FİNANS

TL'nin kaderini kim yazacak?

Temmuz 2007 faiz oranları yüzde 17.5 iken TCMB’nin brüt rezervleri 75.6 milyar dolar,Aralık 2008’de TCMB’nin kısa vadeli faiz oranları yüzde 15’e indirildiğinde brüt döviz rezervleri de 71.3 milyar dolar seviyesine, Mart 2008 tarihinde faiz oranları yüzde 11.5’a indirildiğinde, TCMB’nin brüt rezervleri 65.6 milyar dolar seviyesine indi.

Kısa vadeli faiz oranları yüzde 17.5’dan yüzde 11.5’a gerilerken, TCMB’nin rezervleri 10 milyar dolar gerilemiştir. Toplam 10 milyar dolar rezerv azalışının 5.7 milyar dolar kısmı bu son üç ayda yaşandı. TCMB’nin rezervleri 75.6 milyar dolar iken, halkın rezervleri 128 milyar dolar seviyesindeydi.

Merkez Bankası'nın rezervleri dışında halkın rezervlerine baktığımızda, Aralık 2008 tarihinde halkın rezervleri (DTH) 109.9 milyar dolar seviyesindeydi. Mart 2008 tarihinde 100.1 milyar dolar seviyesine geriledi. En büyük rezerv kaybı son üç ayda gerçekleşmiştir.

Halkın rezervleri toplam 20 milyar dolar azalırken, son üç aydaki azalış 9.7 milyar dolar tutarında. Son 3 ayda halkın ve TCMB’nin toplam rezervleri 15.4 milyar dolar azalmıştır.

Türkiye’nin kısa sürede büyümesi için faiz indirmek mi, yoksa reel faizleri yüksek mi tutmak gerekir? Bunun cevabını çok yakın geçmişte diğer ülke tecrübeleri ile bulabiliriz. Dünyada sadece gelişmiş ülkeler agresif faiz indirimleri gerçekleşiyor.

Bu sene gelişmekte olan ülkelere sermaye girişi, geçen senenin 1/3’ü kadar bile olmayacağı tahmin ediliyor. Bu yüzden diğer gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları piyasaya müdahale ederek kaptırdıkları rezervler nedeniyle, faiz indiriminde agresif davranmamaktadır. Euro/dolar paritesi son 3 haftada 1.25 seviyesinden 1.37 seviyesine tam yüzde 10 yükseldi. Bu yüzden dolar/TL’ye tam yansımayı göremedik geçen hafta yorumumuzda doların yurtdışında değerini bulacağını belirtmiştik.

Paritenin olması gereken yer bu seviyelerin daha da üzeri noktalardır. Fakat 1.38 seviyesinden bir düzeltmesini görmemiz olası. Dolar yurtdışında düzeltme yaşamasıyla birlikte dolar/TL üzerinde etkisi daha fazla hissedilebilir. Dolar/TL’nin 1.80’in altına gerilemesine neden olan hareket TCMB’nin döviz satış ihalesi değil, Brezilya Merkez Bankası’nın 1.5 puanlık faiz indiriminin verdiği rahatlamaydı.

TCMB’nin dünkü yazımızda belirttiğimiz gibi kısa vadeli faizleri 1 baz puan düşürerek yüzde 10.5 düzeyine çekti. TCMB büyük bir ihtimal ile 50 baz puan daha indirip, yıl sonuna kadar sabit tutmak istemektedir. TCMB’nin dünkü açıklaması içerisinde aynı şekilde dünya görüş de gizlidir.

Yıl sonuna kadar sabit tutacağı sinyali TCMB’nin 2009’un ikinci yarısından itibaren bir toparlanma beklenmediğini ve faiz indirimini yılın devamına yaymayacağını belirterek krizin derinleşmeyeceğinin sinyalini vermekte. Güney Afrika ile Mısır ile faiz oranlarımız eşitlendi. Brezilya’nın verdiği faiz oranına göre 75 baz puan düşük kalırken, Rusya’ya göre 2,5 puan düşük kaldık.

Rusya faiz oranlarını yüzde 13’e çektikten sonra para birimi düne göre hesaplandığında yüzde 10 değer kazanımı yaşadı. Yani sıcak para bir yerlerden çıktı ve Rusya’ya giriş yaptı. Türkiye’den çıkan paranın Rusya’ya gitmesi olasılık dahilinde. Bizim rezervlerimiz azalıyor, Rusya’nın artıyor.

Kısacası TL’nin kaderini faizler yazıyor ama bu bizim faizlerimiz değil, diğer ülkelerin faiz oranları oluyor. Diğer ülkeler daha cazip konumunu sürdürdükçe, TCMB’nin rezervleri azalmayı sürdürecek, diğer merkez bankalarının rezervleri artmaya devam edecek. Halkın dövizleri (DTH) döviz likiditesini sağlamada TCMB’den iki kat etkili olduğunu son üç ayda gördük. Halkın döviz rezervleri bundan sonra likidite sağlamazsa, TCMB bu açığı da kapatmak zorunda olacak. TL’nin kaderi diğer Merkez Bankaları’nın agresif faiz indirmeleri ve bizim yüzde 10’na gerileyecek faizimiz yeniden bir cazibe olacak ki, TL’nin kaderini yeniden bizler yazmaya başlayalım.

(Turkish Yatırım Menkul Değerler)

Canlı Borsa
YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler