Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, Kredi kartı kullanıcılarından, özellikle kart pazarlama yeri ve yöntemleri konusunda yoğun şikâyet aldıklarını, bu tür uygulamalarda ısrar eden bankaları kurumun resmi sitesinden duyurma uygulamasının tartışıldığını söyledi. Bilgin, bankalar arasındaki rekabetin zaman zaman vahşi bir hal aldığını, frene basmayan bankalar için devreye girerek, bu bankaları yavaşlatacaklarını belirtti.
Bilgin, Erzurum’da düzenlenen Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısında soruları yanıtladı. Kredi kartı kullanıcılarının en fazla yıllık ücret, kart iptali ve pazarlama usullerinden rahatsızlık belirttiklerini anlatan Bilgin, banka ve kredi kartları hakkında yeni bir değişiklik taslağı hazırladıklarını bildirdi.
Bilgin, dünkü resmi gazetede yayımlanan ve bankaların yıllık ücret alamayacağını hükme bağlayan Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin kararını ise şöyle değerlendirdi:
‘FISILTIYA SERT DAVRANIRIZ’
“Yargıtay’ın kararından anladığım kadarıyla banka kredi kartı ücretinin müzakere edilerek kararlaştırıldığını iddia ve ispat edememiş. ’12 punto olmamış’ falan diyor.
Bizim çıkardığımız sonuç şu. Bankalar bundan sonraki uygulamalarında çok daha itinalı olmalı. Bence en önemlisi kredi kartı ücretini sözleşmede belirteceksiniz ve karşılıklı anlaşarak belirteceksiniz ya da belirtmeyeceksiniz.
Belirtmediyseniz bundan sonra da ücret almayacaksınız. Ama belirttiyseniz, karşılıklı taraflarda bunu imzaladıysa ücret devam edecektir. Açıklayıcı metin olması lazım.”
Sektör hakkında genel değerlendirmeler de yapan Bilgin, bankalar hakkında fısıltılar yayıldığını söyledi.
BDDK Başkanı, “Fısıltı, diğer bankalar hakkındaki söylentiler, telefonla diğer bankaya açıp, ‘Bu banka bak böyle olmuş, BDDK şöyle yapıyormuş’ gibi söylentiler. Bizim kulağımıza kadar geliyor. Bunlara kesinlikle bu dönemde çok sert davranırız. Bu gazeteler için de önemli. Hiçbir bankanın, hiçbir bankanın itibarını kırma hakkı yok. Fısıltı haberlerinin bu dönemlerde tehlikeleri yan etkileri olabiliyor” diye konuştu.
YARIŞ EKONOMİNİN GEREĞİ AMA...
Dünyadaki ekonomik krizin Türkiye’ye yansımasının önümüzdeki dönemde takipteki kredilerde artışa yol açabileceğini söyleyen Bilgin, sektöre ilişkin en büyük riskin kredi riski olduğunu söyledi. Bankalar arasında dikkat çeken bir vahşi rekabet gözlemlediklerini ileten Bilgin, bunun en çok mevduat ve kredilerde görüldüğünü anlattı. Bilgin, şöyle dedi:
“Yarış yapsınlar elbette, bu ekonominin gereği. Ama herkes kendi mali bünyesine, mali tutarlılığına, yapısına bakacak. Aktif ve pasifin kalitesine bakacak ve ona göre yarışa devam edecek ya da frene basacak. Eğer bu yapı bazı bankalarda farklı durumdaysa, eğer o bankalar da frene basmamakta ısrar ediyorsa gerekirse biz alacağımız tedbirlerle o bankaları yavaşlatırız. Gerekirse büyütmeyiz.
Bu çok önemli. Çünkü direksiyon başında bankacılarımız işletme körlüğüne kapılabiliyorlar. Büyüklüklerle oynuyorlar. Bu tür davranışlara karşı nasıl bir tavır içinde olacağımızı çok iyi biliyorlar. Kimseye karşı kamu - özel, büyük - küçük ayırımı yapmıyoruz. BDDK ile karşı karşıya gelme ile daha fazla kar, piyasadan daha fazla pay alma hırsı arasındaki hassas dengeyi çok iyi bildiklerine inanıyorum.”
‘FİRMALARA ŞEFKATLİ OLUN’
Bu dönemde bankaların nasıl bir tutum içinde olması gerektiğini açıklayan Bilgin, “Bankalarımızın diyaloğu açık, her zamankinden daha sakin, daha yavaş hareket eden, çok hızlı karar vermeyen, temkinli ve müşterilerle diyalog kuran, müşterileri sorunlarını algılamaları ve sorunlara çözüm bulma gayretleri önemli. Şefkatli yaklaşmaları gerekir firmalara. Şunu da unutmamak lazım, bir gün bu döngü tersine çevrildiği zaman sonuçta bankalarımız da o firmalarla çalışacak” dedi.
Çiftçilere verilen kredileri inceleyeceklerini belirten Bilgin, “Bu kredilerin veriliş şekli, teminatları, vadeleri, nerelerde yoğunlaştığı gibi konuları incelemek üzere bir talimat verdim, denetim ekibi çalışmaya başladı” dedi.
Tarım kredilerinin son dönemde hızla yayıldığını vurgulayan Bilgin, “Çiftçinin borçlanma alışkanlığı değişiyor. Çiftçi kredi kullanmayı diğer tüketiciler kadar biliyor mu, soru işareti. Borcu artıyor mu farkında mı, bileşik faizi biliyor mu?” diye konuştu.
‘KESİLDİYSEN YOL ARKADAŞI BUL’
Bankalara hitaben, ‘Dalga ortamında nefesinizin kesileceğine inanıyorsanız, yeni yol arkadaşları bulma konusunda fazla düşünmeyin’ diyen Bilgin şunları söyledi:
“Sektörde 49 oyuncu var. Bunlardan devam eden süreçte gücünün yetmeyeceğine inanan varsa, bu yarışta nefesinin kesileceğine inanıyorsa, yeni yol arkadaşları bulmak için çok fazla düşünmesin.
Doğru karar için yanlış zaman yoktur. Özellikle nefes, güç, performans, adale gücü çok önemli. Adale gücünden kastım da sermaye.”
SERMAYESİ YETERSİZ BANKA YOK
Dünyada genelinde birçok büyük bankanın bilançolarında zarar açıklamalarına karşın Türk bankalarının karlı bir yapıda olmasının sevindirici olduğunu ifade eden Bilgin, sektörde ortalama sermaye yeterliliğinin yüzde 17.07 olduğunu söyledi.
Bilgin, “Rasyosu yüzde 12’nin altında olan bankamız yok. Aslında yasal rasyo yüzde 8. AB’de yüzde 8 olan rasyoyu yüzde 8.5’e çekmeye çalışıyorlar” dedi. Bankaların açık pozisyonda da çok itinalı olduğunu ifade eden bilgin, “Ne açıktalar ne fazladalar, dengede gidiyorlar. O konularda gayet rahatız” dedi.