Borsa analistleri “Gezi Parkı krizi” ile gerileyen endeksin yeni alımlar için fırsat yarattığında hemfikir. Ancak, dikkat edilmesi gereken noktalar var.
Borsa analistleri “Gezi Parkı krizi” ile gerileyen endeksin yeni alımlar için fırsat yarattığında hemfikir.
Yatırım araçlarında yaz aylarının seyrini ise FED’in belirleyeceğini düşünen analistlere göre, hisse senedinin yanı sıra döviz ve altınını da kapsayan dengeli bir portföy oluşturulmalı…
Para dergisinden İdil Taraklı'nın haberine göre; Gezi Parkı'yla başlayan ve tüm yurda yayılan eylemlerden hisse senetleri piyasası en çok nasibini alan yatırım aracı oldu.
İşte yaşanan tüm bu gelişmeler, BIST’in siyasi gelişmelere ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gösterdi. Öte yandan hisse senetleri piyasasında yaşanan bu değer kaybı yatırımcıların karar almalarını da zorlaştırıyor. Çünkü piyasanın yönünün ne olacağı bilinmiyor. Endeksteki seyre esas olarak siyasi gelişmelerin yön vereceğini düşünen analistlere göre, piyasada bir süre daha dalgalı bir hareket yaşanabilir. Borsada hızlı düşüşlerin ardından destek seviyelerinden tepki alımlarının geldiğini hatırlatan analistler, ancak bu dönemde direnç seviyelerinin geçilmekte bir süre zorlanacağını tahmin ediyor.
DİKKATLİ OLUNMALI
Piyasanın böylesine sarsıldığı, profesyonel yatırımcıların bile zorluklar yaşadığı olağanüstü dönemde analistlerin bireysel yatırımcılara önerisi ise borsada çok daha dikkatli olmaları yönünde.
Peki, geleceğin oldukça "dumanlı" olduğu bu süreçte borsa yatırımcıları nasıl hareket etmeli?
Analistlerin buna yanıtı, yeni pozisyon almak isteyenlerin biraz beklemesi yönünde. Bunun nedeni ise politik riskin azalıp azalmadığını görmek.
Öte yandan BIST’te geçen hafta siyasi risklerin fiyatlanması nedeniyle kısa vadeli yatırım stratejisine sahip hedge fonların satış yaptığına dikkat çeken analistler, “Ancak Türkiye piyasasına girmek isteyen uzun vadeli fonlar için endeksteki düşüş alım fırsatı yarattı” görüşünü savunuyor.
Kısacası durum biraz daha netleştikten sonra düşen fiyatlardan beklentisi olan sektörlerden hisse senetleri seçilebilir. Türkiye’nin hikayesinin hâlâ oldukça iyi olduğunu savunan analistlere göre, geçen yıl not artırımı ile yükselen BIST bu yıl GSYH ve şirket karlılıkları ile yine yükselecek. Özetle analistler 2013’ün kalan döneminde de borsa yatırımcılarının kazançlı çıkacağını düşünüyor. Ancak yine belirtmekte yarar var öncelikle Gezi geriliminin yatıştığının görülmesi gerektiği ifade ediliyor.
Metin AYTEKİN / ALB Menkul Değerler Genel Müdürü
“Pozisyon almak için politik risk azalmalı”
Yeni pozisyon almak isteyen yatırımcılar biraz beklemeli. Öncelikle Borsa İstanbul’da (BIST) durulmayı görmek lazım. Kısacası politik riskin azalmasıyla pozisyon almalılar. Türkiye’nin hikayesi oldukça iyi; geçen yıl not artırımı ile yükselen BIST, bu yıl GSYH ve şirket karlılıkları ile yükselecek. Mevcut koşullarda endeks yakın zamanda minimum 73 bin, maksimum 86 bin 500 olabilir. Bizim 2013 için hedefimiz ise geçen yıldan beri 100 bin seviyeleri. Bunu halen koruyoruz. Öte yandan ülkemizde borsa okuryazarlığının artırılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü bunun artmasıyla bireyler, yatırım yapmak istedikleri hisseyi kendileri inceleyebilecek ve buna göre alım yapabilecekler.
