Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, bankacılık sektöründe yapılan yanlışlara değinerek, likidite yönetiminde çok basit hatalar yapıldığını söyledi.
"G-20 Londra Zirvesine Doğru: Global Ekonomik Büyümenin Canlandırılması" adıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan Ergun Özen, krizi tetikleyen nedenlere değinerek, bunları "Bankaların, yatırımcının ve Hükümetin yanlışları" şeklinde sıraladı.
Özen, global piyasaya bakıldığında negatif reel faizlerin arttığına dikkati çekerek, 2001 yılından itibaren insanı aşırı derecede cesaretlendiren risk iştahını açan bir likiditenin söz konusu olduğunu vurguladı.
Bankacılardaki hırsın yatırımcılarda da tezahür ettiğini söyleyen Özen, "Yatırımcıların yaptığı hatalar da anlamadıkları şeyleri aldılar. Haliyle riskli günlere girdiler" diye konuştu.
Özen, çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:
"Ne yapmamız gerekiyor? Bankacılar olarak daha etkin bir risk yönetimi kurmamız gerekiyor. Küçük büyük firma kavramlarından uzaklaşmak lazım verimli etkin firma kavramını, banka kavramını, şirket kavramını gündeme getirmek lazım. Görüyoruz ki, bu işin küçüğü büyüğü yok gitti herkes gidebiliyor. Etkinlikte neyi kastediyorum, tabii ki bir risk yönetimindeki etkinlik son derece önemli.Bir diğer sorun da likidite yönetimi. Çok basit hatalar yapıldı likidite yönetiminde. Bizde de aynı hatalar yapıldı. Repolar bizde bilanço dışındaydı o zamanlar. 2001 öncesine baktığınız zaman, bazı bankacılar sağ olsunlar repoda öyle bir kaldıraçlar, pozisyonlar aldılar ki kağıt portföyleri büyüdü.
Bilançolarda kimse bunları görmüyordu. Sonunda faizler yükselince, kısa vadeli faizler uzun vadelilerden daha çok yükselince, muazzam zararlar ortaya çıktı.
Üçüncü önemli şey de kurumsal iletişim, yönetişim. Yönetim kurullarında neler ortaya çıktı? Yönetim kurullarının son derece aktif olması lazım ve icra kurulları, yönetim kurulu ilişkisinin son derece daha uygun somut bir şekilde işlemesi lazım."
Ergun Özen, zehirli varlıkların TMSF'ye aktarılmasında geç kalındığını ifade ederek, en büyük sorunlardan birinin zehirli varlıklar olduğunu ve toksik varlıkların büyüklüğünün ve bunların fiyatlama mekanizmalarının bu krizin fay hattı olduğunu bildirdi.