Dolandırıcıların yeni tuzağı

Bu seferki yöntem önce okula giden çocukların ders notları ve diğer bilgilerinin bir şekilde ele geçirilmesi, arkasından da ailelere telefon edilerek bu zayıf derslerle ilgili kitap satışı yapılmasına dayanıyor. Aile kendilerini arayan kişilerin çocuklarıyla ilgili tüm ders bilgilerini biliyor olması nedeniyle büyük bir şaşkınlık geçiriyor. Bilgileri ele geçirenler şimdilik Milli Eğitim Bakanlığı'nın adını kullanarak ailelerine sadece kitap satışı yapıyor ama ya başka suistimaller de ortaya çıkarsa? Çocuklarla ilgili bilgilerin başkaları tarafından elde edilmiş olması aileleri çok endişelendiriyor.

Türkiye’nin çeşitli illerinden çok sayıda aile şu sıralar aynı sorun ile yüz yüze kalmış durumda. Telefon ile aranan anne veya babaya okuyan çocukları ile ilgili bilgiler birer-birer sıralanıyor. Öğrencinin araştırıldığı söyleniyor. Öğrencinin okuduğu okul, bulunduğu sınıf, derslerinin durumu dâhil bir dizi bilgi tek tek telefonda söyleniyor. Ailenin şaşkınlığı geçmeden bu kez MEB ile ortak çalıştıkları, kendileri ile görüşmek istedikleri ifade ediliyor.

Arayan kişi ile görüşme istediğinin kabul edilmesi ile birlikte durum ortaya çıkıyor. Gelen bir tür pazarlamacı… Çeşitli kitap eğitim setleri satılıyor. Engelli çocuğu olan aileleri ise MEB uzmanları ile ortak çalıştıkları, gerekirse ilgili uzmanların evlerine gelebileceği bilgisi veriliyor. Söz konusu işlemler merkezi Ankara'da bulunan K. Yayıncılık şirketi sorumlu tutuluyor.

MUHATAP BULUNAMIYOR

Sinoplu Korkmaz Ailesi sorun yaşayan ailelerden biri. Aileyi arayan yayınevi yetkilileri Milli Eğitim Bakanlığı adına aradıklarını ifade ederek pazarlamasını yaptıkları eğitim setinden söz etti. Aile de, liseye giden, ancak dersleri kötü olan çocukları için söz konusu setten edinmek istedi. Geçtiğimiz 24 Ocak günü Korkmaz Ailesi’nin evine gelen şirket temsilcisi 3 bin TL tutarlı kitap setinin satışını yaptı. Hazırlanan sözleşme imzalandı. Ancak istenirse kitapların 1 hafta içinde iade edilebileceği aktarıldı.

Aile, maddi durumlarını da dikkate alarak kitap setini iade etmek istedi. Ancak tüm uğraşlara rağmen şirket sözleşmenin iptalini gerçekleştirmedi. 2 gün kadar önce de, gönderilen mesajda aylık ödemelerinin zamanının geldiği ödemenin yapılması istendi. Saniye Korkmaz kardeşi için almak istedikleri kitap seti nedeni ile mağdur olduklarını kaydetti.

‘HOCA GELECEK DERS VERECEK’

Osmaniyeli Eyüp Tufan ise, görme engelli çocuğu için aynı setten aldığını ifade ederek “Beni aradılar, ben de MEB’e bağlı Rehberlik Araştırma’dan arıyorlar sandım. Çocuğum görme engelli olduğu için servis talebimiz vardı, onlardır diye düşündüm. Sonra beni arayan kişi geldi, K. Yayıncılık’tan geldiğini söyledi. Eğitim seti sattığını söyledi. Ancak her hafta hocanın da geleceği çocuğu yardımcı olacağını söyledi. Eğitim seti 2.400 TL’ydi. 24 aylık sürede ödemesinin yapılacağı sözleşmeye yazıldı. Bana da 1 hafta içinde sözleşmeyi iptal edebileceğim söylendi. 1 haftalık süre dolmadan kitap evini aradım, kendilerine sözleşmenin gelmediğini söylediler. Bize seti satan kişiyi aradım o da henüz sözleşmeleri Ankara’ya göndermediğini bir sorun olmayacağını söyledi. Bizi bu şekilde oyaladılar. Daha sonra yine şirketi aradığımda bir haftalık sürenin dolduğunu bu nedenle kitapları geri alamayacaklarını söylediler. Şimdi telefonuma mesaj gönderiyorlar ‘borcunuz var ödeyin’ diye” şeklinde konuştu.

