"Kalıcı bir enflasyon şoku, riski çok düşük"
Devlet Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonun kalıcı şekilde tek haneli seviyelere çekilmesi konusunda kararlı olduklarını vurgulayarak, "Orada en ufak bir gevşeme söz konusu değil" dedi.
Şimşek, yaptığı açıklamada, enerji başta olmak emtia fiyatlarındaki artıştan dolayı bütün dünyada enflasyonun yükseldiğini belirterek, "Türkiye'de kalıcı bir enflasyon şoku, riski, son derece düşük. Türkiye'de talep baskısıyla enflasyonist bir süreç ortada yok. Şu anda arz yönlü, maliyet kaynaklı enflasyonun baskısıyla karşı karşıyayız" dedi.
Gıda ve enerji fiyatları şokunun eninde sonunda sistemden çıkacağını anlatan Şimşek, "Şu anda dünyanın yaşadığı arz yönlü şokların kalıcı olmadığını düşündüğümüzde, Türkiye'nin kalıcı bir enflasyonist bir baskıyla karşı karşıya olduğunu söylemek hakikaten çok abartılı olur. Enflasyon olsa olsa geçici olarak yükselme sürecindedir" diye konuştu.
Şimşek, şöyle devam etti: "Enerji ve gıda kaynaklı enflasyonist baskılar sadece Türkiye'ye özgü değil. Şu anda biz yüksek enflasyonda dünyada 14. sırada bile değiliz. Son 2-3 yıla baktığımızda her ne kadar Türkiye'de enflasyon hedefe doğru gitmediyse de dünyadaki enflasyonunun bizden daha hızlı artması nedeniyle, Türkiye'nin dünya enflasyonu arasındaki farkı azaldı. Türkiye'de aslında göreceli bir başarı var. Bizim gibi enflasyon hedeflemesi yapan ülkelerin ortalama enflasyonu karşılaştırırsanız, aslında fark azalmıştır. Türkiye'de göreceli olarak enflasyon daha az artmıştır."
"PARA POLİTİKASININ ETKİSİ SINIRLI KALIYOR"
Devlet Bakanı Şimşek, para politikası enstrümanları ile arz yönlü şokların getirdiği bir enflasyonu kısa dönemde kontrol altına almanın etkisinin sınırlı olduğunu belirterek, "Gıda ve enerji fiyatları şoku kaynaklı enflasyonist süreçle karşı karşıya olduğumuzdan dolayı, para politikasının etki alanı sınırlı kalıyor. Buna rağmen hükümet, bizim Merkez Bankamız, enflasyonist beklentilerde büyük bir kötüleşme yaşanmaması için temkinli bir politika çerçevesini sürdürdü" şeklinde konuştu.
"MALİ POLİTİKALARDA GEVŞEME YOK"
Mali politikanın gevşetildiğine ilişkin ortalıkta söylemler olduğunu ifade eden Şimşek, 2007 yılında milli gelirin yüzde 3,5'u olan faiz dışı
fazlanın, 2008 yılında da aynı olduğuna dikkati çekti.
Şimşek, "Biz geçen sene bütçeyi yaparken maliye politikasında 2007'ye göre bir gevşeme değil, sıkılaştırma öngörmüştük. Ama küresel ekonomideki gelişmeler bizim reform ve yatırım önceliklerimizi dikkate alarak, geçen sene ile aynı faiz dışı hedefine geldik. Dolayısıyla bir gevşeme yok" dedi.
"GAP'IN ÇOK BÜYÜK KATKISI OLACAK"
Dünyadaki gıda sıkıntısını aşmak için Türkiye'nin tarımda verimliliği artırması gerektiğini vurgulayan Şimşek, GAP Projesi bittiğinde istihdamı, tarımda üretken kapasiteyi artıracağını ve dünyanın gıda sıkıntısını aşmada çok büyük katkısı olacağını söyledi.
Şimşek, şöyle dedi:"Bu proje bittiğinde Türkiye'de enflasyon azalır. Ortaya arz fazlası çıkıyor, tarımda verimlilik artışı oluyor. İstihdam üzerindeki mali, idari yükleri aşağı çekiyoruz. İş gücü verimliğinin, istihdamın artması Türkiye'nin sorunlarını kalıcı bir perspektifle çözme yaklaşımıdır.
