FİNANS

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Haziran ayına yön verecek olaylar ve beklentiler

Hedef Menkul Değerler tarafından hazırlanan "Aylık Strateji Bülteni" yayınlandı.

Bültende Nisan ayında öne çıkan başlıklar yanında Haziran ayına yön verecek olaylar belirtilerek şu konulara temas edildi;

*Anayasa Mahkemesi, Haziran ayının ilk haftası içerisinde (ayın 5’inde) üniversitelerde türbanı serbest bırakan yasa değişikliğini iptal başvurusunu görüşecek. Buradan çıkacak karar, piyasaların gözünde AKP’nin kapatılma davasına da ışık tutacaktır. Bizim görüşümüz, türban düzenlemesinin "8’e 3" veya daha yüksek oranlı bir oy dağılımıyla reddinin, AKP’nin kapatılması ihtimalini kuvvetlendireceğidir. Daha düşük oranlı bir iptal kararı veya davanın reddi ise piyasalara alım olarak yansıyacaktır.

*Kapatılma davası sonrasında ağırlığını yapısal reformlara veren Hükümet’in, Mayıs ayında başladığı bu süreci yıl sonuna kadar aynı performansla sürdürmesi beklenmektedir. Önümüzdeki dönemde Milli Piyango, elektrik dağıtım ve otoyol-köprü özelleştirmeleri başta olmak üzere vergi reformu, kamu personeli reformu ve mali şeffaflık ile mali saydamlık reformu gibi yapısal reformlar gerçekleştirilecektir.

*Ayın 3’ünde açıklanacak olan Mayıs ayı enflasyon rakamları, "yüksek faiz-düşük kur" politikasına geçen TCMB’nin bir sonraki faiz adımında belirleyici olacaktır. Bizim düşüncemize göre TÜFE’de yüzde 1.00-1.20 aralığındaki gerçekleşme TCMB’nin bir sonraki PPK Toplantısından 25 baz puanlık, yüzde 1.20 üzerindeki bir gerçekleşme ise 50 baz puanlık faiz artırımı beklentilerini gündeme getirecek ve fiyatlamalara sokacaktır.

*Ayın ilk haftası içerisinde Avrupa ile İngiltere Merkez Bankaları’nın toplantıları bulunurken, her iki Merkez Bankasının da kısa vadeli faizlerde herhangi bir değişikliğe gitmesi beklenmemektedir.

*Global hisse senedi piyasalarında geçen ay toparlanma ağırlıklı işlemler yaşanmasına rağmen, temel gösterge niteliğinde takip edilen ABD’deki Dow Jones Sanayi Endeksi’nde bundan sonraki süreçte yeniden 13,000 puanın üzerine yerleşilmediği durumlarda, bunun kuvvetlenmeye dönmesi çok zor olacaktır. Yeni bilanço döneminde yine finans sektörü şirketlerinin karlılık yapısı, global hisse senedi piyasalarındaki hareketlere yön vermede ön planda olacaktır.

BEKLENTİLER

Olumlu

*Hükümetin yapısal reform sürecine ve özelleştirmelere ağırlık vermesi

*ABD’de 2008/1Ç nihai büyüme verisinin son revizeden (yüzde 0,9) daha yüksek açıklanma ihtimali

*Petrol fiyatlarında kısa vadeli zirvenin 135$ civarında görülmüş olma ihtimali

Olumsuz

*Yurtiçi kaynaklı siyasi risk katsayısının yüksek bir seviyede olmayı sürdürmesi

*Enflasyonda artış eğiliminin Mayıs ayında da sürme olasılığı. (TCMB bir 25-50 baz puanlık artırıma daha gidebilir)

*Gösterge faizde yüzde 19.00 üzerindeki kalıcılığın sürme beklentisi (Yeni zirveler oluşabilir)

*FED’in faiz indirimlerine ara vermesi ve ECB’nin bir sonraki adımda faiz artırımına daha yakın olması

Türban Davasındaki Karar, Kapatma Davasının Ön Kararı Olarak Algılanacak

*ABD’de bu yılın birinci çeyrek GSYİH’sı önceki yüzde 0.6’lık artış beklentisinden yüzde 0.9’a doğru yukarı yönde bir revizyona uğramasına rağmen, ekonominin geneline yönelik kuşkular devam etmektedir. Özellikle ISM imalat sanayi ve hizmet sektörü endekslerinde yeniden 50 seviyesinin üzerine çıkılmadan, bu yöndeki soru işaretleri piyasalardaki alım ağırlığının kuvvetlenmesi yönünde engel oluşturacaktır.

*Merkez Bankaları’nın faiz politikalarına yönelik beklentiler de piyasalardaki pozitif bakış açışını sınırlandırmaktadır. ABD Merkez Bankası FED’in kısa vadede faiz indirimlerine ara vermesi ve bunun yanında yüksek enflasyon dolayısıyla Avrupa Merkez Bankası ECB’nin de bir sonraki adımda faiz artırımına daha yakın olması, piyasalar nezdindeki olumlu algılamalar üzerinde baskı yaratmaktadır.

*Petrol fiyatlarında geçen ay 135$ ile yeni bir tarihi zirve oluşturulurken, birçok ülkede başlayan toplumsal protestolar ve OPEC yetkililerininden gelen açıklamaların da artık yüksek fiyatlardan rahatsızlığı dile getirmesi, kısa vadede bu seviyeleri zirve olarak tutabilir gözükmektedir. Buna rağmen, spekülatif pozisyonlar ve yatırım bankalarının raporlarında yıl sonu beklentilerinde 150$ ve üzerindeki seviyelere yer vermeleri ise beklentilerin halen sürdüğünü ortaya koymaktadır.

