2014 ilk çeyreğinde kullandırılan tüketici kredileri ve konut kredilerinden kanuni takibe atılan kredi miktarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 54 artarak 603 milyon TL’ye çıktı.
Düzenli bir geliri, sosyal güvencesi olmayanlar için de ev sahibi olmanın kılıfı bulundu.
Cumhuriyet Gazetesi'nden Şehriban Kıraç'ın haberine göre konut balonunun uluslararası büyük iktisatçılar tarafından bile dillendirildiği Türkiye’de taksitleri bile nasıl karşılayacağını çok iyi hesap etmeyen bazı yurttaşların bankalardan konut kredisi almak için emlakçılar tarafından göstermelik sigorta yaptırıldığı ve yüksek maaşlı bordrolar düzenlendiği ortaya çıktı. Bankalarla kredi görüşmeleri sadece emlakçılar üzerinden yürütülürken, imza atmaya gelince konut kredisini çekecek ve evi alacak kişinin bankaya gittiği de dikkat çeken başka bir ayrıntı.
Eve ipotek koyduğu için konut kredisi verirken kişinin sigortasına, gelirine çok dikkat etmeyen bazı bankalar ise sadece maaş mektubu ile de yüklü miktarda konut kredisi vermeye tav oluyor.
Türkiye Bankalar Birliği’nin verilerine göre Ocak-Mart 2014 döneminde kullandırılan tüketici kredileri ve konut kredilerinden kanuni takibe atılan kredi miktarı, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 54 oranında artarak 603 milyon TL’ye çıktı. Söz konusu kredilerin yaklaşık yüzde 7’sini konut, yüzde 35’ini ihtiyaç kredileri oluşturuyor. Ocak-Mart 2014 döneminde tüketici kredileri ve konut kredilerinin mal ve hizmet gruplarına göre dağılımında ihtiyaç kredileri yüzde 56 oranı ile en büyük paya sahipken bu kredilerin yüzde 15’i konut kredilerine ait. Bu dönemde 85 bin 602 kişi 7 milyar TL tutarında konut kredisi kullandı.
İstanbul Emlak Komisyoncuları ve Danışmanları Odası Başkanı Nizameddin Aşa, emlak ve inşaatın yurttaş mağduriyetinin en fazla yaşandığı sektör olduğunu kaydederek yurttaşların konut alırken dikkatli olması gerektiğini söyledi. Bazı bankaların sadece maaş bordrosuna dayanarak kredi verdiğini, bunun, hesabını iyi yapmayan yurttaşları zor durumda bıraktığını anlatan Aşa, “Sonuçta banka kredi verdiği konuta ipotek koyduğu için bir kaybı olmuyor.
Montgage piyasasının yaygın olduğu ülkelerde işsizlik sigortası diye bir şey var. Krediyi çeken işsiz kalsa dahi kredisini bir yıl devlet ödüyor. Bizim ülkemizde böyle bir durum da yok” dedi. Sadece İstanbul’da 100 binden fazla emlakçı olduğunu bunun sadece 10 bin tanesinin kalıtlı çalıştığını ifade eten Aşa, bu piyasanın mutlaka kontrol altına alınması ve bir kanunun olması gerektiğine işaret etti.
Dikkat edilmesi gerekenler!
TSKB Gayrimenkul Değerleme AŞ Genel Müdür Yardımcısı Fatih Tosun konut alırken dikkat edilmesi gerekenleri şöyle açıkladı:
* Öncelikle konut edinme amacımızı belirlememiz gerekir. Yatırım amacıyla satın alınıyorsa getirilerine, kullanma amacıyla alınıyorsa ihtiyaçlarımıza göre karar vermeliyiz.
* Konut veya henüz inşaatı başlanmamış ise arsanın ilgili tapu müdürlüğünde araştırma yapılarak tapu kaydı üzerinde ipotek, intifa, kira, haciz vb. satın alınacak konutun değerini düşürecek veya konut inşaatına başlanmasına engel olacak herhangi bir şerh, beyan olup olmadığı kontrol edilmeli.
* Konutun yapı ruhsatının olup olmadığı araştırılmalı.
* İlgili belediyesinde mutlaka arşiv dosyası incelenmeli
* Satın alınması planlanan konutun satış fiyatına alım-satım tapu harcı, iskân harcı, cins tashih harcı, KDV vb. gibi nelerin dahil olduğu araştırılmalı.
* Satış fiyatı, benzer ve emsal olabilecek konutlarla karşılaştırılmalı, birim m2 satış fiyatı analiz edilmeli.