FİNANS

"Türkiye'den korkan fırsatı kaçırıyor"

Sabancı'nın patronundan yabancı yatırımcılara "ne kaçırdığınızın farkına varın" mesajı
Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Türkiye pazarına girmekten korkan Batılı şirketlerin, önümüzdeki dönemde dünyanın en hızlı gelişen ekonomilerinden birinde yer alma fırsatını kaçırdıklarını kaydetti.

Avusturya Havayolları'nın yayını Succeed Dergisi, Güler Sabancı ile gerçekleştirdiği röportaja kapak haberi olarak yer verdi.

"Türkiye'nin önder kadını" başlığı ile verilen ve Güler Sabancı'nın "ekonomi dünyasının en etkili kadınları arasında, Avrupa'nın en başarılı şirketlerinin birinin tepesinde yer alıyor" şeklinde değerlendirildiği röportajda, Sabancı'nın Türk iş dünyası, ekonomi ve Sabancı Holding'e yönelik değerlendirmeleri yer aldı.

Güler Sabancı, dergideki röportajında, Türkiye'deki iş ortamının büyük bir potansiyele sahip olduğunu, bunun ülkeyi küresel oyunculardan biri haline getirdiğini vurgulayarak, genç nüfusun Türk pazarının en güçlü yönlerinden olduğunu kaydetti.

Diğer yandan, "yüksek vasıflı" Türk profesyonellerinin "üstün liderlik, eğitim ve girişimcilik" becerilerine sahip olmaları dolayısıyla halen çok uluslu şirketlerde kritik pozisyonlarda görev aldığına işaret eden Sabancı, pek çok yetenekli Türk'ün, dünya genelinde önemli yönetim pozisyonlarında görev aldığını ve Türk girişimcilerinin Batı şirketleriyle önemli bağlara sahip olduğunu belirtti.

Bazı Batılı şirketlerin Türkiye pazarına girmekten korkma nedeninin sorulması üzerine Sabancı, şunları kaydetti:

"Türkiye pazarına girmekten korkan Batılı şirketlerin, önümüzdeki dönemde dünyanın en hızlı gelişen ekonomilerinden birinde yer alma fırsatını kaçırdığını söyleyebilirim. Türkiye, yabancı şirketleri kendisine yatırım yapmaya ikna etmek için yoğun çaba harcamaktadır. Bu amaçla Türkiye'deki eğitim seviyesini, özellikle de yabancı dil becerilerini ve teknik eğitimi geliştirmek adına daha fazla iş yapılacağını göreceksiniz. Enerji sektöründeki reformlar; fiyatlandırma, serbestleşme ve özelleştirme dahil olmak üzere devam edecektir. İş piyasası esnekliğinin artırılması, ulaşım ve bilgi teknolojileri altyapısının iyileştirilmesi, kamu yönetiminin geliştirilmesi ve fikri mülkiyet haklarına ilişkin mevzuatın uygulanmasının güçlendirilmesine yönelik daha fazla ilerleme kaydedilecektir. Kayıt dışılığı azaltma amaçlı önlemler de güçlendirilecektir."

"Bu yıl, büyüme yılı olacak"
Sabancı Holding'in 2010 ve 2011 hedefleri ile ilgili olarak ise Sabancı, "2010'da şirketlerimiz karlı büyüme hedefini sürdürecek. 2010 yılı boyunca ekonomideki belirsizliğin bir önceki yıla nazaran daha düşük olacağını ve bu yılın büyüme yılı olacağını söylemiştik. 2010'da konsolide net gelirimizin yüzde 6 oranında büyümesi ve konsolide operasyonel gelirimizin de 4 milyar TL'ye erişmesini planlıyoruz. Hedefimiz, ihracat miktarının 1,1 milyar ve yatırımlarımızın 1,6 milyar dolar olması yönünde. 2010'da çalışan sayımızın yaklaşık 58 bin civarında olmasını bekliyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Sabancı Topluluğu için gelecekte dikkati çekici pazarlara ilişkin de Güler Sabancı, karbon ekonomisi ve çevresel sürdürülebilirliğin gelecekte zorunluluk olacağını, yenilenebilir enerji kaynakları ve atık yönetimi uygulamaları gibi yeni sürdürülebilir iş olanaklarını değerlendirdiklerini, rüzgar tedarik zinciri alanında da stratejik fırsatları araştırdıklarını ifade etti.

"Büyük Avrupa ekonomilerinin birçoğuna yetişir"
Röportajda, "Geçen yıl kaydedilen negatif GSYİH'nin ardından Türkiye'nin GYSİH'sının yüzde 5-6 oranında büyümesi bekleniyor. Kısa bir süre önce Goldman-Sachs uzmanları, 2050 yılı itibarıyla Türkiye'nin Almanya'nın ekonomik gücüne yetişebileceğini ifade etti. Bu görüşe katılıyor musunuz" sorusuna Güler Sabancı, şu yanıtı verdi:

"Makroekonomik koşullardaki iyileştirmeler ve bankacılık sistemi, kamu finansmanı ve diğer önemli ekonomik faaliyet alanlarında uygulanan kurumsal reformlarla birlikte Türkiye ekonomisi bugün, geçmiş yıllara göre çok daha güçlü bir hale geldi ve kaydedilen büyüme daha sürdürülebilir bir niteliğe ulaştı. Elbette modern bir ekonominin hızla değişen bir dünyada güçlü ve rekabetçi halde kalabilmesi için yapısal reform ihtiyaçları asla son bulmaz. Makroekonomik istikrarın sürdürülmesi, dengeli ve hızlı ekonomik büyümenin ön koşuludur. Reformların ve makroekonomik istikrarın devam edeceğine, Türk ekonomisinin önümüzdeki on yıllar içinde küresel ekonomiden daha hızlı bir ivmeyle büyüyeceğine ve sonunda bugünün büyük Avrupa ekonomilerinin birçoğuna yetişip geçeceğine yürekten inanıyorum."

"İnsan kaynağı gelişimine daha fazla yatırım yapılmalı"
Güler Sabancı, Türkiye'yi bekleyen zorluklara dair ise şu görüşleri dile getirdi:

"Türkiye, daha hızlı bir büyümeyi sürdürmek için insan kaynağı gelişimine daha fazla yatırım yapmalıdır. Bugün Türkiye'nin insan sermayesine ilişkin göstergeler, halen BRIC ülkeleri ve gelişmekte olan dünya ülkelerinin ortalamasının üzerinde yer almaktadır. Ancak Türkiye, AB ortalamaları ile aradaki farkı azaltmak için bu alana daha fazla yatırım yaparak, özellikle tüm seviyelerdeki eğitim kalitesini yükseltmeli ve orta ve yüksek öğrenim seviyelerinde okullaşma oranını artırmalıdır. İnsan kaynağı potansiyelinin tam olarak kullanılması ve beceri profillerinin geliştirilmesi, daha hızlı ve sürekli büyüme sağlayacaktır."

YORUMLARI GÖR ( 0 )
Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler