FİNANS

Sektörün karı azaldı

Vergi provizyonunda bir önceki yılın aynı dönemine göre gerçekleşen yüzde 3,8 oranındaki artışın da katkısıyla bankacılık sektörü dönem net karı yüzde 8,3 oranında azalarak 2005 yılı Şubat dönemindeki 1,8 milyar YTL seviyesinden 2006 yılı Şubat ayında 1,7 milyar YTL'ye geriledi.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun Aylık Bülteni'nin 'Mart-Nisan 2006' sayısı yayımlandı.

Bültende yer alan bilgilere göre, Bankaların kaynak yapısına bakıldığında, toplam pasiflerin yüzde 85,7'sinin yabancı kaynaklardan, geriye kalan yüzde 14,3'ünün özkaynaklardan oluştuğu gözlendi.

Bankacılık sektörü toplam pasiflerinin 2005 yılsonuna göre yüzde 0,03 oranında azalmasına karşın bankacılık sektörü özkaynaklarında aynı dönemde gerçekleşen yüzde 5,5 oranındaki artış nedeniyle özkaynakların pasifler içerisindeki payı, incelenen son iki aylık dönemde 80 baz puan artarak 2005 yılsonundaki yüzde 13,5 seviyesinden 2006 yılı Şubat döneminde yüzde 14,3 seviyesine yükseldi. Bankacılık sektörü toplam pasiflerinde 2005 yılsonuna göre gerçekleşen azalmaya karşın bankaların en büyük fon kaynağı olan mevduatın söz konusu dönemde yüzde 2,0 oranında artmasına bağlı olarak mevduatın toplam pasifler içerisindeki payı 2005 yılsonuna göre yaklaşık 130 baz puan artarak yüzde 62,5 seviyesine yükseldi.

Bültende şöyle devam edildi:

"Yabancı kaynaklar açısından bakıldığında, mevduatın ardından yüzde 13,8'lik payı ile bankalara borçlar kalemi ikinci sırada yer almaktadır.

2006 yılı Ocak döneminde 2005 yılsonuna göre yüzde 1,4 oranında azalarak 239,8 milyar YTL seviyesine gerileyen bankacılık sektörü toplam mevduatı son bir aylık dönemde yüzde 3,4 artarak 2005 yılsonundaki değerinin de üzerinde 247,9 milyar YTL seviyesine yükselmiştir.

2005 yılsonunda 138,7 milyar YTL seviyesinde olan özel sermayeli mevduat bankalarının toplam mevduatı 2006 yılının ilk ayında 2005 yılsonuna göre yüzde 3,4 oranında azalarak 134,0 milyar YTL seviyesi gerilemiştir. Son bir aylık dönemde özel sermayeli mevduat bankalarının toplam mevduatı yüzde 3,0 oranında artarak 138,1 milyar YTL seviyesine yükselmesine karşın hala 2005 yılsonundaki mevduat büyüklüğünün yüzde 0,4 oranında altında yer almaktadır. 2005 yılsonunda 94,5 milyar YTL seviyesinde olan kamu sermayeli mevduat bankaları toplam mevduatı 2006 yılının ilk ayında ufak miktarlı bir artışla 95,0 milyar YTL seviyesine 2006 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre yüzde 4,1 artarak 98,8 milyar YTL seviyesine yükselmiştir.
Yabancı sermayeli mevduat bankalarının toplam mevduatı ise 2005 yılsonundaki 10,0 milyar YTL seviyesinden yüzde 10,6 oranında artarak 2006 yılı Şubat döneminde 11,0 milyar YTL seviyesine yükselmiştir. Bunların yanı sıra, bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında,bankacılık sektörü toplam mevduatındaki artışın yüzde 32,6 olarak gerçekleştiği görülmektedir.

Mevduatın para cinsi kompozisyonuna bakıldığında, TP lehine olan dönüşümün, makroekonomik istikrarın büyük ölçüde sağlanmış olması ve Türk parasına yönelik güven artışı nedeniyle 2006 yılı Şubat ayında da devam ettiği görülmektedir. 2005 yılının Şubat döneminde toplam mevduatın yüzde 42,1'i 2005 yılsonunda da toplam mevduatın yüzde 36,4?ü yabancıpara mevduatlardan oluşurken bu oran 2006 yılı Şubat ayında 2005 yılsonuna göre göre yaklaşık 50 baz puan azalarak yüzde 35,9 seviyesine gerilemiştir.

2003 yılı başlarında yüzde 36 gibi oldukça düşük bir seviyede gerçekleşen mevduatın krediye dönüşüm oranı, 2003 yılı sonunda yüzde 45?li seviyelere ulaşmıştır. Söz konusu oranın 2004 yılı başından itibaren hızlıbir şekilde artarak 2005 yılı ortalarında yüzde 60?lı seviyelere ulaştığı görülmektedir. 2005 yılsonunda yüzde 61,8 olan mevduatın krediye dönüşümoranı iki aylık dönemde yaklaşık 120 baz puan artarak incelenen dönemde yüzde 63,0 seviyesine yükselirken geçen senenin aynı dönemine göre mevduatın krediye dönüşüm oranında yaklaşık 820 baz puanlık bir artış olduğu görülmektedir.

Diğer taraftan menkul kıymetler toplamının toplam mevduata oranlanması ile bulunan mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranı 2003 yılı başlarında yüzde 65 civarında gerçekleşirken, 2004 yılı başlarında yüzde 75 seviyesine yükselmiş sonraki dönemlerde ise azalanbir seyir takip etmiştir. 2005 yılsonunda yüzde 58,8 olan mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranı iki aylık dönemde yaklaşık 40 baz puan artarak yüzde 59,2 seviyesine yükselmiştir. Geçen senenin aynı dönemine göre mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranındaki azalışın yaklaşık 790 baz puan olduğu görülmektedir. 2003 yılbaşından beri ilk olarak 2005 yılsonunda mevduatın krediye dönüşüm oranı mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranının üzerinde gerçekleşmiş, devam eden süreçte de üzerinde gerçekleşmeye devam etmiştir.

İncelenen dönemde mevduatın krediye dönüşüm oranı kamu bankaları için sektör ortalamasının oldukça altında yüzde 31,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. Mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranı ise iki aylık dönemde 45 baz puan azalmasına rağmen, sektör ortalamasının üzerinde yüzde 68,8 seviyesinde gerçekleşmiştir. Söz konusu oranlar özel sermayeli mevduat bankaları için kamu bankalarının tam aksine bir görüntü arz etmektedir. Keza özel sermayeli mevduat bankaları için mevduatın krediye dönüşüm oranı sektör ortalamasınınüzerinde 2005 yılsonuna göre yaklaşık 410 baz puanlık artışla yüzde 77,8 olarak gerçekleşirken mevduatın menkul kıymetlere dönüşümü incelenen dönemde sektör ortalamasının altında yüzde 51,6 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Diğer taraftan yabancı sermayeli mevduat bankalarının topladıkları mevduattan daha fazla miktarda bir fonu kredilere plase ettikleri ve mevduatın krediye dönüşüm oranının, söz konusu banka grubu için yüzde 100'ün üzerinde yüzde 101,2 olarak gerçekleştiği görülmektedir. Yabancı bankalar için mevduatın menkul kıymetlere dönüşüm oranı sektör ortalamasının altında ama son iki aylık dönemde yaklaşık 700 baz puanlık artışla yüzde 51,0 seviyesinde gerçekleşmiştir."

SEKTÖRÜN KARI AZALDI

2005 yılının Şubat ayında 2,6 milyar YTL seviyesinde olan bankacılık sektörü toplam net faiz gelirleri yüzde 0,6 oranında artarak incelenen dönemde 2,7 milyar YTL seviyesine yükseldi. Söz konusu dönemde bankacılık sektörü faiz dışı gelirler kaleminde meydana gelen yüzde 35,3 oranındaki artışa karşın toplam faiz dışı giderlerde meydana gelen yüzde 6,1 oranındaki artış ve toplam diğer faiz dışı gelirlerde gözlenen yüzde 42,2 oranındaki azalışlar sonucunda bankacılık sektörünün vergi öncesi karının azaldığı görüldü.