Mesela öz kaynağı, ödenmiş sermayesinin altında olan şirketlere daha fazla mesafeli olacaklar. BIST ise önümüzdeki dönemde bence şirket karlılıkları ile yükselecek. Burada hikayesi olan sektörleri çıkarmak önemli. Bizim beklentimiz, yükseliş trendlerinde banka hisseleri ön planda olsa da bu yıl asıl hikayenin çimento, inşaat ve demir çelik sektörlerinde görüleceği yönünde. Bunun nedenleri ise kentsel dönüşüm, mütekabiliyet ve 2B yasaları. Yatırımcılar uzun vadeli düşünmeli. Ve ‘borsada oynuyorum’ değil, bir şirkete ortak oluyorum mantığıyla yaklaşmalı.
Elşan GULIYEV / Invest AZ Yönetim Kurulu Başkanı
“Uzun vadede hisse senedi kârlı olacak”
Ülkemizde hisse senetleri piyasası genelde kısa vadeli, hatta gün içi trade mantığıyla hareket etmekte. Ancak buranın asıl mantığı, orta ve uzun vadeli yatırımdır. Bunun asıl sebebi de hisse senetlerinin beklenen temettü verimidir. Dolayısıyla fiyatlardaki her düşüş, bir alım ya da satım fırsatı yaratmaz. Yatırımcılar kısa sürede kar edeceğim diye manipülatif hisselere girmemeli. Bunun yerine uzun vadeli düşünerek temel verileri sağlam, yıllık temettü geliri elde edilebilecek hisseler tercih edilmeli. Bu kapsamda BIST 100 veya BIST 30’un lokomotifi olan bankacılık hisseleri ile holding, sanayi ve perakende sektörü izlenmeli.
Taksim Gezi Parkı’nda ve yurdun diğer illerinde gerçekleşen gösteriler sonrasında BIST 100 için ilk direnç ise 82 bin-82 bin 200 seviyesinde bulunuyor. Bu seviyelerin aşılmasıyla 83 bin ve 85 binler önemli direnç konumuna gelecek. Günlük işlemlerde 80 bin-79 bin 300 ilk destek seviyesi olurken sonrasında 78 bin-77 bin ve ana destek olarak 75 bin 300 izlenmeli. Endekste dalgalı seyirle birlikte destek seviyelerinden tepki alımlarının geldiği ancak direnç seviyelerinin geçilmekte zorlanacağı anlaşılıyor. Öte yandan faiz oranlarının günümüzde oldukça düşük olması, yatırımcıların hisse senetleri piyasalarına olan cazibesini artırdı. Artırmalıdır da, çünkü uzun vadede faiz gelirinden elde edilecek kar, hisse senedi karının çok daha altında olacak.
Berra DOĞANER / Turkish Yatırım Genel Müdürü
“Türkiye hala yatırım yapılabilir bir ülke”
Borsaların siyasi gelişmelerden etkilenmeleri gayet doğal. Böylesi ani hareketlerde yatırımcılara önerim, mevcut pozisyonlarını korumaları. Ancak stop- loss’ları çalıştığı için nakde dönen yatırımcılar ve zaten nakitte olanlar gelişmeleri izleyerek yeniden pozisyon açabilirler. Türkiye, hâlâ yatırım yapılabilir ve makro göstergeleri güçlü bir ülkedir. Öte yandan yaşanan süreç demokratik olgunluklarımızı artırarak uzun vadede daha sağlıklı bir ülke olmamızı sağlayacak. Mevcut koşularda orta vade olarak yılsonunu aldığımızda endeksin 85 bin-90 bin bandında olmasını bekliyorum. Bugünden bir yıl sonrası içinse endeks beklentim 90 bin-99 bin 500 bandı. İleriye dönük olarak yatırımcılara mutlaka tasarruf etmelerini, küçük miktarlarda tasarruf edebiliyorlarsa bunu mutlaka bireysel emeklilik sisteminde değerlendirmelerini, burada fon seçiminde de birikimlerinin yarısını hisse senedi ağırlıklı fonlarda değerlendirmelerini öneriyorum. Daha yüksek tutarda tasarruf sahipleri ise geleneksel mevduat enstrümanının yanına özel sektör tahvil bonosu ekleyebilirler. Ayrıca kısmen de başta BIST-30 olmak üzere hisse senedi yatırımı yapmalarını tavsiye ediyorum. Hisse senedi yatırımlarını ise banka, holding, perakende ve otomotiv sektörlerine dağıtmalılar.