FİNANS

Piyasalarda son dakika gelişmeleri ve beklentiler

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), ikinci seansta artan satış baskısıyla karşılaştı.

İlk seansta bir miktar tepki alımı ile 41700 bölgesine yükselen Ulusal 100 Endeksi, verdiği sınırlı tepkinin ardından 41500 civarında dengelendi ve seansı 41405.74 puan ile yüzde 0.26 oranında artışla kapattı.

İkinci seansta artan satış baskısı ile 40500 bölgesine kadar gerileyen Bileşik Endeks, 40700 civarına yükselerek, dengelenme çabasına girdi.

Yurtdışı piyasalardaki gelişmeleri takip eden İMKB, yurtiçinde siyasi gelişmelere odaklı seyir izliyor.

İlk seansta gözlenen tepki alımları Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisinin ardından ikinci seansta yerini satıcılı seyre bıraktı.

Bugün Almanya'da açıklanan IFO Endeksi verisinin ardından piyasa bu gece açıklanacak ABD Merkez Bankası (FED) faiz toplantısının tutanakları bekleniyor.

Haftanın geri kalan kısmında ise yarın ABD'de haftalık işsizlik başvuruları ve Cuma günü ABD'de ikinci el ev satışları verisinin açıklanması bekleniyor.

Yurtiçinde Anayasa Mahkemesi'nin üniversitelerde türban yasağını kaldıran anayasa değişikliğine karşı açılan davada karar süreci takip ediliyor. Çıkacak karar ve AK Parti'nin kapatılma davası ile ilgili gelişmeler piyasa açısından önemli bulunuyor.

Tacirler Menkul Değerler Portföy Yöneticisi Tolga Arı, uluslararası piyasalarda petrol ve emtia fiyatlarındaki artışın devam etmesinin global ölçekte borsaları baskılamaya devam ettiğini söyledi.

Tolga Arı, bugün yeni bir rekor kıran New York ham petrol fiyatının 130 doların da üzerine çıkmış durumda bulunduğuna işaret ederek, "Dolayısıyla emtia fiyatlarındaki artış ve enerji fiyatlarındaki yükseliş enflasyonist kaygıları beraberinde getiriyor. Özellikle ABD'de açıklanan çekirdek ÜFE rakamının beklentilerin üzerinde gelmesi de bu kaygıları haklı çıkarır nitelikte görünüyor. Bugün yine ABD'de açıklanan makro ekonomik dataların piyasalarda baskıyı artırdığını söylemek mümkün. Avro bölgesine bakıldığında, Almanya IFO Endeksi beklentilerin üzerinde gelse de, piyasalara etkisi sınırlı kaldı. Bunun nedeni de petrol fiyatlarının rekor üzerine rekor kırmasıydı" şeklinde konuştu.

SİYASİ TANSİYON YÜKSELDİ

Arı, yurtiçinde ise seans içinde Yargıtay'dan gelen açıklamalara değindi ve "Bu yöndeki gelişmeler de siyasi alanda tansiyonu bir miktar artırmış görünüyor. Zaten siyasi belirsizliğin piyasaları baskıladığını uzun süredir biliyoruz. Dolayısıyla bütün bunları değerlendirdiğimizde, piyasalarda kısa vadeli baskılı seyir devam edecek gibi görünüyor" dedi.

Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun bildirisinde, son günlerde yaşanan gelişmelerin, "Israrlı bir biçimde ve sistemli olarak yargı erkinin bağımsızlığının hazmedilemediğinin, tarafsızlığı sağlama adı ve aldatmasıyla yürütmeye yandaş, onu koruyup kollayan ve onun tarafından denetlenen bir yargının oluşturulmasını amaçlandığını belgelemeye yettiği" ifade edilerek, "Hedeflenen budur, ancak asla unutulmamalıdır ki, insanlık tarihi böylesi güdümlü yargı ile varlığını sürdürebilen, bireyini güvenli ve mutlu edebilen ve uygarlık yarışında başarılı olabilen hiçbir millet ve devlete tanıklık etmemiştir" denildi.

Bildiride, "Bir yıla yakın süreçte ve özellikle son zamanlarda, giderek artan bir biçimde yargı erkine yönelik ve hukuk devleti olma ilkesiyle bağdaşmayan sistemli saldırıların Cumhuriyetin temel ilkelerini zedeler hal aldığı" değerlendirmesinde bulunuldu.

Ayrıca, "Süreklilik gösteren bu davranışlar, toplumun, çözüm bekleyen sorunlarının ve gerçek gündeminin ötelenmesine, gelişimine harcanması gereken zamanın gereksiz biçimde yitirilmesine neden olur hale dönüşmüştür" ifadesine yer verildi.

Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisinde, "Anayasa'nın kimi hükümlerinin yenilenmesi konusunda oluşan genel kabulden yararlanılmak suretiyle bir siyasi görüşün istek ve direktifi doğrultusunda bütünü değiştiren bir taslak hazırlattırılarak 'en doğru ve en çağdaş Anayasa' tanımlamasıyla kamuoyuna sunulduğu" ifade edildi.

Anayasaların en geniş toplumsal mutabakatla, tartışma ve uzlaşma ve sahiplenmelerle hazırlanması gerekeceğinin "göz ardı edildiği" görüşüne yer verilen bildiride, "Böylece ilk ciddi gerilim, beklenmedik bir zamanda ve hiç de gerekli olmayan yöntemle gündeme yerleştirilmiştir" denildi.

PETROLDEKİ FİYAT ARTIŞ CARİ AÇIĞI TETİKLİYOR

Özellikle petrol fiyatlarındaki yükselişin Türkiye'nin cari açığına olumsuz yönde yansıdığını belirten Arı, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Petrol fiyatlarında meydana gelen 1 dolar seviyesindeki artış Türkiye'nin enerji faturasını 500 milyon dolar artırıyor. Kısa vadede piyasadaki baskılı seyrin devam edeceğini düşünüyorum.

BANKACILIK SEKTÖRÜNDEN ÇIKIŞ YAŞANIYOR

Teknik olarak ilk destek 40500 civarında bulunuyor. Endeks ikinci seansta oldukça sert satışlarla açıldı. 41500 seviyesinde tutunma çabası izleyebiliriz. Yukarı yönlü hareketlerde 41500 ilk direnç seviyemiz olacaktır. İlk 5 kurum bazında baktığımızda, 36 trilyon para çıkışı olduğunu görüyoruz. Özellikle bankacılık sektörü hisselerinde satışların yoğunlaştığını söylemek mümkün. Teknik olarak baktığımızda, 38500 güçlü destek seviyesi iki kez test edilmişti. Cari fiyatları göz önüne bulundurduğumuzda, bankalardaki fiyat gerilemelerinin şu anda endeksin 38500 test ettiği zamanki fiyat seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Bazı bankalarda ciddi satışlar var. Bunların yabancı kaynaklı olduğunu söylemek mümkün. Piyasadan hafta başından beri bir miktar para çıkışı oldu."

Portföy Yöneticisi Arı, alternatif piyasalara bakıldığında, bono piyasasında para çıkışının devam ettiğinin görüldüğünü söyledi. Tolga Arı, bileşik faizin yüzde 19.70 seviyesinin üzerine çıktığına değindi ve "Yüzde 20 bileşiklere doğru yaklaşıldıkça tepki alımları gelebilir. TCMB'nin hafta içinde yaptığı faiz artırımının ardından önümüzdeki dönemde ilave faiz artırımlarına gidebileceği yönünde beklenti oluştu. Global bazda baktığımızda gelişmekte olan ülke merkez bankalarının artan enflasyonist baskılar ve fiyat artışları nedeniyle ardı ardına faiz artırımına gittiğini görüyoruz" diyerek sözlerini sürdürdü.

Döviz cephesinde ise hisse senedi ve bono cephesindeki satıcılı seyre karşılık çok belirgin bir alış eğiliminden söz etmenin pek mümkün görünmediğini aktaran Tolga Arı, şöyle konuştu: "Bankalararası piyasada dolar/YTL kotasyonları 1.2500 seviyelerine doğru yükselmiş durumda bulunuyor. Oradaki hareketler daha çok parite odaklı gerçekleşiyor. Özellikle ABD'de açıklanan makro ekonomik dataların hala zayıf gelmesi avro/dolar paritesinin 1.5700 seviyesinin üzerine çıkmasına neden oldu. FED'in önümüzdeki dönemde yeni bir faiz artırımına gitmeyeceği beklentisi piyasalara hakim olmuş durumda bulunuyor. Dolayısıyla bu tür volatilitenin arttığı dönemlerde yatırımcılar güvenli liman olarak gördükleri altın gibi emtialara yöneliyorlar. Oynaklığın oldukça arttığı bu dönemde altın fiyatları son iki hafta içinde 850 dolar seviyesinden 925 seviyesine kadar yükselmiş durumda. Bunun da piyasalardaki tedirginliğin ne kadar arttığını gösteren önemli bir gösterge olduğunu sanıyorum. Özetle hem dış piyasalardaki negatif görünüm, içeride artan siyasi tansiyon, borsada satıcılı seyrin bir süre daha devam etmesine yol açacak gibi görünüyor. 40500 seviyelerinde kısa vadeli bir tepki alımı gelebilir bunu da göz ardı etmemek gerekiyor. Bu taktirde tekrar 41500 bölgesine doğru ufak bir tepki hareketi olabilir."

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler