FİNANS

Hindistan ekonomisinin sorunları

Yavaş büyüme, yüksek enflasyon, mali ve ticari açık, geciken reformlar ve yatırım konusundaki negatif hissiyat Hindistan eknomisini olumsuz etkiliyor.

Alam Srinivas

Ekonomi yazarı

Yavaş büyüme

Hindistan ekonomisinin 2011-12 mali yılında yüzde 7-8 oranında büyüyeceğine dair resmi öngörülerin ardından, Maliye Bakanı 2012 bütçe konuşmasında yüzde 6,9 oranında büyüme beklediklerini nihayet kabul etti.

Fakat bir istatistik hatası nedeniyle gerçek büyüme oranı yüzde 6,5 gibi daha düüşük bir seviyede gerçekleşebilir.

Şeker üretimine ilişkin bu istatistik hatası yüzünden Ocak ayındaki sanayi üretimindeki büyüme yüzde 6,8'den 1,1'e çekilmek zorunda kalınmıştı.

Kredi derecelendirme kuruluşu Standar & Poor'a göre Hindistanın 2012-13 büyüme oranı yüzde 5'in üstünde gerçekleşecek.

Fakat Hindistanlı ekonomistler bu rakamın yüzde 4'lere kadar düşebileceğini söylüyor.

Önemli işveren örgütlerinden birinin baş ekonomistine göre, "İzlenecek politikalar, yatırımlar ve piyasaya yönelik hissiyat bakımından herşey aynı şekilde devam ederse büyüme oranı yüzde 3'e kadar düşebilir".

Yüksek enflasyon

Toptan eşya fiyatlarında şu anda yüzde 7'nin altında olan enflasyon oranı önümüzdeki birkaç ay içinde yüzde 9-10'a kadar çıkabilir.

Gıda maddelerinde enflasyon çift basamaklı düzeyde seyrediyor ve petrol fiyatlarındaki herhangi bir artış enflasyon artışını da tetikleyebilir.

Yavaş büyüme ile yüksek enflasyonun birleşmesi, ya da durgunluk içinde enflasyonu ifade eden stagflasyona yakın bir durum, Hindistan için bir ekonomik karabasan olacaktır.

Mali ve ticari açık

2011-12 mali yılı için öngörülen mali açık, gayri safi milli hasılanın yüzde 4,6'sından 5,9'a çıktı.

2012 bütçesinde bu oranın 2012-13'te 5,1'e gerileyeceği öngörülse de, ekonomistler bu konuda şüpheli.

Düşük büyüme oranları, beklenenden az hükümet gelirleri ve gıda ve kırsal kesimde istihdama yönelik sosyal projeler nedeniyle beklenenden fazla gerçekleşen harcamalar yüzünden önümüzdeki mali yıl açık daha da artabilir.

Geçen mali yılda ihracat yüzde 20 düzeyinde artış gösterdi; fakat ithalattaki artışın daha hızlı olması nedeniyle ticaret açığı 185 milyar dolara çıkarak rekor seviyeye ulaştı.

Ticaret açığının artması ve kurlardaki diğer sorunlar nedeniyle Ağustos 2011'den bu yana Hindistan'ın döviz rezervleri 322 milyar dolardan 293 milyar dolara geriledi.

Kötürüm politikalar ve geciken reformlar

Koalisyon olmanın yarattığı sorunlar, muhalefetin birlik halinde hareket etmesi ve yolsuzluk iddiaları nedeniyle hükümet, perakende satış sektörüne iliişkin doğrudan yabancı yatırımların da arasında bulunduğu bazı önemli ekonomik reformlar konusunda geri adım atmak zorunda kaldı.

Maliye bakanlığı ekonomi baş danışmanı Kaushik Basu, ABD'de yaptığı bir açıklamada,hükümetin 2014 seçimlerine kadar reformları gerçekleştiremeyeceğini belirtti.

Danışman daha sonra bu sözlerinin yanlış anlaşıldığını açıkladı.

Ancak Hindistan genelinde, siyasi partilerde ve ekonomistlerde, hükümetin sadece siyasi ortaklarının karşı çıkmayacağı türden refromların takipçisi olacağı yönündeki kanı giderek güç kazanıyor.

Strandard & Poor, Hindistan hükümetinin perakende petrol fiyatlarını artırması, söz verdiği şekilde enerji sübvansiyonunu azaltması ve mal ve hizmet vergisini daha geniş bir döneme yayması durumunda daha rahat edeceğini bildirmişti.

Yatırım konusunda negatif hissiyat

2011-12 döneminde özel sektör büyük yatırım taahhütleri altına girme konusunda temkinli davrandı.

Birçok firma büyüme yatırımları için planlarını ertelemiş ya da iptal etmişti.

Hindistan Merkez Bankası Nisan 2012 raporuna göre, "sanayi ve banka temsilcileriyle yapılan görüşmeler, yeni projelere yatırımların yavaş olmaya devam edeceğini gösteriyor".

Banka, yatırım azlığı nedeniyle ekonomik büyümenin hız kazanmasının yakında muhtemel görünmediğini belirtiyor.

Ülke içine yönelik doğrudan dış yatırımlar 2011-12 döneminde güçlü oldu; fakat Mauritius gibi vergi cenneti bölgelere aktarılan gelirlere yönelik geçmişe dönük vergi uygulamasına gidileceğine dair yeni bütçedeki hedeflerin dış yatırımları kaçırmasından korkuluyor.

İngiltere Maliye Bakanı George Osborne son günlerde bu konuyu Hindistanlı meslekdaşı ile görüşmelerde gündeme getirmişti.

Daha önce de İngiliz Sanayiciler Konfederasyonu ve Amerikan Uluslararası İş Dünyası Konseyi, Hindistan başbakanına yazıdkları mektuplarda "bu konuda yapılacak bir kanun değişikliğinin geçmişe yönelik uygulanmaması" konusunda uyarıda bulunmuştu.

Son iki yıldır devam eden yüksek faiz oranları nedeniyle şirketlerin banka kredisi başvurularında düşüş gözlenirken, tüketicilerin de otomobil, ev ve diğer ürünlere talebinin azaldığı görülüyor.

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler