Altının ons fiyatı 1226 doları aşarak tüm zamanların en yükseğine çıktı. En çok talep gören altın türü çeyrek altının fiyatı da 100 liraya yaklaştı.
Altın fiyatlarındaki yükseliş tüm hızıyla devam ediyor.
Altının ons fiyatının psikolojik eşik olan 1200 doları aşması sonrasında ralli hız kesmedi. Altın bugün 1226.10 dolarla yeni tarihi zirveyi gördü.
Fiyatlardaki yükselişte Dubai'ye ilişkin kaygıların azalması ve zayıf dolar etkili oluyor.
Uzmanlar altının şimdi ve 2010'un büyük kısmı için çekici bir yatırım aracı olduğunu belirtti.
Piyasanın tüm temel göstergelerinin altından yana olduğuna dikkat çeken uzmanlar, altının 2010'da da güçlü bir seyir izleyeceğini öngörüyor.
BU YIL YÜZDE 38 ARTTI
Küresel kriz sürecinde altın fiyatlarında düşüş görüldü. Altın fiyatları Mart-Eylül döneminde en yüksek 980 doları gördü ve dalgalı bir seyir izledi. Ancak doların zayıflaması yatırımcıları emtia piyasasına yöneltti. Yılbaşında 880 dolar olan fiyatlar bu yıl yüzde 38'lik artış gösterdi.
ÇEYREK ALTIN 100 LİRAYA YAKIN
Fiyatlardaki artışla Cumhuriyet altının fiyatı 390 liraya ulaşırken, çeyrek altının fiyatı da 97.5 liraya çıktı.
YATIRIMCI İÇİN ALTINDA ‘YENİ GERÇEKLER’
Capital Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Rauf Ateş, yatırımcılar için altınla ilgili yeni 'gerçeklere' dikkat çekti.
İşte o liste:
1. Altın 1200 dolara koşuyor. Biraz daha gider mi? Gidebilir. Ancak, unutmamak gerekir ki, gidebileceğinden daha fazlasını geri de gelebilir. Bunu 1000 dolara gittiği dönemde yapmış, 800 dolara kadar gerilemişti.
2. Altını iyi anlamak için, gerçeklerini de bilmekte yarar var. Çıkışın arkasında arz eksikliğinin olmadığı kesin gibi… Çünkü, ardaki artış devam ediyor. Yeni altın yatakları da bulunuyor.
3. Fiyatı, arz değil, daha çok talep belirliyor. Altın talebi, yeni altın arzından 40 kat daha önemli. Yani talepteki yüzde 0.25 oranındaki artış, arzdaki yüzde 10 artıştan daha büyük etki yapıyor.
4. 150 bin ton altının, 108 bin tonu para politikası ve yatırım amaçlı tutuluyor. Kalanı ise mücevher sektörüne gidiyor. Fiyatı da esasen ilk bölüm, yani yatırım amaçlı olan belirliyor. Çünkü, en azından yüzde 40 civarında büyüyen mücevherat sektörünün etkisi olmadı.
5. Aksini belirtenler olsa dahi son 2 yılda altını büyük ölçüde dolar kuru, kredi faizleri ve enflasyon etkiliyor. Bu etki önümüzdeki dönemde de kendini hissettirebilir.
6. Hisse senedi piyasasının yönü de altın fiyatlarını etkiliyor. 1966-1982 yılları arasında hisse senedi piyasasında yaşanan ‘ayı’ (düşüş) trendine, altın fiyatlarındaki ‘boğa’ (yükseliş) dalgası eşlik etmişti.
7. 1982-2000 arasında hisse senedi piyasasındaki yükseliş döneminde ise altın fiyatı düşüş ağırlıklı bir trend izlemişti. Yani borsalar tekrar kalıcı şekilde güçlenirse, altındaki trend değişebilir.
8. 1991 yılından 2009’a kadar merkez bankaları altın stoklarını yüzde 10 düşürmüşlerdi. Şimdi ise alım yapıyorlar. Çin, Rusya ve Hindistan, 2003’den sonra alıcı pozisyona geçtiler. Bunlara Sri Lanka da eklendi. Vietman ise altın ithalatındaki yasağı kaldırdı. Bu da fiyat üzerindeki baskıyı, en azından kısa vadede artırıyor.
9. Son olarak büyüme ve işsizlik rakamlarındaki iyileşme, altın fiyatlarındaki yükselişi engelleyebilir, hatta düşüşe çevirebilir. Büyüme, altındaki ‘güvenli liman’ algısını değiştirebilir.