Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Durmuş Yılmaz, 2008 yılı sonunda enflasyonun yaklaşık yüzde 9,3 düzeyinde gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini açıkladı.
Yılmaz, Merkez Bankası tarafından hazırlanan "Enflasyon Raporu"nu açıkladığı basın toplantısında, enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2009 yılı sonunda, orta noktası yüzde 6,7 olmak üzere, yüzde 4,9 ile 8,5 arasında gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini bildirdi.
Yılmaz, gıda fiyat enflasyonunda kademeli bir düzelme olacağı varsayımı altında, enflasyonunun 2010 yılı sonunda yüzde 4,9 düzeyine, 2011 yılının ortalarında ise yüzde 4 seviyesine düşmesinin beklendiğini de bildirdi.
Arz şoklarının beklenenden daha uzun sürmesi ve ikincil etkilerinin görülmeye başlanmasının, tahminlerin belirgin olarak yukarı yönlü güncellenmesine neden olduğunu kaydeden Yılmaz, bu doğrultuda para politikasının daha temkinli bir duruş aldığını söyledi.
Yılmaz, enflasyonun orta vadede yüzde 4 olan hedefe doğru yaklaşmasının 2 yıldan daha uzun bir süre alabileceğine işaret ederek, "Ancak bu durum, Merkez Bankası'nın daha gevşek bir politika izleyeceği anlamına gelmemelidir" dedi.
Yılmaz, kamuoyunun bundan sonra alacağı kararlarda, en azından orta ve uzun vadede enflasyon hedefini, kısa vadede de Merkez Bankası tahminlerini çapa olarak almasını istedi.
Bu arada Yılmaz, bir gazetecinin kamudaki ücret artışlarının belirlenme sürecine dikkati çekerek, "Çapa olarak enflasyon hedefi yerine enflasyon tahminlerinin esas alınmasını önerdiği gruba kamu da dahil mi?" sorusuna "Evet, dahil" karşılığını verdi.
Durmuş Yılmaz, enflasyon raporunun açıklandığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin, Yılmaz'ın konuşmasında sıkı para politikalarına vurgu yapmasına dikkati çekerek, "bunun bir takım maliyetlerin piyasalara yaşatılması anlamına mı geldiğini" sorması üzerine Merkez Bankası Başkanı, şunları söyledi: "Yüzde 4 hedefinin 2008 sonunda tutturulacağını söylemiyoruz ve buna uygun bir parasal sıkılaştırmadan söz etmiyoruz.
Toplantıyı yapmamızın nedeni, bu konuda Merkez Bankası ne düşünüyor, mevcut koşullar altında tahminler nasıl değişti, kamuoyuyla paylaşıyoruz ki kamuoyu bundan sonra alacağı kararlarda, en azından orta ve uzun vadede enflasyon hedefini, 2011'e kadar sarkabiliyor elimizdeki senaryoya göre, kısa vadede de bizim tahminlerimizi çapa olarak almaları, kararlarını buna göre oluşturmalarını söylüyoruz."
Bir gazetecinin, Yılmaz'ın bundan önce özellikle kamu ücret artışlarında hedef enflasyonun baz alınmasına yönelik açıklamaları bulunduğuna dikkati çekerek, "Çapa olarak enflasyon tahminlerinin baz alınmasını önerdiniz gruba kamu da dahil mi?" diye sorması üzerine Merkez Bankası Başkanı, "Evet, dahil" karşılığını verdi.
Başka bir gazetecinin yılın ikinci yarısında ücret pazarlıklarının başlayacağına işaret ederek, konuyu biraz açmasını istemesi üzerine Yılmaz, şunları kaydetti: "Bu yılın bütçesi zaten senenin başında ve hedef enflasyona göre bağlandı. Gerçekleşen enflasyon ile hedef enflasyon arasında bir fark olursa bu zaten ödenecek. Dolayısıyla burada yeni bir düzenleme yapmaya gerek yok. Ama önümüzdeki yıllarda 2009, 2010, 2011 yılı bütçeleri bağlanırken herhalde yeni verilere göre bunlar yapılacak.
Biz, Haziran sonu itibariyle tekrar bir enflasyon raporu açıklayacağız. Orada bu varsayımlar değişecek, tahminler değişecek. Orada yeni bir
rakam, tahminler ortaya çıktığında, elbette bunlara göre yeni bütçenin yapılmasının sağlanması gerektiğini düşünüyoruz."