*Bu ayın ana beklentisi ise Anayasa Mahkemesi’nin türban davasındaki kararı olacaktır. Piyasalar, buradan çıkacak kararı AKP’nin kapatılması davasının ön kararı olarak algılamaktadır. Anayasa Mahkemesi, Haziran ayının ilk haftası içerisinde üniversitelerde türbanı serbest bırakan yasa değişikliğini iptal başvurusunu görüşecekken, bizim görüşümüz, türban düzenlemesinin "8’e 3" veya daha yüksek oranlı bir oy dağılıyla reddinin, AKP’nin kapatılması ihtimalini kuvvetlendireceğidir. Bu durum ise, satış olarak piyasalarda kısa vadeli yeni bir fiyatlama ortaya çıkarabilecektir.

*Mayıs ayı enflasyonu ise TCMB’nin faiz politikasında bir sonraki adıma yönelik netlik oluşturacaktır. Bizim düşüncemize göre TÜFE’de yüzde 1.00-1.20 aralığındaki gerçekleşme TCMB’nin bir sonraki PPK Toplantısından 25 baz puanlık, yüzde 1.20 üzerindeki bir gerçekleşme ise 50 baz puanlık faiz artırımı beklentilerini gündeme getirecek ve fiyatlamalara sokacaktır. Bu durumda ise faizlerde yüzde 21.00-21.50’ye doğru yeni bir zirve hareketi yaşanabilecekken, böyle bir durumdan hisse senedi piyasası da olumsuz etkilenecektir.

*Haziran ayına yönelik beklentimiz gerek yurtdışı piyasalara yönelik soru işaretlerinin yeniden artabileceği endişeleri gerekse de yurtiçinden kaynaklı siyasi risklerle, yüzde 70’e yüzde 30 oranıyla düşüş yönündedir. Aylık bazda 42,500-33,000 bandı etkili olabilir."

GEÇEN AY NELER OLDU?

*Mayıs ayında IMKB-100 endeksi 38.947 - 43.752 puan aralığında hareket etti. AKP’nin kapatılma davasının başlattığı istikrarsız havaya, Hükümet-Yargı gerginliği, 135 dolar ile yeni bir rekor kıran petrol fiyatları ve yurt dışı borsalarda ay boyunca süren karışık seyir de eklenince, İMKB, Mayıs ayını yüzde 8’lik düşüşle tamamladı.

*Uzun süredir beklenen ve IMF’nin stand-by anlaşmasının tamamlanması için şart koştuğu Sosyal Güvenlik Yasa Tasarısı, TBMM’de kabul edildi. Bunun ardından, IMF de 3,7 milyar Dolar’lık kredi dilimini serbest bıraktı. Stand-by sonrasında Hükümet’in açıkladığı orta vadeli mali çerçeve’de FDF/GSYİH oranının aşağı çekilmesi, büyümeye ve enflasyona yönelik beklentilerin değiştirilmesi piyasalarca mali disiplinden taviz olarak yorumlandı. Yerel seçimlerin yaklaşıyor olması da maliye politikaları üzerinde endişelerin artmasına yol açmaktadır.

*Nisan ayında faiz indirim sürecini duraklatan TCMB, Eylül 2007 - Şubat 2008 arasındaki 225 baz puanlık indirimin ardından Mayıs ayında 50 baz puanlık bir artırıma giderek faiz oranlarını yüzde 15,75 olarak belirlemiştir. TCMB, yayınladığı açıklamada, enerji ve işlenmiş gıda fiyatlarının kısa vadede enflasyon üzerindeki yukarı yönlü etkisine dikkati çekmiş miktarı ve zamanlaması başta küresel piyasalardaki hareketlere ve maliye politikalarına bağlı olmak üzere ölçülü artırımlara gidebileceğini belirtmiştir.

*Türk Telekom’un beklenen halka arzı, Mayıs ayında yapıldı. 4,60 YTL hisse fiyatı ve 16,1 milyar Dolar piyasa değeriyle işlem görmeye başlayan TTKOM’da iskontolu alım gerçekleştiren yatırımcıların kar satışları nedeniyle genel olarak ay sonuna kadar dalgalı bir seyir izlenmiştir.

*Mayıs ayı, borsadaki şirketlerin satış/ortaklık haberlerine de sahne oldu. Vakıfbank, Güneş Sigorta ve Vakıf Emeklilik’te sahip olduğu payların bir kısmını veya tümünü satacağını açıklarken, Yapı Kredi Bankası da Koray Grubu’yla beraber Yapı Kredi Koray GYO’daki hisselerinin elden çıkarılabileceğini belirtti. T.Demirdöküm’de ise hisse devrinin ardından çağrı süreci gerçekleştirildi.

*Goldman Sachs, 2008 yılı için ortalama petrol fiyatı tahminini 115 dolardan 149 dolara yükseltti. OPEC ise 2008 yılı petrol talebindeki artış hızı beklentisini yüzde 1,4’ten yüzde 1,35’e revize etti. BM, 2008 dünya büyüme tahminini yüzde 1,8 olarak belirlerken, FED’de ABD için 2008 büyüme tahminini yüzde 0,3 - yüzde 1,2 aralığına çekmiş enflasyon tahminini de yüzde 3,1 - yüzde 3,4 aralığına yükseltmiştir.

*Mayıs ayını yurt dışı borsalar genel olarak küçük çaplı yükselişlerle kapatırken, Dow Jones endeksi 12,500 psikolojik desteğinin altına kadar sarkmış ayı ise yüzde 1,4’lük kayıpla 12,638’den kapatmıştır.

Canlı Borsa


En Çok Aranan Haberler