Nitekim 2005 yılı Şubat ayında 2,5 milyar YTL seviyesinde olan bankacılık sektörü vergi öncesi dönem karı yüzde 5,0 oranında azalarak incelenen dönemde 2,4 milyar YTL seviyesine geriledi. Vergi provizyonunda bir önceki yılın aynı dönemine göre gerçekleşen yüzde 3,8 oranındaki artışın da katkısıyla bankacılık sektörü dönem net karı yüzde 8,3 oranında azalarak 2005 yılı Şubat dönemindeki 1,8 milyar YTL seviyesinden 2006 yılı Şubat ayında 1,7 milyar YTL'ye geriledi.

Bültende konu ile ilgili şu bilgiler verildi:

"Kalkınma ve yatırım bankaları haricindeki banka gruplarının dönem net karları bir önceki yılın aynı dönemine göre azalmasına karşın kalkınma ve yatırım bankalarının dönem net karının söz konusu dönemde yüzde 191,0 oranında artarak 2006 yılının Şubat döneminde 285 milyon YTL seviyesine yükseldiği görülmektedir. Kamu sermayeli mevduat bankaları özel sermayeli mevduat bankaları ve yabancı sermayeli mevduat bankalarının dönem net karları birönceki yılın aynı dönemine göre sırasıyla yüzde 22,5, yüzde 14,8 ve yüzde 47,9 oranlarında azalmıştır.

2005 yılı Şubat ayında 6,8 milyar YTL seviyesinde olan bankacılık sektörü toplam faiz gelirleri yüzde 10,8 oranında artarak 2006 yılı Şubat döneminde 7,6 milyar YTL seviyesine yükselmiştir. Faiz gelirleri içerisinde, alım satım amaçlı menkul kıymetler ve satılmaya hazır menkul kıymetlerden elde edilen faiz gelirlerinin, söz konusu değerlerin bir yıllık dönemde toplam aktif büyüklüğü içerisindeki paylarının değişimine paralel bir değişim gösterdiği görülmektedir. Diğer taraftan, kredilerden alınan faizlerin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 27,5 oranında arttığı görülmektedir.

Kredilerden alınan faizlerin bankacılık sektörü toplam gelirleri içerisindeki payı 2005 yılsonunda yüzde 36,8 seviyesinde iken söz konusu oranın Şubat 2006 döneminde yüzde 36,7 seviyesine gerilediği görülmektedir. Kredilerden elde edilen faizgelirlerinin toplam faiz gelirleri içerisindeki payı yüzde 49,0 olarak gerçekleşmiştir. Banka grupları açısından bakıldığında, kamu bankalarının toplam faiz gelirlerinin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,3 oranında azaldığı buna karşın özel sermayeli mevduat bankalarının faiz gelirlerinin söz konusu dönemde yüzde 16,5 oranında arttığı görülmektedir.

Yabancı sermayelimevduat bankalarının toplam faiz gelirleri ise 2005 yılının Şubat dönemine göre ağırlıklı olarak kredilerden elde edilen faiz gelirlerinde gözlenen artışa bağlı olarak yüzde 91,4 oranında artmıştır. Kalkınma ve yatırım bankalarının toplam faiz gelirleri ise söz konusu dönemde yüzde 9,8 oranında artmıştır."

FAİZ GELİRLERİ

Bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, 2005 yılının Şubat ayında 3,9 milyar YTL sevisinde olan toplam faiz giderlerinin, faiz gelirlerindeki artışın üzerinde yüzde 17,1 oranında artarak incelenen dönemde 4,6 milyar YTL seviyesine yükseldiği görüldü.