Bunları sağlarken borç dinamiklerini iyileştiriyoruz. Borcun GSMH'ya oranı brüt olarak 2007 sonunda yüzde 38,8'di, bunu 2012'de yüzde 30'a çekeceğiz. Bizim ortaya koyduğumuz mali çerçeve, para politikasının aslında orta uzun dönemde etkinliğini artıracak, üretken kapasiteye artıracak, Türkiye'deki bazı temel sorunların çözümüne katkıda bulunacak. Tarımsal üretimde mevcut sıkıntıları siz bir fırsata dönüştürdüğünüz zaman, dünyada artan fiyatları da dikkate alırsanız, Türkiye ciddi fırsat yakalamış olacak."
TÜRKİYE, ENFLASYONİST BASKI DEĞİL, SÜREÇLE KARŞI KARŞIYA
Bakan Mehmet Şimşek, 2008 enflasyon hedeflerinde sapmaya ilişkin soruya cevap verirken, şu anda belirsizliğin yüksek olduğu bir dönemden geçildiğini, dünyada birçok sıkıntının bir anda yaşandığını, enerji ve gıda kriziyle karşı karşıya olunduğunu, finans piyasalarında kriz olduğunu anlattı.
Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada gıda, enerji fiyatlarında çok ciddi bir şok var. Petrol fiyatı bundan birkaç yıl önce 20 dolardı, Türkiye bugün 120 doların üzerinde bir petrolle yoluna devam ediyorsa, inanın çok ciddi başarıdır. Bu, Türkiye'nin son birkaç yıl içinde gerek yapısal reformlarda gerek bütçe disiplininde gerekse güvenirlik anlamında yaptığı ilerlemenin en güzel göstergesidir. Hiçbir zaman fiyatlar sürekli yükselmez, bir şok yaşanır ama bir süre sonra belli seviyeye...Türkiye kalıcı enflasyonist baskı ile karşı karşıya değil, para politikasının etki alanı dışında kalan bazı faktörlerin getirdiği enflasyonist süreçle karşı karşıya. Türkiye'de çok şükür şu beğenmediğimiz seviyeler bile son 30 yılın en düşük seviyesi."
"KARAMSARLIĞA KAPILMAK İÇİN BİR SEBEP YOK"
"Merkez Bankası'nın 2008 sonunda enflasyonu yüzde 9,3 tahmin ettiği, bazı çevrelerin enflasyon depremi yaşanabileceği yorumları, gizli bir devalüasyon olduğu, toplumda moral bozukluğu bulunduğu" söylemlerinin hatırlatılması üzerine Bakan Şimşek, enflasyonun kalıcı bir şekilde tek
haneli seviyelere çekilmesi konusunda kararlılığını defalarca ifade ettiğini söyledi.
Şimşek, şunları kaydetti: "Orada en ufak bir gevşeme söz konusu değil. Enflasyonu kalıcı bir şekilde düşük, tek haneli seviyelere çekme konusunda kararlıyız. Bunun için gerekli kurumsal altyapı ve bunu destekleyecek politika çerçevesi mevcut. Nasıl ki enflasyonu daha önceki dönemlerde çok yüksek seviyelerden tek haneli rakamlara indirdik son 3 yılda burada tuttuysak, geçici yaşadığımız bu şoklara rağmen enflasyon kontrol altından çıkmayacak. Burada yaşanan şey geçici bir takım şokların getirdiği bir enflasyonist süreçtir. Türkiye'de bir talep kaynaklı veya maliye politikasının gevşemesinden kaynaklanan bir enflasyonist süreçle kaşı karşıya değiliz. Yaptığımız reformlar verimliği, üretken kapasiteyi artıracak reformlar. Bunlar enflasyonu yükseltmez, olsa olsa orta dönemde aşağı çeker. Dolayısıyla vatandaşımızın en ufak bir karamsarlığa kapılması için bir sebep yok."
