TAK-VA Genel Başkanı Mehmet Taşan:

Tarımsal Kalkınma Vakfı (TAK-VA) Genel Başkanı Mehmet Taşan, son yıllarda yapılan çalışmalar neticesinde ülke orman varlığının 16 yıl öncesine göre yüzde 8'lik artışla 22,6 milyon hektara ulaştığını belirterek, "Bu rakam ülke karasal alanının yüzde 29'una karşılık gelmektedir. Dünya ortalaması yüzde 30'lar civarındadır." ifadesini kullandı.

Taşan, "21 Mart Dünya Ormancılık Günü"ne ilişkin yazılı açıklama yaptı.

Avrupa Tarım Konfederasyonu'nun önerisiyle 1971 yılında Uluslararası Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) 21 Mart'ı Dünya Ormancılık Günü olarak ilan ettiklerini hatırlatan Taşan, söz konusu günün Türkiye'de ise 1975 yılından itibaren çeşitli etkinliklerle kutlandığını belirtti.

Taşan, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı verilerine göre, dünyadaki orman varlığının yılda yaklaşık 7,3 milyon hektar azaldığını ve Dünya Bankası verilerine göre de tabii kaynaklardaki kayıplar ve gelir dağılımındaki bozukluklar nedeniyle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerdeki yaklaşık 3 milyar kişinin, gelecek 50 yılda yoksullukla mücadele edeceğini aktardı.

Küresel iklim değişikliği, atmosferdeki karbon oranının ve sera gazlarının artışı, hava kirliliği, çölleşme, kuraklık, temiz su rezervlerinin azalmasının, toplumları ve dünyayı tehdit ettiğini belirten Taşan, şunları dile getirdi:

"Bu tespitler ışığında orman zengini bir ülke olmadığımızın bilinciyle hareket etmeli, ormanlarımızı koruma ve kullanma dengesi içinde yönetmeli ve toplumu bu konuda bilinçlendirmeliyiz. Resmi rakamlara göre, son yıllarda yapılan yoğun çalışmalar neticesinde ülkemiz orman varlığı 16 yıl öncesine göre yüzde 8'lik artışla 22,6 milyon hektara ulaşmış olup bu rakam ülke karasal alanının yüzde 29'una karşılık gelmektedir. Dünya ortalaması yüzde 30'lar civarındadır. Ancak ülke orman varlığının yüzde 42,6'sının bozuk ve açıklık vasıftaki orman alanlarından olduğu da unutulmamalıdır. Son yıllarda ağaçlandırma çalışmaları aynı ivme devam ettirilmeli, yeşili zengin yaşanabilir yaşam alanlarının artırılması çalışmalarına öncelik verilmelidir. Özellikle meralarda ve tarım alanlarındaki erozyonla mücadele çalışmalarına özel önem verilmelidir."

Taşan, orman alanları yönetilirken, bu alanlara bağımlı yaşayan orman köylüsünün unutulmaması gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Kurum ve kuruluşlar başta olmak üzere orman ağaç sevgisi ve çevre bilinci eğitimi konusunda bütün taraflar sorumluluk üstlenmeli, doğaya saygılı, çevre bilinci gelişmiş yeni nesillerin yetişmesine katkı sağlamalıdır. Tarımın sigortası, havanın, suyun ve yaşamımızın kaynağı olan ormanlarımızı, sürdürülebilir ormancılık prensipleri çerçevesinde koruyup geliştirilmeli, gelecek nesillere yaşanabilir bir ülke bırakmanın gayreti içerisinde olmalıyız. Bu vesileyle Orman Genel Müdürlüğümüzün 180. yılını ve zor şartlarda fedakarca çalışan başta üyelerimiz olmak üzere bütün orman çalışanlarımızın Dünya Ormancılık Gününü kutlar, sağlıklı ve başarılı nice yıllar temenni ederim. Unutulmamalıdır ki orman yoksa bizde yokuz."