Selçuk Altun / Mynet Finans Editörü
Piyasalar haftaya Başbakan Erdoğan’ın "IMF’nin sunacağı şablonu imzalamayız" açıklamasıyla negatif bir algılamayla başladı.
Bu açıklama birkaç ay öncesinde olsa çok daha fazla negatif etki yaratırdı, ancak uzmanlara göre "kriz bitiyor IMF’ye ihtiyaç azalıyor" diye düşünenlerin sayısındaki artış olumsuzluğu sınırlıyor. Ayrıca piyasa bu mesajları IMF ile anlaşma olmayacak şeklinde yorumlamıyor. Sadece görüşmelerde sorun olması sınırlı bir olumsuz etki yapıyor.
Bu hafta IMF konusundaki açıklamalar öne çıkabilir. Olumsuz mesajlar sert satış getirebilir, çünkü IMF anlaşması piyasada fazlasıyla fiyatlandı.
Tüm bunların yanı sıra, IMF heyetinin 2-3 hafta içerisinde Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. IMF Dış İlişkiler Danışmanı David Hawley, Türkiye ile bir stand-byanlaşmasını hedefleyen görüşmelerin devam ettiğini belirtti. IMF, Türkiye’nin alması gereken önlem paketine ilişkin değerlendirmesini henüz tamamlamadığı için görüş bildirmediği ve IMF’nin hükümetin sunduklarına ek bir takım önlemler talep edeceğine işaret ediyor. IMF heyetinin detayları konuşmak üzere 2-3 hafta içerisinde Türkiye’ye gelmesi bekleniyor. IMF belediye harcamalarında kısıntıya gidilmesi gerektiği konusundaki ısrarını koruyor. Analistler, bu noktada bir uzlaşmaya varılacağını ve IMF anlaşmasının imzalanacağını düşünüyor.
GEÇEN HAFTA PİYASALAR...
Geçtiğimiz hafta başında ekonomik durgunluğun sonuna gelindiğine inanan küresel piyasalarda sert bir yükseliş yaşandı.
Yurtiçinde beklentilerin çok altında gelen Nisan enflasyon verisi ile piyasa oyuncuları faiz indirimi beklentilerini artırmaya başladı. Düşük gelen enflasyon, bono faizlerindeki gerileme ve dünya piyasalarındaki iyimserlikle hisse senedi piyasasında yükseliş devam etti. Hafta sonuna doğru dünya borsalarında kar satışları görüldü. ABD’de seans kapandıktan sonra açıklanan stres testi sonuçları küçük yatırımcıların hisse kaybına uğramaları yönündeki endişeleri arttırdı.
Geçen haftayı stres testlerini bekleyerek ve odaklanarak geçiren global borsalar, sonuçların açıklanmasının ardından sürpriz yaşanmamasının görülmesinin etkisiyle ortalama yüzde 5 civarında yükseliş yaşadı.
Bu hafta temelde, stres testlerinin sonuçlarına ilişkin şüpheci ve negatif bakış açımıza karşılık ABD hükümetinin piyasalarda pozitif hava oluşturmaya yönelik yaptığı girişimlerin başarıya ulaştığı söylenebilir. Bu nedenle ABD borsalarında genel görünümün pozitif olmaya devam ettiği düşünülüyor. Fakat test detaylarına ilişkin önümüzdeki günlerde daha fazla sorgulama, daha fazla eleştiri gelmesi olasılığı da göz ardı edilmemeli.
PİYASALAR NELERİ TAKİP EDECEK?
Piyasalarda bu haftanın ilk yarısı sakin geçecek. Haftanın ikinci yarısında ise, içerde Para Politikası Kurulu toplantısı ve ABD verileri öne çıkacak.
Nisan enflasyonundan sonra Merkez Bankası'nın indirimlerine iki ay daha devam edeceği beklentisi güçlendi. Piyasada 50 baz puanlık indirim beklentisi ağır bassa da nisan enflasyonunun açıklanmasından sonra analistler bunun tamamen fiyatlandığını düşünüyor. Faiz kararından ziyade kurulun mesajları etkili olacak. Bu kararın etkisiyle tahvil - bono faizlerindeki aşağı yönlü trendin kısa vadede yüzde 11'e doğru devam edeceği öngörülüyor.
Yurtdışı piyasaların seyrinin yurtiçinde etkili olması bekleniyor. Yurtiçinde bu hafta Mart ödemeler dengesi, Kapasite kullanım oranı Nisan, İMKB Nisan ayı Yabancı İşlemleri verisi, Şubat istihdam verileri, Özel Sektör Dış Borcu Mart verileri takip edilecek.
Perşembe günü MB Para Politikası Kurulu Toplantısı gerçekleştirilecek. Toplantıdan 50 baz puanlık faiz indirimi bekleniyor.
Öte yandan cuma günü bankalar için konsolide olmayan birinci çeyrek mali tabloların ve diğer şirketler için konsolide mali tabloların borsaya son gönderilme tarihi.
Dolayısıyla hisse bazlı hareketlilik görebiliriz. Yabancı yatırımcıların gelişmekte olan ülke aktiflerindeki risk alma iştahına bağlı olarak Türkiye borsasının da seyri belirlenecek. İMKB, gelişmekte olan ülkelerdeki en ucuz piyasalardan biri olmaya devam ediyor. İŞ YATIRIM'ın haftalık analiz raporuna göre, İMKB-100 Endeksi için 12 aylık hedef değeri 41 bin 81 (2,38 dolar) puan seviyesinde ve yüzde 25 artış potansiyeline işaret ediyor.
Bu nedenle İş Yatırım, hisse senetleri için "TUT" önerisi veriyor. IMF ile anlaşmanın tamamlanması, özel sektör borçlarına devlet garantisi verilmesini içeren yeni canlandırma paketi, bankaların kuvvetli birinci çeyrek finansal sonuçları açıklaması kısa vadede piyasalarda yükseliş sağlayabilir.
Haftanın en önemli ABD verisi tüketim göstergesi olan perakende satışlar. Krizin bittiği inancı yaygınlaşırken, bu verinin eksi gelmemesi gerekiyor. Aksi takdirde olumsuz algılama artabilir. Pozitif gelirse olumlu etki yapar.
DÖVİZDE GELİŞMELER/BEKLENTİLER
Piyasalarda bu hafta izlenmesi gereken göstegelerden birisi euro/dolar paritesi. Parite geçen hafta Avrupa Merkez Bankası’nın ilave faiz indirimi sinyali vermemesi nedeniyle Euro lehine hareket ederek 1,35 direncini kırdı. Buna bağlı olarak altında 900 doların hemen altından başlayan yükseliş hareketi ivme kaybetti. Parite bu hafta ABD verilerini izleyerek yön belirleyecek. Enflasyon ve perakende satışlardaki muhtemel yükselişler pariteyi tersine çevirebilir. Ancak 1,35’in üstünde kaldığı sürece euronun değer kazanması sürebilir.
Euro/dolar paritesindeki hızlı yükselişe paralel olarak 1.55 desteğine kadar gerileyen dolar/TL'nin hedefi 200 günlük ortalama olan 1.52 seviyesi. Paritedeki muhtemel gerileme ile 1.55 desteğini aşağı kıramazsa 163'ün direnç olacağı düşünülüyor.