Faiz giderleri arasında, mevduata verilen faizler, bankalara verilen faizler ve repo işlemlerine verilen faizler dikkat çekti. 2005 yılı Şubat döneminde 3,2 milyar YTL seviyesinde olan mevduata verilen faizlerin yüzde 18,6 oranında artarak 3,8 milyar YTL seviyesine yükseldiği görüldü. Bununla birlikte, 2005 yılı Şubat döneminde mevduata verilen faizlerin toplam faiz giderleri içerisindeki payı yüzde 81,6 iken mevduata verilen faiz giderlerindeki artışın toplam faiz giderlerindeki artışın üzerinde gerçekleşmesine bağlı olarak incelenen dönemde söz konusu oran 100 baz puanlık artışla yüzde 82,6 olarak gerçekleşti.

Bültende şöyle devam edildi:

"Bununla birlikte bankalara verilen faizler incelenen son bir yıllık dönemde neredeyse iki katına çıkarak 545 milyon YTL olarak gerçekleşmiştir. Özel sermayeli mevduat bankalarının toplam faiz giderlerinin, mevduata verilen faizler ve bankalara verilen faizler kalemlerinde gözlenen sırasıyla yüzde 41,3 ve yüzde 118,0 oranındaki artışlar nedeniyle faiz gelirlerindeki artışın bir hayli üzerinde yüzde 38,5oranında gerçekleştiği görülmektedir.

Özel sermayeli mevduat bankaları haricindeki banka gruplarında faiz gelirlerindeki artış, faiz giderlerindeki artışın üzerinde gerçekleşirken kamu sermayeli mevduat bankalarının toplam faiz giderlerinin toplam faiz gelirlerinden daha fazla azaldığı görülmektedir. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere özel sermayeli mevduat bankaları haricindeki mevduat bankalarının net faiz gelirleri bir önceki yılın aynı dönemine göre artarken özel sermayeli mevduat bankalarının net faiz gelirlerinin azaldığı görülmektedir. Bankacılık sektörü toplam net faiz gelirleri ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 2,3 oranında artarak 3,0 milyar YTL seviyesine yükselmiştir. Takipteki alacaklar özel provizyonunda söz konusu dönemde gerçekleşen yüzde 19,6 oranındaki artış nedeniyle bankacılık sektörü provizyonlar sonrası net dönem karı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,6 oranında artarak 2,7 milyar YTL seviyesine yükselmiştir.

2003 yılı başında yüzde 140 civarında gerçekleşen faiz gelirlerininfaiz giderlerini karşılama oranı, 2005 yılının Şubat ayında yüzde 174,0 seviyesinde gerçekleşmiştir. 2005 yılının ilk altı aylık döneminde faizoranlarındaki hızlı düşüş sonucunda mevduat vadelerinin kısa olması dolayısıyla vade uyumsuzluğunun bir sonucu olarak faiz gelirlerinde meydana gelen artış, faiz giderlerindeki artışın oldukça üzerinde gerçekleşmiştir. Bunun sonucunda faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılama oranı 2005 yılının ilk yarısında yüzde 182,2 seviyesinde gerçekleşmiştir. 2005 yılınınikinci yarısında daha temkinli olarak düşen faiz oranlarının da katkısıyla söz konusu oran, 2005 yılsonunda yılın ilk altı aylık dönemine göre yaklaşık 600 baz puan azalarak yüzde 176,3 seviyesine gerilemiştir. Faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılama oranı 2006 yılının Şubat döneminde yüzde 164,7 seviyesine gerilemiştir. Takip eden dönemde faiz oranlarının önceki dönemlere göre daha temkinli olarak düşeceği ve bankalar arasındaki rekabetin daha da artacağı öngörüsü altında faiz gelirleri ile faiz giderleri arasındaki makasın daralmaya devam edeceğini beklemek yerinde olacaktır. Faiz gelirlerinin faiz giderlerini karşılama oranı özelsermayeli mevduat bankaları haricindeki banka gruplarında bir önceki yılın aynı dönemine göre artarken, söz konusu oran özel mevduat bankalarında oldukça fazla oranda daralmıştır.

Bir önceki yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında bankacılık sektörü faiz dışı gelirlerinin yüzde 35,3 oranında arttığı görülmektedir. Faiz dışı gelirler arasında, bankacılık hizmetleri gelirleri, diğer faiz dışı gelirler ve aktiflerin satışından elde edilen gelirler dikkat çekmektedir. Söz konusu gelirlerin toplam gelirler içerisindeki payları incelenen dönem için sırasıyla yüzde 9,0, yüzde 4,8 ve yüzde 2,7 olarak gerçekleşmiştir. Bankacılık hizmet gelirlerinin toplam faiz dışı gelirler içerisindeki payı ise yüzde 48,2 seviyesinde gerçekleşmiştir. Konut kredilerindeki artışın da desteklediği tüketici kredilerindeki artışla birlikte müşteri portföyü genişleyecek olan bankaların bankacılık hizmet gelirlerinin bundan sonraki dönemde de artmaya devam edeceğini beklemek yerinde olacaktır. Nitekim 2005 yılının Şubat döneminde yüzde 7,8 seviyesinde gerçekleşen bankacılık hizmet gelirlerinin toplam gelirler içerisindeki payı 2006 yılının Şubat döneminde yaklaşık 120 baz puan artarak yüzde 9,0 seviyesine yükselmiştir. Kamu sermayeli mevduat bankaları ile özel sermayeli mevduat bankalarının toplam faiz dışı gelirleri 2005 yılının aynı dönemine göre sırasıyla yüzde 15,2 ve yüzde 23,1 oranlarında artmıştır.

Yabancı sermayeli mevduat bankalarının toplam faiz dışı gelirleri ağırlıklı olarak bankacılık hizmet gelirlerinde gerçekleşen artışa bağlı olarak yüzde 67,6 oranında artmıştır. Kalkınma ve yatırım bankalarının toplam faiz dışı gelirleri ise ağırlıklı olarak aktiflerin vadeli satışından elde edilen gelirler kaleminde gerçekleşen yüksek oranlı artışa bağlı olarak bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 447,0 oranında artmıştır.

2005 yılının aynı dönemiyle karşılaştırıldığında, faiz dışı giderlerin, faiz dışı gelirlerin altında yüzde 6,1 oranında artarak 2006 yılı Şubat döneminde 2,8 milyar YTL seviyesine yükseldiği görülmektedir. Faiz dışı giderler arasında diğer faiz dışı giderler ve personel giderleri dikkat çekmektedir. Diğer faiz dışı giderler ve personel giderleri bir önceki yılın aynı dönemine göre sırasıyla yüzde 29,1 ve yüzde 20,1 artarak incelenen dönemde sırasıyla 1,0 milyar YTL ve 932 milyon YTL seviyesinde gerçekleşmiştir. Personel giderlerinin toplam faiz dışı giderler içerisindeki payı, 2005 yılsonunda yüzde 27,3 seviyesinde iken 2006 yılının Şubat döneminde yaklaşık 630 baz puan artarak yüzde 33,6'ya yükselmiştir.

Öte yandan, diğer faiz dışı giderlerin toplam faiz dışı giderler içerisindeki payı incelenen dönemde yüzde 37,0 olarak gerçekleşmiştir. Özel sermayeli mevduat bankalarının toplam faiz dışı giderler kalemi bir önceki yılın aynıdönemine göre yüzde 2,5 oranında azalmasına karşın diğer banka gruplarının faiz dışı giderlerinin arttığı görülmektedir. Yabancı sermayeli mevduat bankalarının personel giderlerinde ve diğer faiz dışı giderler kaleminde meydana gelen yüksek oranlı artışa bağlı olarak, bu bankaların toplam faiz dışı giderlerinin yüzde 94,5 oranında arttığı görülmektedir. Kamu sermayeli mevduat bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarının toplam faiz dışı gelirlerinin bir önceki yılın aynı dönemine göre sırasıyla yüzde 10,3 ve yüzde 17,1 artmıştır. Bunların yanı sıra, bir önceki yılın aynı dönemine göre azalmasına karşın bankaların kambiyo ve sermaye piyasası işlemlerinden kar ettikleri gözlenmektedir."
Foreks Haber Merkezi

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler