Başbakan Erdoğan'ın, IMF ile yeni anlaşma görüşmeleri öncesindeki değerlendirmeleri, 30 milyar YTL'yi bulan sıkı pazarlığı da gün ışığına çıkardı. Erdoğan'ın, 'Küresel kriz ortamında fırsatı bulduk, hemen ne yapalım? Ümüğünü sıkalım" tepkisinin gerisinde, IMF'nin harcamalarla ilgili keskin önlem beklentisi yatıyor.
IMF, öncelikle yılın kalan iki aylık dönemi için bütçe giderlerinin kısılmasını istiyor. 2009 yılındaki yüzde 4'lük büyüme tahmini iyimser bulunuyor, yüzde 2.5-3 aralığı gerçekçi kabul ediliyor. Af etkili düzenlemeler, vergi indirimleri, sektörel teşvikler, özel ödenekler IMF'nin karşı çıktığı diğer düzenlemeler arasında yer alıyor.
IMF Türkiye Masası'nın, yeni ekonomik program çerçevesinde Başkent'te temasları devam ederken Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Para Fonu'na yönelik sert eleştirileri, toplamı, 30 milyar YTL'yi bulan sıkı pazarlığı da gün ışığına çıkardı. Erdoğan'ın, IMF'ye yönelttiği, 'Küresel kriz ortamında fırsatı bulduk, hemen ne yapalım? Ümüğünü sıkalım" tepkisinin gerisinde, IMF'nin harcamalarla ilgili keskin önlem beklentisi yatıyor.
IMF, öncelikle yılın kalan iki aylık dönemi için harcamaların kısılmasını ve vergi geliri hedefinin aşağıya çekilmesini istiyor. 2009 yılındaki yüzde 4'lük büyüme tahmini iyimser bulunuyor, yüzde 2.5-3 aralığı gerçekçi kabul ediliyor. Af etkili düzenlemeler, vergi indirimleri, sektörel teşvikler, özel ödenekler IMF'nin karşı çıktığı düzenlemeler arasında yer alıyor.
IMF ile gerilimini nedenleri Hükümeti, IMF destekli program öncesinde zorlayan öncelikli konular ve bu noktada Başbakan Erdoğan'ın mesajları şöyle:
- BÜYÜMEYİ AZALTIN: IMF, küresel kriz ortamında özellikle dış talepteki gerilemeye ve dış kaynak akışındaki daralmaya paralel olarak Türkiye'nin büyümesinin yavaşlayacağını düşünüyor. Nitekim, gerek 2008 için beklenen gerekse 2009 için hedeflenen yüzde 4'lük büyüme IMF'ye erişilebilir görülmüyor. IMF, bu yıl büyümenin yüzde 4'ün altında kalacağından emin. Bu nedenle gelecek yıl yüzde 2.5-3.5 arasında büyüme öngörüyor. Büyümedeki gerilemenin, GSMH'de en az 16 milyar YTL küçülmeye yol açacağı hesaplanıyor. Başbakan Erdoğan ise "Türkiye ekonomisi, 25 çeyrekte yüzde 6.8 büyüme ortalamasını yakalamıştır. Bu yıl belki sıkıntı olacak yüzde 4'e düşebilir. Düşük büyüme oranını kimse bize tavsiye etmesin. Yüzde 2-3 büyüme oranıyla kimse heyecanımızı gölgeleyemez" diyor.
- YATIRIMLARI FRENLEYİN: IMF, büyümedeki gerileme karşısında vergi gelirlerinin azalabileceğini bu nedenle harcamaların da kısılması gerektiğini ifade ediyor. Kesinti yapılacak ilk kalem ise yatırımlar. Bu noktada 3 milyar YTL'ye varan tasarruf söz konusu. Başbakan Erdoğan ise "Bize, 'Durdurun alt yapıyı' diyenler olmuştur. IMF'nin tavsiyeleri olmuştur. Bize akıl verenlere, şunu söylüyorum. 'Akıl verme ama para ver.' Kuru akılla olmuyor" diyor.
- ÖZEL ÖDENEK YARATMAYIN: Hükümet, önem verdiği projeler için özelleştirme, kira ve gayrimenkul satış gelirlerini ödenek olarak kullanmayı düşünüyor. Özel ödenek tabir edilen bu uygulamanın en belirgin örneği Karayolları yatırımları. Nitekim Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 2008'de 1.8 milyar YTL olan Karayolları ödeneğinin, 2009'da 5 milyar YTL'ye yükseldiğini açıkladı. Bu tutarın içinde, özelleştirme gelirlerine dayalı yatırımlar da var. Öncelik ise illeri birbirine bağlayan yollar, kuzey-güney, doğu-batı koridorundaki yollar. 2009'da 16.500 km, 2011'de 22.500 km bölünmüş yol ve otoyol hedefi konuluyor.
