Piyasaların Ortadoğu’ya yönelik endişelerinin daha büyük boyutlara ulaşmayacağının anlaşılması ve özellikle ABD ekonomisinin yavaşlama içerisine girmesinin FED’in faiz artırımlarına ara vereceğinin bir sinyali olarak algılanması, gelişmekte olan ülkelere yeniden para akışının oluşmasını sağladı. Son bir haftadır piyasalarda yaşanan olumlu sürecin bu faktörlere bağlı olduğunu düşünüyoruz.
Bunun sonucu olarak yurtiçinde dolar kuru paritenin de desteği ile birlikte yeniden 1.50YTL’nin altına gerilerken, bileşik faizlerde de %20 seviyesinin altına gerileme yaşandı. Hisse senetleri piyasasınında ülkeye giren sıcak paradan nasibini aldığını söylemek mümkün. Endeksteki yükselişi bu şekilde yorumluyoruz.
IMF’nin gözden geçirmeleri onaylaması ve uluslararası piyasalarda Türk tahvillerinin ağırlığının yükseltilmesi Türkiye’ye doğru esen rüzgarın şiddetini artırdığını düşünmekteyiz.
Bunlara rağmen, yaşanan yükselişin kalıcı bir yükseliş olacağını düşünmüyoruz. Bunda başlıca üç temel faktörün etkisi olacağını düşünmekteyiz. Birincisi, Türkiye ekonomisinde yılın ikinci yarısında yavaşlamanın öngörülmesini gösteriyoruz. TCMB enflasyon raporunda ve Cuma günü yapılan açıklamalarda bu açıkça ifade edilirken, ayrıca Sonbahar’da enflasyonda ve döviz kurlarında ikinci bir dalga beklentisinden de söz ediliyor. Makroekonomik beklentilerdeki bozulmanın, piyasalar önünde bir engel olacağını ve beklentilerde kırılmalar yaratacağını düşünüyoruz.
Ikinci faktörün ise Eylül ile birlikte gerek siyasi cephede gerek AB ilişkilerde olsun, dalgalı bir sürecin piyasaları beklediğini öngörmekteyiz. Özellikle Kıbrıs konusu ile ilgili ciddi bir belirsizliğin piyasalarda ağırlığını hissettireceğini düşünüyoruz.
Üçüncü faktörün ise FED’in faiz artırım beklentisinde kırılma olmasının yanında Avrupa ve Japonya Merkez Bankalarının faizlerini yükseltmeye devam etmesinin, global likiditeyi en az FED kadar etkilemeye devam edeceğini bekliyoruz.
Bu beklentilerin etkisiyle birlikte, IMKB endeksindeki yükseliş için en yüksek beklentimiz 39400 seviyesinde bulunuyor. Daha yukarısı için yukarıda belirtilen konularda olumlu yönde gelişmelerin olması gerektiğini düşünüyoruz.
31/07/2006 09.00