İkinci paket Yunanistan'ı kurtarabilir mi?

Euro Bölgesi maliye bakanları Yunanistan için aylar süren pazarlıklar sonunda ikinci kurtarma paketine onay verdi.

İflasın eşiğine gelen ülkeye 130 milyar euro tutarında kaynak aktarımını öngören pakete dair ayrıntılar, Brüksel'de 13 saat süren görüşmeler ardından netleşti.

Pakete piyasaların tepkisi için tıklayın

Yunan Başbakanı Lukas Papadimos anlaşma dolayısıyla "çok memnun" olduğunu söylerken, Yunan basını paket karşılığında ülkeyi yine acı reçetelerin bekleyeceğine dikkat çekiyor.

Pazarlıkları aylardır devam eden ve son ana dek çekişmelerle geçen anlaşma, gerek kamusal gerekse özel sektördeki mali kurumların bir kaç yıl önce gidilebilecek son nokta olarak görülen adımların çok ötesine geçmesine yol açtı.

Atılacak adımlar

130 milyar euro tutarındaki kaynağın yanı sıra, geçmişte Yunanistan'a borç vermiş olan banka ve benzeri özel sektör kuruluşları alacaklarının nominal değerinin yüzde 53'ünden feragat etmeyi kabul etti. Döviz kurundaki değişimler de gözetilirse, reel kesintinin yüzde 70'i bulduğu belirtiliyor.

Bu şekilde, Yunanistan'ın borcunun 107 milyar euro'luk kısmı siliniyor.

2010 yılında hazırlanan 110 milyar euro'luk ilk kurtarma paketinin geri ödemeleri için öngörülen faiz oranlarında da kesinti yapılıyor.

Karşılığında Yunanistan, halen GSYH'nin yüzde 160'ına denk gelen borçlarını 2020 yılına dek GSYH'nin yüzde 120,5'ine indirmekle yükümlü olacak.

Bu da yeni tasarruf ve kesintilerin gündeme gelmesi demek. Karamsar senaryolar, bu durumun ülkeyi daha da derin bir resesyona iterek borçlarını ödeyecek geliri yaratamaması tehlikesine dikkat çekiyor.

IMF Başkanı Christine Lagarde, "Bu kolay bir program değil, hayli iddialı" dedi.

Atina Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Konstantin Mikalos BBC'ye açıklamasında, "gelecek kaynaklar Yunanistan'da kalmayacak, Yunanistan için yatırıma dönüşmeyecek, Yunanlıların bu krizden çıkmasını sağlamaya yönelik değil": dedi:

"Amaç sadece bankaların bilançosu kar hanesinde kalabilsin diye onlara ödeme yapmak" diye konuştu.

Yunanistan için 'Düyun-u Umumiye'

Yunanistan önümüzdeki iki ayda çıkaracağı bir yasayla kaynak aktarımı için devlet hizmetlerindense borç geri ödemelerine hukuki öncelik verecek.

Yani devlet zorda kalırsa öğretmenlerin, doktorların memurların maaşlarını değil, borçlarını ödeyecek.

Ayrıca bütçe dışında blokajlı bir hesap oluşturulacak ve hesapta sürekli üç ay içinde vadesi gelen borçların geri ödenmesine yetecek kadar para bulunması şart koşulacak.

Yunanistan'ın mali işlemleri de çok daha ayrıntılı bir şekilde incelenecek. Öngörülen düzenlemeler Avrupa'da egemen bir ülkenin mali işlerine emsali görülmemiş bir dış müdahale olarak görülüyor.

Yunan yetkililer yine de paketin olumlu bir dönüm noktası yaratacağını savunuyor.

Teknokrat hükümetine başkanlık eden Lukas Papadimos, "Bugünün Yunan ekonomisi için tarihi olduğuna şüphe yok" dedi.

Yardım paketinin onaylanması, Atina'nın istenilen şartlar konusunda yeterli teminat vermediği gerekçesiyle daha önce ertelenmiş, ancak parti liderleri nihayet geçen hafta seçimden sonra da teminatları yerine getirmeye devam edecekleri yönünde yazılı teminat vermeyi kabul etmişti.

Tünelin ucu göründü mü?

Atina, Troyka olarak bilinen Avrupa Birliği, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Merkez Bankası'ndan 130 milyar euroluk kurtarma paketini alamasaydı, Mart ayı ortasında vadesi dolan 14,5 milyar euroluk borç geri ödemelerini yapamayacaktı.

Ancak bir çok ekonomist Yunanistan'ın iflası ve eurodan çıkarılması riskinin henüz ortadan kalkmadığına dikkat çekiyor.

Yunanistan, son iki senedir taahhüt ettiği hiçbir hedefi tutturamadığı için Avrupalı yetkililerin yoğun baskısı altında.

Almanya ve Hollanda parlamentoları gelecek hafta paketi parlamentolarında oylayacak.

Yunan parlamentosu talep edilen kesintiler doğrultusunda geçen hafta sonu 3, 3 milyar euro'luk bir kesinti paketini daha onaylamıştı.

Bu adımlar Yunan halkının tepkisini çekiyor. Aylardır devam eden protesto ve grevler etkisiyle Yorgo Papandreu hükümeti istifa ederek erken seçim kararı almıştı.

Her iki büyük parti de verilen sözleri uygulama vaadinde bulunurken, bu durumun kurtarma paketi aleytarı ve euro'dan ayrılmayı savunan daha küçük partileri güçlendirdiği bildiriliyor.