, küresel ekonomik krize rağmen hız kesmeyen yatırım programı sonucunda 2010 yılı başında üretime başlamıştı. 700 kişiye doğrudan, 40.000 aileye de dolaylı olarak istihdam sağlayan tesis, Avrupa Birliği’ne uygun hijyen standartları ve sunduğu ilklerle, Türkiye ve yakın coğrafyasında gıda endüstrisinde bir dönüm noktası olma özelliği taşıyor.
12 Mart 2010, Çayırova; Namet’in 68 milyon dolar yatırımla Çayırova’da kurduğu, Avrupa Birliği standartlarını tam olarak karşılayan ve Türk gıda endüstrisinde bir dönüm noktası oluşturan üretim tesisinin resmi açılışı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı bir törenle gerçekleştirildi. 700 kişiye doğrudan istihdam sağlayan tesisin açılışına, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’ün yanı sıra, Namet Gıda A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı N. Tarık Kayar da katıldı.
Türk gıda endüstrisinin köklü kuruluşu Namet’in Çayırova üretim tesisi ile et ve et ürünleri sektöründe AB standardını yakaladığını ve aştığını dile getiren Namet Gıda A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı N. Tarık Kayar da, şunları söyledi: “Namet Çayırova Üretim Tesisi, sektörümüzde Türkiye’nin Avrupa Birliği hijyen standartlarına uygun ilk üretim merkezi olma özelliği taşıyor. Tasarım / proje aşamasından, yerleşim, iş akış, makine parkuru ve hijyen kriterlerine kadar tüm unsurlarda, gerek Türk, gerekse Avrupa Birliği normlarını tam olarak karşılıyor.”
700 kişiye doğrudan istihdam, 200.000 kişilik Büyük Namet Ailesi’nin geçim kaynağı
Namet Çayırova Üretim Tesisi’nin, 700 kişiye doğrudan istihdam sağlaması ile Çayırova için önemli bir istihdam kaynağı olduğunu söyleyen N. Tarık Kayar, “Bunun da ötesinde, besiciler, çeşitli sektörlerden tedarikçiler, alt yükleniciler ve aileleri de dahil olmak üzere, 200.000 kişilik Büyük Namet Ailesi’nin geçim kaynağını oluşturuyor” şeklinde konuştu.
“Gıda endüstrisinin bugününe ve geleceğine yatırım yapıyoruz”
Tesisin 2009 - 2010 model makine parkurunun, dünya standartlarındaki en ileri teknolojilerle geliştirildiğini belirten Kayar, sözlerini şöyle sürdürdü: “68 milyon dolar’lık bir yatırım programını, ekonomik krizin tüm olumsuzluklarına rağmen taviz vermeksizin sürdürdük. Tesisimiz, AB hijyen uyumlu standartları, teknik donanımı ve yetkin insan kaynağı ile, ülkemiz ve yakın coğrafyada, gıda endüstrisinde bir dönüm noktası oluşturuyor. Bunun yanı sıra, tesisimizde gerçekleştireceğimiz beceri geliştirme ve eğitim programları ile sektörümüzün sadece bugününe değil, yarınına da yatırım gerçekleştiriyoruz.”
Sektörün nitelikli personel ihtiyacını karşılamak amacıyla, Türkiye’de bir özel tesis içinde ilk kez açılan kasap okulunu içerisinde barındıran Namet’in Çayırova Tesisi, personel eğitim programları için oluşturulmuş 800 m2’lik modern bir konferans salonuna da sahip bulunuyor.
Türkiye ve yakın coğrafyanın katma değerli işlenmiş gıda üreticisi
Türkiye’nin yakın coğrafyasını oluşturan ülkelerin, artan nüfusları, büyüyen ekonomileri ve gelişen refah düzeyleri ile önemli ihracat fırsatları sunduğuna dikkat çeken Kayar, “İslami kurallarda kesim ve AB hijyen standartlarına tam uyumlu üretimi birleştiren Namet Çayırova Üretim Tesisimiz, üretim kalitesi ve ürün çeşitliliği ile, Türkiye ve yakın coğrafyanın katma değerli işlenmiş et ve et ürünleri üreticisi olarak, bu fırsatları en iyi şekilde değerlendirmemizi sağlayacaktır” dedi
Gıda endüstrisinde dönüm noktası oluşturan ilkler
Namet Çayırova Üretim Tesisi, AB hijyen standartlarının yanı sıra, proseslerindeki ilkler ile Türk gıda endüstrisinde bir dönüm noktası oluşturuyor. Tesisin dizayn ve proje çalışması, yerleşim, iş akış, makine parkuru ve hijyen kriterlerinin gerek Türk gerekse Avrupa Birliği normlarını karşılaması için, uzmanlığı dünyaca kabul gören Alman proses dizayn firması “Lißner Engineers + Architects” tarafından gerçekleştirildi.
Tesisin sunduğu ilkler şöyle sıralanıyor:
- Türkiye’de bir ilk olarak, dilimleme ve paketleme parkurunda işlemler, % 100 el değmeden gerçekleşiyor.
- Tesiste üretimden sevkiyat ve satışa kadar tüm süreçler el terminali ve el barkodu ile işleyen otomasyon sistemi mevcut, tüm ürünler geriye dönük izlenebiliyor.
- Tüm tesis genelinde bilgisayar ortamında merkezi iklimlendirme kontrolü sağlanıyor (tüm üretim alanlarında, paketleme ve sevkiyat birimlerinde yaz/kış +8 derece soğutulmuş mekan)
- Tesisin elektronik havalandırma sistemi, havadaki bakterilere karşı önlem sağlıyor.
- Dört dakikada bir (saatte 15 kez) tesisin havası tazeleniyor. Tüm tesisteki kirli hava dışarı atılıyor, taze hava, hem soğutulup hem de filtre edilerek tesise veriliyor.
- Tüm tesisin zemin uygulamalarında bakteri üretmeyen ve kaymayan malzeme kullanıldı.
- Tesisin duvar ve tavanları için, bakteri üretmeyen PVC kaplı sandviç paneller kullanıldı.
- Bazı özel bölümlerin (fırınlar, klimalar, jambon hazırlama alanları, pişirme kazanları, parçalama hattı vb.) duvar ve tavanları paslanmaz çelik kaplamalı sandviç paneller ile kaplandı.
- Tesis, mikrobiyolojik ve kimyasal analiz laboratuarlarına sahip bulunuyor.
Türk gıda endüstrisinin modern yüzü
Türkiye’nin AB hijyen standartlarındaki bu ilk et ve et ürünleri üretim tesisi, sahip olduğu fiziksel özellikleri ile de ülkemiz ve bölge için bir örnek oluşturuyor.
34.600 metre kare kapalı alana sahip bu dev tesisin yılda tek vardiyada 22.500 ton kemiksiz et işleme, 10.000 ton şarküteri, 3000 ton donuk köfte ve burger, 5000 ton ileri işlenmiş ürün üretim kapasitesi bulunuyor. Tesisin soğuk saklama depoları, -45 °C şoklama günde 100 ton, -21 °C donmuş muhafaza 3000 ton, 0 °C taze muhafaza 500 ton kapasite sunuyor.
700’ü aşkın uzman personelin görev yaptığı, mal kabul, üretim, depolama ve sevkiyat bölümlerini kapsayan fabrikayı; yönetim ofisleri ve sosyal tesisleri içinde barındıran idari bölüm tamamlıyor.