- AF ETKİLİ DÜZENLEMELERDEN KAÇININ: Hükümet, küresel mali krizin Türkiye ekonomisine etkisini azaltmak ve yatırımlara yeni kaynak yaratmak için seri çözümler üretiyor. Nitekim Maliye Bakanlığı, hem yurtdışı servetlere hem de yastık altı varlıklara düşük oranlı vergi yoluyla hesap sorulmayacağı güvencesi veriyor. Ayrıca birikmiş vergi borçlarına af planı da geliştirildi. 2009'da sadece vergi borçlarının yapılandırılmasından 10 milyar YTL gelir beklentisi hakim. IMF ise af etkili tüm düzenlemeler temelden karşı çıkıyor.
- BSMV VE FON İNDİRİMİ: Bankacılık sektörü, aracılık maliyetlerinin düşürülmesi için Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi'nde (BSMV) indirim istiyor. Özel sektör de yurtdışı kaynak maliyetinin ucuzlatılması için Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu (KKDF) kesintisinin düşürülmesini bekliyor. Hükümet, bu aşamada sadece belli mal grupları için KKDF indirimine sıcak bakıyor. Ayrıca otomobil stoklarının eritilmesi için ÖTV indirimi de öneriler arasında. IMF, mikro vergi indirimlerini sakıncalı buluyor.
- SEKTÖREL TEŞVİK VERMEYİN: Sanayi Bakanı Zafer Çağlayan'ın önderliğinde hazırlanan Girişimci Bilgi Sistemi çerçevesinde en geç 2009 yılı başında yeni teşvik sisteminin uygulanması bekleniyor. Bölgesel, sektörel ve proje bazlı teşvikler düşünülüyor. IMF sadece bölgesel gelişmişlik farklarını azaltacak teşviklere kapı aralıyor.
- FAİZ TARTIŞMASI: Başbakan Erdoğan, Merkez Bankası'nın kısa vadeli faiz oranları için "Faizin düşürülmesini savunuyorum. Borçlanmada ne
kadar yüksek faizle para satın alırsak ülkeye o kadar yük olur" diyor. Merkez Bankası'nın, IMF'den de destek gören politikası ise küresel belersizlik ortamında faiz indiriminin şimdilik bekletilmesi yönünde.
- IMF'NİN İTİRAZ ETMEDİĞİ KONULAR: IMF, GAP yatırımlarının hızlanması, istihdamın teşviki için 5 puan SSK prim indirimi, İşsizlik Sigortası Fonu'ndan mesleki eğitim için kaynak aktarılması gibi icraatlara ise itiraz etmedi. IMF ile uyum içinde elektrik ve doğalgaz zamları da otomatiğe bağlanarak bütçe üzerindeki yük azaltıldı.
- IMF'NİN KARŞI ÇIKTIĞI KARARLAR: Yerel yönetimlerin bütçe paylarının artırılması nedeniyle ortaya çıkacak gelir kaybı, memur maaşlarına ek düzeltme de IMF'nin yakın zamanda karşı çıktığı kararlar oldu.
ÜMÜK SIKMA GERİLİMİ
Başbakan Erdoğan, 26 ekim pazar günü katıldığı partisinin Altındağ İlçe Kongresi'nden IMF'ye şöyle seslenmişti:
".. Böyle bir kriz ortamında IMF nin isteklerine boyun eğerek yarınımızı karanlığa sokamayız. Mesele bu. Ülkenin Başbakanı olarak arkadaşlarıma şunu söylüyorum. IMF yetkililerine de siz bunu söyleyeceksiniz. Bizim böyle bir dönemde büyüme hızımız, bütçe düzenlememiz çerçevesinde eğer bir esneklik içerisinde anlaşmaya varırsanız eyvallah oturur imzalarız. Ama yok, 'Böyle bir fırsatı bulduk, hemen ne yapalım? Ümüğünü sıkalım'. Kusura bakmayın. Bedeli ne olursa olsun buna da fırsat vermeyiz."
YILMAZ: ŞİMDİLİK İHTİYAÇ YOK
Merkez Bankası Başkanı Durmuş yılmaz da YTL'den TL'ye geçiş konusunda dün KKTC'de sunum yaptı. Yılmaz, Lefkoşe'de, "Türkiye Cumhuriyeti olarak IMF'nin parasına ihtiyacımız yok ancak, önümüzdeki dönemde neyle karşılaşacağımız konusunda belirsizlikler var. O nedenle herhangi bir şekilde uluslararası piyasalara güven verebilmek açısından birtakım düzenlemelerin yapılmasında biz fayda görüyoruz ama sonuç itibariyle bu, siyasi bir karardır. Hükümetin takdirindedir" dedi