"BUGÜN İTİBARİYLE KREDİBİLİTE AÇIĞIMIZ VAR"
Enflasyon tahmininin yüzde 9,3 olarak revize edildiği bir ortamda, Merkez Bankasının kredibilite kaybı olup-olmadığına yönelik soru üzerine Yılmaz, "Baştan beri söylüyoruz, biz 2 yıl üstüste hedefini tutturamamış bir Merkez Bankasıyız, bizim gibi hedefini tutturamayan merkez bankaları da var" dedi.
Dünyada enflasyon yükseliş trendine girdiğine işaret eden Yılmaz, "Burada önemli olan nokta, açık ve netlik ile topluma karar alıcıları yön göstermek ve bu yönü gösterirken de enflasyonun önümüzdeki dönemde nasıl bir patika takip edeceğini, mümkün olduğu kadar elimizdeki veriler çerçevesinde, net bir şekilde ortaya koymak" diye konuştu.
Yılmaz, 2002-2005 yılları arasında uygulanan örtük enflasyon hedeflemesi sürecinde önemli başarı elde edildiğini, enflasyonun iki haneli rakamlardan yüzde 7'ler düzeyine çekildiğini anlattı. Bankanın arkasında böyle bir başarı grafiği bulunduğunu ancak daha sonra gelişen arz
şokları nedeniyle bunun gerçekleşemediğini ifade eden Yılmaz, "Bugün itibariyle açık enflasyon hedefine geçtiğimiz dönemden bu yana bir
başarı grafimiz yok, bu bizim için önemli bir kredibilite sorunu, bunu kabul ediyoruz" diye konuştu.
Enflasyon hedefinden sapma gösteren bazı merkez bankalarını örnek gösteren ancak bunların bir başarı grafiği bulunduğunu kaydeden Yılmaz, bu başarı grafiğinin toplumda beklentilerin bozulmamasına yardımcı olduğunu vurguladı. Yılmaz, "Bizim böyle bir başarı grafiğimiz yok ve bize bundan sonra düşen kararlılığımızı topluma iletmek ve toplumu Merkez Bankasının enflasyon ile mücadelesinde kararlılığına inandırmak. Biz, buna inandırdığımız ve doğru adımlar attığımız takdirde, başarılı olacağımızı düşünüyoruz" dedi.
Yılmaz, Bankanın bugün itibariyle bir "kredibilite açığı" bulunduğunu ifade etti.
IMF İLE İLİŞKİLER
Yılmaz, AB sürecinde yavaşlama bulunduğu ifade edilerek, AB'yi hala bir çapa olarak görüp görmediğinin sorulması üzerine, "AB'yi çapa olarak görüyoruz, görmeliyiz, görülmeli" dedi.
IMF ile ilgili ilişkilere yönelik soru üzerine de Yılmaz, program ne olursa olsun önemli noktanın Türkiye'nin ne yaptığı olduğunu vurgulayarak, "Biz işlerimizi doğru yaptığımız sürece, bugüne kadar yapageldiklerimizi daha da ileriye götürdüğümüz sürece, mali disiplin, para politikası ve makro istikrarda ben bir problem görmüyorum. Ancak uluslararası camiaya bugüne kadar yapılanların yapıldığı ve yapılacağı konusunda bir yeşil ışık yakması açısından, IMF ile bir şekilde parasız bir anlaşmanın sürdürülmesinin doğru olacağını düşünüyorum" diye konuştu. Yılmaz, hükümetin de bu konuda bir çalışması bulunduğunu sandığını söyledi.
IMF ile herhangi bir şekilde anlaşma yapıldığında enflasyon hedefinin revize etmenin gündeme gelip gelmeyeceği hakkındaki soruya "Son Para Politikası Kurulunda biz bu konuyu gündeme getirdik, gündeme aldık, üzerinde çalıştık. Fakat bugün itibariyle alınmış herhangi bir karar söz
konusu değil" yanıtını verdi.
CARİ AÇIĞIN FİNANSMANI
Uluslararası piyasalardaki dalgalanmaya dikkat çekilerek, bunun cari açık finansmanını ne ölçüde etkileyeceğinin sorulmasına karşılık da Yılmaz, "Türkiye'nin dış finansman kaynağını da göz önünde bulundurduğunuzda bir sıkılaştırmadan söz edebiliriz, işlerin önceki yıldaki kadar kolay olmayacağını söyleyebiliriz" dedi.