Bütçe görüşmeleri başladı

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 2008 Bütçesinin geneli üzerine görüşmeler başladı.

Komisyon'da konuşan CHP Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, 2008 bütçesinin gerçekçi bir bütçe olmadığını belirterek, "Bir kemer sıkma bütçesi olduğu anlaşılıyor. Bütçe giderlerinin olağanüstü ölçüde baskılandığını görüyorum. Bütçe giderleri baskı altına alınmak suretiyle faiz dışı harcamaların artmasının önüne geçildiği anlaşılıyor" dedi. Aynı durumun daha önceki bütçelerde görüldüğünü belirten Hamzaçebi, "2006 bütçesi de gerçekçi bir bütçe değildi çünkü faiz dışı harcamalar 2007'ye kaydırılmıştı" dedi.

Hükümetin uyguladığı programın çıpasının kalmadığını ifade eden Hamzaçebi, "Hükümetin AB konusunda yaptığı hatalar topluma pozitif değil negatif enerji vren bir kırılganlık noktası haline gelmiştir. Geldiğimiz nokada programın çıpasız kaldığını görüyoruz. Ne faiz dışı fazla, ne AB'ye tam üyelik süreci bu programı sürdürecek özelliğe sahip değildir" diye konuştu.

Türkiye'deki büyümenin diğer yükselen ekonomilerdeki büyüme oranlarının altında kaldığına işaret eden Hamzaçebi, Türkiye'nin daha yüksek büyüme potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.

KRİZ UYARISI

Mayıs-Haziran 2006'da yaşanan dalgalanmanın programdaki ilk kırılma, ilk ciddi uyarı olduğunu kaydeden Hamzaçebi, "Bugün yüzde 16'lara indi diye sevinilen faiz Nisan 2006'da 13.7'deydi" dedi. çözümün sadece para politikasına bırakıldığını, maliye politikası ile desteklenmediğini vurgulayan Hamzaçebi, para politikasına gereğinden fazla görev yüklendigini belirtti.

Çözümün hala yalnızca para politikasında görüldüğüne değinerek, ihracatçıların faiz indirimi için verdikleri ilanları örnek gösteren Hamzaçebi, "Ben bu ilanlara, çağrılara saygı duyuyorum ama bana göre bu ilanlar hedefini değiştirmeli, hükümete yöneltilmeli. Güçlü bir maliye politikası, bütçe politikası uygulamaya davet etmeli hükümeti. Yoksa bu durum karşımıza çok daha ciddi bir kriz olarak çıkacaktır" diye konuştu.

BAŞBAKANIN KAFASI KARIŞIK

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomiye ilişkin kullandığı "roketleme" ve "take off" terimlerine işaret eden Hamzaçebi, "Sayın Başbakanın kafası karışık bence, take off'da mıyız yoksa roketlendik gidiyor muyuz? Aslında roket-moket yok bence. Benzetme yapacak olursak; bir dolmuşa bindik gidiyoruz.

Başbakan, 'Biz daha yeni kalkacağız' diyor. Beş yıldır IMF programı uyguluyorsunuz" diye konuştu. Üç Aylık Eylem Planı'nda sorunların bazı yasa ve tebliğ düzenlemeleri ile giderilmesinin önörülmesini eleştiren Hamzaçebi, "Durum aslında trajikomiktir, ekonomideki sorunları görmeyen bir hükümet anlayışı var" dedi.

HER BAKAN AYRI TELDEN ÇALIYOR

Ekonomi yönetiminde bulunan bakanların prim indirimi başta olmak üzere bazı konularda farklı açıklamalar yapmasına dikkat çeken Hamzaçebi, "Her bakan ayrı telden çalıyor" dedi.

Vergide bozulma yaşandığını öne süren Hamzaçebi, bir yandan faiz dışı fazla hedefi konulurken, bir taraftan da ne harcama ne gelir kaleminde bunun gereğinin yapılmadığını ifade etti.

Değerli TL politikası devam edecekse ithalde alınan KDV hedefinin yine tutmayacağını belirten Hamzaçebi, dahilde alınan KDV'nin esnekliğinin de azaldığına dikkat çekerek, "KDV alarm veriyor" dedi.

