Kooperatif Başkanı Şükrü Çatır, Anzer balının İkizdere'nin yayla merkezi Ballıköy'de (Anzer), 3000-3500 rakım arasında, yüzden fazla arıcı tarafından yaklaşık 3 bin kovanda üretildiğini söyledi.
Anzer Yaylası'nda bu yıl bal üretiminin yapıldığı dönemde havaların sisli, yağışlı ve soğuk geçmesi sonucu rekoltenin beklenin çok altında kaldığını ifade eden Çatır, ilk etapta tahlil için Hacettepe Üniversitesi Kimya Fakültesine gönderilen 300 kilogram baldan yalnızca 100 kilogramının tescil edildiğini, balın kilogramını 680, polenin kilogramını ise 800 liradan satışa sunduklarını belirtti.
Geçen yıl üretilen baldan 700 kilogramının tahlilden geçtiğini ifade eden Çatır, “Son on yılın en düşük rekoltesini yaşıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda bal fazla olduğu için talepleri karşılayabiliyorduk. İsteyen iki kilograma kadar bal alıyordu. Son iki yıldır maalesef talepleri karşılayamıyoruz, artık iki kilogram balı unutalım. Tüketici ya 250 gram ya da yarım kilogram bal alacak. Bundan başka bal yok. Bizi zorlamasınlar. Elimizde imkan yok" dedi.
Tescillenen balın kavanozlara konularak mühürlendiğini ve satışının başladığını vurgulayan Çatır, şöyle devam etti:
“Tahlilden gelen 100 kilogram balın satışını aciliyet durumuna göre 250 gram ve yarım kilogram olarak yapıyoruz. İkinci etapta 250 kilogram bal daha tahlile gönderdik ve sonucu bekliyoruz. Yılın son balını da üçüncü etapta tahlile göndereceğiz. Ay sonuna kadar kalan balı tahlile göndermiş olacağız. Bu yıl tahlile gönderceğimiz toplam bal 800 kilogramı geçmez. Bu balın ne kadarının tescil edileceğini bilmiyoruz. İşimiz gerçekten çok zor. Bize ilk etapta bin 500'ün üzerinde talep var ama bunu karşılama şansımız yok. Fazla bal isteyenlere 'yok' demekten başka şansımız yok. Bizden 3 kilogram bal talep edenler oluyor. Bu tür taleplere cevap verebilmemizin imkanı yok. Bal az olduğundan taleplerin çoğunu karşılayamayacağız, çok üzgünüz.”
Çatır, bal almak isteyen bazı kişilerin aracı kullanarak bal alabileceğini düşündüğünü belirterek, "İlin yetkililerini arıyorlar, bizi
aratıyorlar. Biz de herkese bal olmadığını anlatmaya çalışıyoruz. Yetkililerden de yardımcı olmalarını istiyoruz. Bizden kimse 3-4 kilogram bal istemesin. Verebileceğimiz en fazla yarım kilogramdır. Elimizden geldiği kadar kimseye yok demeden, yarım kilo göndermeye çalışıyoruz. İlk etapta bize müracaatı olan, aciliyeti olan müşterilerimizin taleplerin karşılama gayretindeyiz" diye konuştu.
Polen de gramla satılıyor
Tüketicilerin polene yönelmesini isteyen Çatır, "Alternatif olarak 100 gram, 200 gram polen var. Uzmanlar 100 gram polen ile 250 gram bal karışımını bir kilogram bala eşdeğer tutuyor. Polenin de az olması nedeniyle gramla satılmasını uygun gördük. Gramla satmak zorundayız aksi taktirde talebi karşılayabilme şansımız yok. Tüketiciler polen tercih etmiyorlar. Polen son derece faydalı. Balla birlikte karıştırarak tüketsinler” dedi.
Şükrü Çatır, piyasada Anzer Balı adı altında ürünler satılmaya çalışıldığını vurgulayarak, "Anzer ismi yazılarak veya bir harf değiştirilerek bal satılmaya çalışılıyor. Bizim balımızı kooperatiften alıp çok uçuk fiyatlara satanlar oluyor. Dışarıda bin liraya satıldığını duyuyoruz. Bazı yerlerde sahte Anzer hologramı vurularak 300 liraya da bal satılıyor. Müşterilerimiz bu konuda şikayetçi oluyor. Bizim fiyatlarımız sabittir, onlar kesinlikle bizim balımız değildir. Bu tür balları almasınlar" şeklinde konuştu.
"Balı oda sıcaklığında saklayın"
Bal ve polen tüketirken bazı konulara dikkat etmesi gerektiğini kaydeden Çatır, "Tüketiciler poleni dışarıda balı ise buzdolabında saklıyor. Bunun tam tersi yapılmalı, bal oda sıcaklığında, polen ise buzdolabında ağzı kapalı saklanması gerekiyor. Buzdolabına konan bal donarak beyazlaşıyor. Bazı kişiler bu şekilde yanılgıya düşüyor, balın şekerlendiğini zannediyor. Anzer balında şeker olmaz, olsa tahlilden geçmesi mümkün olmaz. Bal ve polenin saklanması ve tüketilmesine dikkat etsinler" diye konuştu.
Çatır, poleni yetişkinlere günde 5-8 gram, çocuklara ise 1-3 gram kadar, balı ise sabah aç karnına veya akşam yemekten bir saat önce büyüklere bir yemek kaşığı, çocuklara bir tatlı kaşığı, sade, ılık su ya da süt ile karıştırılarak tüketmelerini tavsiye ettiklerini, tüketicilerin 15 gün ara vermeden bunu yapmaları gerektiğini sözlerine ekledi.