Blokchain teknolojisinin bağımsız olduğu yani merkeziyetçi olmadığını ve bloklar halinde olduğu için güvenli ve aynı anda, aynı zaman dilimi içinde gerçekleştirilebildiğini belirten Erol User, “Bu teknolojiye bağlı birçok yararlı işlemler yapılabilmektedir. Bunlardan biri de kripto paradır. Kripto parada da en çok bilinen Bitcoin’dir. Bitcoin’in alım satımında bilhassa blokchain teknolojisi kullanılmaktadır. Şöyle düşünün aynı anda parayı yatıran kişi, Bitcoin ile alabiliyor ve güvenli bir işlem oluyor. Bundan bir yıl önce Türkiye’de bir dönerci, ‘ben Bitcoin’le döner satıyorum’ dedi. Dünyada en popüler olan ise Tesla’nın Bitcoin’le satılabilecek olması. Çok eskilerde de Amerika’da bir pizzanın Bitcoin’le alındığını biliyoruz. Nasıl kredi kartları hayatımıza belli bir sürede girdiyse mutlaka kripto paraların kullanımı da belli bir sürede gelecek. Biliyorsunuz artık dünyadaki pos makinalarında da kripto para kısmı oluşturuldu” açıklamalarında bulundu.
Bir bankanın yaptığı istatistikte Türk halkının yüzde 18’inin kripto paraya sahip olduğunu belirten User, “Amerika’daki nüfusun yüzde 8’i kripto paraya sahip. Demek ki Türk insanı bu işe ilgi duyuyor. Bu uygulamanın doğru yönlendirmelerle günlük hayatta da kullanılacağına inanıyorum. Bunların kullanımından çok ekonomik katkılarını göz önüne almak lazım ki ben bunun para piyasalarında genişlik yaratacağına inanıyor ve kullanılmasının faydalı olduğunu düşünüyorum” dedi.
Blockchaine iki açılı bakmak gerektiğini savunan User, “Öncelikle blockchain teknolojisinin kullanımı kripto paralarla kullanılmaya başladığı için önce finansal teknoloji alanında kullanılmaya başlandı. Herkes bunu daha çok finansal teknolojide kullanılan bir teknoloji olarak gördü. Ancak daha sonra bakıldığında güvenli olması, eş zamanlı olabilmesi, merkeziyetçi olmamasından dolayı blockchain teknolojisi birçok endüstride, sektörde kullanılmaya başlandı. Bunların en önemlilerinden biri ekonomi dışında; kişilerin kimlik tespiti. Kişilerin kimliklerinin doğrulanması, aynı zamanda tapu hizmeti, noter hizmetinde, otomatik elektrik sistemlerinde yani enerjide, sağlıkta kullanılmaya başlandı. Bu yeni buluşlarla devamlı yayılıyor. En popüler olan da blockchainin sanat alanında kullanılması oldu” ifadelerini kullandı.
İstanbul Aydın Üniversitesi Blockchain Uygulama ve Araştırma Merkezi Danışma Kurulu Başkanı Erol User, “Bitcoin tek başına değil. Bunun gibi Ethereum, Ripul denilen birçok kripto para var. Kripto paraların dışında aynı zamanda dijital para denen bir terim var. Merkez bankaları bunun üzerinde çalışmalar yapıyor. Para piyasalarında kâğıt parayla kredi kartının ömrünün daha uzun olacağı ortada. Fakat bunun yanında bazı işlemleri hızlandırıcı veya piyasayı güçlendirici elementler lazım. Bunlardan biri de dijital ve kripto paralar. Onun için kripto paraların vergilendirme hususunda biliyorsunuz kripto paralar cüzdan sistemi üzerinden işliyor. Merkezi bir sistem olmadığı için takip edilmesi zor fakat belli düzenlemeler yapılması gerekiyor. Amerika’da ve Avrupa’da düzenlemeler fakat sistemin nasıl olacağı konusunda henüz karar verilmiş değil” dedi.
Aydın Üniversitesi, iki yıl önce başlayan çalışmayla bir Blockchain Akademisi kurdu. Bu akademinin kişilere blockchain teknolojisini ve kullanımını, hangi dallarda kullanılabildiğini, nerelerde daha yararlı olabileceğini yani blockchain teknolojisini bilen yeni bireyleri yetiştirmeye yönelik kişilere blockchain ve buna benzer konularda bilgi verebilmek için kullanılmış bir merkez olduğunu açıklayan Başkan User, “Merkezin YÖK tarafından onaylanmış olması da merkezimizin takdir edilip doğru yolda olduğunu gösteriyor. En büyük özelliklerinden biri de yalnız Türkiye’de değil aynı zamanda uluslararası alanda da çalışmalar yaptığı ortada. Bunun için pandemi nedeniyle webinar serisi yapılıyor. Bunun dışında ayrıca blockchain akademi üzerinden önümüzdeki yıllarda master ve doktora öğrencilerine dersler verilmesi düşünülüyor” dedi.
(DHA)