Türkiye ile IMF arasındaki, ihtiyati stand-by seçeneğine ilişkin çalışmalar, 8 Ağustos'tan sonra başlayacak.
Alınan bilgiye göre, IMF uzmanları, program sonrası değerlendirme çalışmalarıyla buna ilişkin raporu tamamladılar ve raporun geneli üzerinde nihai değerlendirmelerinde bulunuyorlar.
IMF'nin hazırladığı rapor, sadece en son Stand-By olan 19. Stand-By'ı değil, yedi yıllık bir dönemi içerecek olan 18. Stand-By'ı da içeriyor.
IMF değerlendirme çalışmalarını ve raporu tamamladı. Ancak Fon'un kendi iç yapısı nedeniyle, belirli aşamalardan geçecek olan çalışmanın, İcra Direktörleri Kurulu tarafından onaylanarak, rapor olarak yayımlanması gerekiyor.
İCRA DİREKTÖRLERİ YAKIN ZAMANDA RAPORU ONAYLAYACAK
IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun, 8 Ağustos'a kadar, "Program Sonrası Değerlendirme" çalışmalarına ilişkin raporu onaylaması bekleniyor.
Bu rapor, Fon'un iç yapısı gereği tamamlaması gereken bir süreç olarak kabul ediliyor ve IMF, bu rapor yayınlanmadan önce, üye ülke ile hiçbir yeni anlaşma çalışmasına girmiyor.
İHTİYATİ STAND-BY ÇALIŞMALARI BAŞLAYACAK
Fon ile ihtiyati stand-by seçeneğine ilişkin teknik çalışmalar yapıldığını vurgulayan yetkililer, IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun raporu onaylamasının ardından yaşanacak süreçte, Türkiye'nin, ihtiyati stand-by seçeneği konusunda yaptığı kapsamlı teknik çalışmayı IMF'ye göndereceğini vurguluyorlar.
Türkiye'nin, muhtemel bir ihtiyati stand-by'a ilişkin teknik ön çalışmaları tamamladığına dikkat çeken yetkililer, IMF'nin de, Türkiye tarafından hazırlanan teknik çalışmanın sağlayacağı fayda ile maliyet analizini yapacak ve görüşünü yine Türkiye'ye bildirecek. Daha sonra da Hükumet, ihtiyati stand-by konusundaki nihai kararını verecek.
Türkiye'nin IMF ile yapacağı bir ihtiyati stand-by düzenlemesinin, yatırımcı kaygılarını hafifleteceği, yabancı sermaye girişlerini de artıracağı kaydediliyor.
Gerek iç, gerekse dış konjonktürdeki gelişmelerin olumsuz etkisini azaltarak, risk primini düşürmesi açısından, ihtiyati stand-by yapılması olasılığının oldukça güçlü olduğu belirtiliyor.
Yetkililer, Orta Vadeli Mali Çerçeve'nin IMF tarafından da benimsendiğini vurgulayarak, Orta Vadeli Mali Çerçeve konusunda IMF ile tamamıyla bir fikir birliğinin bulunduğunu, bundan sonra IMF ile bir ihtiyati stand-by anlaşması yapılırsa, Orta Vadeli Mali Çerçevenin, bu anlaşmanın da temel çerçevesini oluşturacağına dikkat çekiyorlar.
İHTİYATİ STAND-BY NEDİR?
"İhtiyati Stand-by" seçeneğinde; IMF ile bir stand-by anlaşması yapılacak. Bu kapsamda, yine programlanmış gözden geçirmeler olacak.
Ancak bu düzenlemede yer alacak olan kredi, kullanılması taahhüt edilen bir kredi olmayacak. Yani gözden geçirmeler sonrasında Türkiye'nin hak edeceği kredi hakkını kullanıp kullanmaması, yine Türkiye'nin inisiyatifinde olacak.
IMF'nin, Türkiye açısından halen en uygun koşullu finansman imkanı yaratan bir kuruluş olduğuna vurgu yapan yetkililer, böyle bir anlaşmada Türkiye'nin likidite sıkışıklığı çektiği zaman IMF'den acil kredi çekebileceğini belirtiyorlar.
Bu anlaşmada, Türkiye'nin kredi ihtiyacı duymaması halinde ise normal gözden geçirmeler onaylanıp, Türkiye IMF'den kredi almayacak ama uyguladığı program uluslararası bir desteğe sahip olacak.