FDF'DEKİ DÜŞÜŞ ÜRKÜTÜCÜ

CHP Tekirdağ Milletvekili Faik Öztrak, daha sıkı bir bütçe ve Merkez Bankası'nın faizlerde ciddi indirim yapması gerektiğini belirterek, "Bütçe enflasyon beklentileri üzerinde yeterli şoku verememiştir. Bu nedenle Merkez Bankası faizleri daha yavaş indirecek. Bu nedenle sermaye kazancı ortaya çıkacak, dışardan içeriye daha fazla para girişi devam edecektir. Türk parası daha da değerlenecek" dedi. Bu durumda rekabet gücünü kaybeden sanayi kesiminin taleplerinin durmayacağını ifade eden Öztrak, "Önümüzdeki süreçte hükümette sanayi kesiminden gelen bakanlarla ekonomi kesiminden gelen bakanlar arasında çok ciddi sorunların ortaya çıktığını göreceğiz" dedi.

Merkez Bankası Başkanının çok fazla açıklama yapmaya başladığınış, bunun da telaşı ve güven eksikliğini gösterdiğini ifade eden Öztrak, faiz dışı fazladaki düşüşle ilgili şu değerlendirmede bulundu:

"Bütçede faiz dışı fazla yüzde 5,7'den 3,3'e düştü. Program tanımlı faiz dışı fazla yüzde 6,5'ten yüzde 4,1'e indi. Bu rakamlar gerçekten ürkütüü rakamlardır. Maliye politikasındaki gelişme gerçekten ürkütücüdür. Bu düşüş, bütçedeki iyileşmenin kalıcı olmadığını, yapısal reformlara dayanmadığını, bir defaya mahsus tedbirlerle bütçe gelirlerini tutturduğumuzu gösteriyor."

Uluslararası piyasalardaki dalgalanmaya işaret eden Öztrak, "Süte sinek düşmüştür. Risk iştahı azalmaya başlamıştır. Önömüzdeki yıllarda bir düzeltme hareketi bizim gibi ülkelerde çok sert bir düşüşe neden olur. Sıkı para holitikasına geçilmesi ile faizlerin yeniden artması riski vardır.

Doların değeri ile ilgili aşınmanın çok dehe düzensiz olması ihtimali var" diye konuştu.

ŞİMŞEK BAŞKA HÜKÜMETİN BAKANI GİBİ

MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan, KÖYDES ve BELDES kasamında yüksek harcama yapılmasını eleştirerek, "KÖYDES ve BELDES projeleri istismar edildi" dedi.

Hükümetin sanayicinin sorunlarını çözemeyeceğini öne süren Ayhan, "Sorunları patlatarak büyütecekler" diye konuştu.

Uygulanan programın sanayiciye zarar verdiğini ifade eden Ayhan, "Yılbaşında para politikasını belirliyorsunuz. Sonra bu yokmuş gibi Merkez Bankası'na ver abalıya. Uygulanan program Türk sanayicisini alan dışına çıkarıyor" dedi.

Devlet Bakanı Mehmet Şimşek'in prim indirimi yapılamayacağı ve KDV indirimlerinin yanlmış olduğu açıklamalarına işaret eden Ayhan, "Sanki başka bir hükümetin bakanı" dedi.

Milli Savunma Bakanlığı, Jandarma, Emniyet birimlerine bütkçeden ayrılan ödeneğin 2007 bütçesine göre yüzde 3 arttığını, bu yılsonu gerçekleşmesine göre ise ödenek artışının negatife döneceğini söyledi. Bu kuruşlarda ödenek artışının gerçekçi belirlenmediğini belirten Ayhan, bunun için ilave önlem alınması gerektiğini ifade etti. "Gerçekçi belirleyin, daha sonra vergi artışı çıkarmayın" diyen Ayhan, hükümetin sözkonusu kuruluşlara bakış açısının bu kuruluşları teşvik edici olması gerektiğini kaydetti.

DSP İzmir Milletvekili Harun Öztürk, uygulanan faiz dışı fazlanın yüksekliğine işaret ederek, bu oranın 1 milyon kişinin iş imkanına kavuşmasını önlediğini ifade etti. Öztürk, işsizliğin kronikleştiği uyarısında bulundu.