Banka hisseleri neredeyse bir yıldır, munzam artışları, kredi sınırlamaları, kur artışı, faiz artışı, büyüme uyarıları gibi bir çok sorun nedeniyle ciddi satışlar yemişlerdi. Son üç aydır da kur ve faiz baskısı, bölgesel ve siyasi etkilerle ciddi oranlarda düşmüş olan bankalar bir kaç gündür eskiye dönüş sinyali veriyorlar.
Geçen haftaya kadar piyasalar için çok karamsar tablo çizen yorumcular, düne kadar tüm piyasaları uyaran kurumsal raporlara rağmen bankaların güçlü bir alım ile karşılaştıklarını görüyoruz. Borsamızın da yükselişini bankalara gelen bu alımlar sırtlıyor.
Aslında bilançoları olarak en iyi dönemlerindeyken, dışsal gelişmelerin Türkiye'de olası etkilerini en aza indirmek niyetiyle finans kesimini güçlü tutmak için yapılmış olan düzenlemeler yüzünden bence gereğinden fazla düşmüşlerdi. Görünen o ki, şimdi bu durum tersine dönüyor. İyimserliğin sürmesi halinde fiyatlarının ne olabileceği açısından fikir olsun diye üç ay önceki fiyatlarına bakmanızı öneriyorum. İnişler- çıkışlarla bu seviyeleri hedefleyebilirler. Ancak bunun yine de direkt olmasını beklemiyorum. Ara realizelerle olursa olabilir düşüncesindeyim.
Bu arada da, neredeyse her yerden ülkeler ve finansal kurumlar için uyarılar geliyor. BM,IMF,Dünya Bankası, ratingçiler tüm dünya için büyümenin düşeceği ve finansal krizin süreceği uyarılarını yapıyorlar. Her gün için bir not düşürülmesi bilgisi alabiliyoruz. Dün ABD'li rating şirketi Eagle J. Almanya'nın notunu indirmişti. Bugün de Moody's bir çok büyük banka için not uyarıları yaptı. Öğleden sonra da Yunanistan'ın borç anlaşmasını yapıp-yapamayacağı belli olacak.
Böyle olumsuzlukların içerisinde iki yerden iyi açıklama geldi.
Biri, Süper Mario denen ECB ( Avrupa Merkez Bankası ) başkanından geldi. Mario Draghi; 2012'nin Avrupa için olumlu bir yıl olacağını söyledi.
Diğeri de, Sayın Ali Babacan tarafından yapıldı. Babacan, 2012 Türkiye için 2011'den her bakımdan daha iyi bir yıl olacak diye açıkladı. Açıkçası, tüm yazılarımdan, benim de Türkiye ve İmkb için piyaslarda söylendiği gibi karamsar olmadığımı biliyorsunuz. Umarım Draghi ve Babacan haklıdır diyorum.
Neyse, yeniden borsaya dönersek, bugün yine dünün devamı bir gün yaşayabiliriz. İlk direnç seviyemiz 55.200 ve sonrasında 55.900 civarında bulunuyor. Bankaların yükselişleriyle bu seviyeler görülebilir. Yükselişin sürmesi halinde, şuanki seviyelerine ciddi yüksek fiyatlardan düşmüş diğer bir çok hissede de sert yükseliş hareketleri görülebilir.
Piyasaları bozacak gelişmeler olmadığı takdirde, risk iştahı en azından bir süre daha sürecek gibi duruyor. Bununla birlikte bir çok konudaki kişisel teknik analiz seviyelerimi sitemizdeki Destek-Direnç tablosundan takip edebilirsiniz.
Karne Günü!
Tüm öğretmen ve öğrencilerimize güzel bir yarı yıl tatili geçirmelerini diliyorum.
Not: Yazı 09:21'de borsaanalizci.com'da yayınlanmıştır.
Aydın Eroğlu