ÇOK SAYIDA ŞİKÂYET VAR

Benzer durumda olan onlarca ailenin olduğu anlaşıldı. Sikayetvar.com isimli siteye konu ile ilgili şikâyetlerini yazan çok sayıda kişi benzer şikâyetleri dile getiriyor.

Cumali Çağlar isimli bir kişi siteye konu ile ilgili yazdığı mesajında "Çocuğum benim gibi olmasın, okusun istedim, asgari ücretle çalışmama rağmen 2 bin 800 TL'lik senet imzaladım 24 ay boyunca taksit ödeyeceğim, benimle aynı durumda olan ve bildiğim 17 aile daha var. Firmayı arıyorum suratıma telefonu kapatıyorlar, bu kadar vicdansızlık olur mu?” ifadelerini kullandı.
'İCRAYA İTİRAZ EDİLSİN'

Tüketiciler Derneği (TÜDER) Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, tüketicileri aldatmaya yönelik yapılan işlemlerin bir tür suç olduğuna işaret ederek uyarılarda bulundu. Ağaoğlu, icra işlemi ile karşı karşıya kalan tüketicilerin 1 hafta içinde itiraz başvurusu yapması gerektiğine işaret ederek şunları söyledi: “Tüketiciler, cayma bildirimini mümkünse yazılı olarak yapsınlar. Ellerinde matbu bir evrak bulunsun. Telefonla yapılan cayma bildirimleri için ise ayrıntılı bilgi alınmalı. Hangi saate hangi numaranın arandığı ve kiminle görüşüldüğü belirtilmeli. Tüketiciler ayrıca, kendilerini aldatan kişi veya şirketleri bağlı bulundukları Gümrük ve Ticaret İl Müdürlüğü’ne şikâyet edebilir. İlgili firmaya ceza kesilebildiği gibi kapıdan satış ruhsatı da iptal edilebilir” dedi. Ağaoğlu ayrıca arayan kişilerin aile ve çocuk ile ilgili elde ettikleri bilgilerin nasıl elde edildiği konusunun da önemli olduğunu bu durumun bir tür suç olarak ele alınabileceğine işaret etti.

‘MEB’İN ADINI KULLANMIYORUZ’

Şirket avukatı Yunus Karakoyunlu ise 30 yıldan bu yana eğitim sektöründe bulunduklarını ifade ederek suçlamaların doğru olmadığına işaret etti. Av. Karakoyunlu hurriyet.com.tr'ye yaptığı açıklamada “Çağrı merkezimiz telefonda bilgilendirme yaparak müşterilerimizle görüşme için randevu almakta. Aktif satış hizmetlerimiz eğitim ürünü ve hizmetlerimizin tanıtımı için ev ziyaretlerinde bulunmaktadır. Herhangi bir resmi kurum ismi kesinlikle kullanmamaktayız. Çok basit bir mantık gereği de bir devlet kurumunun vatandaşından randevu alarak satış yapması mümkün değildir. Kurumumuz Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın kapıdan satış yetki belgesi ve Kültür Bakanlığı sertifikaları ile çalışmakta” ifadelerinde yer verdi.

Av. Karakoyunlu 300 bini aşkın müşterileri olduğunu ifade ederek bazı müşteri şikâyetlerinin olmasının doğal olduğunu söyledi. Av. Karakoyunlu yasal çerçevede faaliyetlerini yürüttüklerine işaret ederek ortaya çıkan mağduriyetleri gidermeye hazır olduklarını kaydetti.