FİNANS

Ürün güvenliği farkındalığını artıracak proje başladı

Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Metin: - "Yeni kurduğumuz ve tespit edilen güvensiz ürünleri yayınladığımız Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi var. Kurumlarımız sisteme veri girişine başladı, artık o sistem üzerinden güvensiz ürünlerin neler olduğunu ortaya koyacağız" - "AB ile ilgili süreçlerde birçok fon var ve bunlardan fazla yararlanamıyoruz. Bunun hızlı ilerlemesi için ne gerekiyorsa Türkiye olarak iş birliğine hazırız"

Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Metin, "Yeni kurduğumuz ve tespit edilen güvensiz ürünleri yayınladığımız Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi var. Kurumlarımız sisteme veri girişine başladı, artık o sistem üzerinden güvensiz ürünlerin neler olduğunu ortaya koyacağız." dedi.

Ticaret Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen, Avrupa Birliği (AB) ile ortak finanse edilen "Ürün Güvenliği, Piyasa Gözetimi ve Denetimi ile Uygunluk Değerlendirmesi Konularında Farkındalığın Artırılması Teknik Destek Projesi" açılış töreni, Ankara Hilton Otel'de gerçekleşti.

Metin, burada yaptığı konuşmada, AB ile birçok alanda iş birliği yaptıklarını ve bunlardan birisi olan ürün güvenliği konusunu çok önemsediğini söyledi.

Ürün güvenliğine ilişkin her aşamanın kendileri için önemli ve düzenlemeye tabi olduğuna dikkati çeken Metin, "Dolayısıyla üretimden tüketime bütün aşamalarda denetim var, biz de bu konuda önemli düzenlemeler yapıyoruz." diye konuştu.

Metin, standardizasyon konusunda Türkiye'nin başarısının altını çizerek birçok ülkeye standardizasyon konusunda teknik destek verildiğini dile getirdi.

Ticaret Bakanlığı olarak helal ticaret için de bir inisiyatif aldıklarına değinen Metin, "Helal Akreditasyon Kurumunu kurarak bu alanda da öncü ülke olarak yolumuza devam ediyoruz." ifadesini kullandı.

Metin, AB ile Gümrük Birliği sürecinden önce de standardizasyon çalışmaları yapıldığını belirterek, süreçle bunun hız kazandığını ve daha kurumsal hale geldiğini kaydetti.

Ürün güvenliği mevzuatına ilişkin düzenlemeleri yaparken ticaretin akışının da engellenmemesi gerektiğini anlatan Metin, "Ticaretin kolaylaştırıldığı bir ortamda bunları yapmamız gerekiyor. Yeni kurduğumuz ve tespit edilen güvensiz ürünleri yayınladığımız Güvensiz Ürün Bilgi Sistemi var. Kurumlarımız sisteme veri girişine başladı, artık o sistem üzerinden güvensiz ürünlerin neler olduğunu ortaya koyacağız." diye konuştu.

Metin, ithalat denetiminde 500 milyon ürünün denetlendiğini ve bunların içinde 14 milyon ürünün yapılan test sonucunda güvenli ve standartlara uygun olmadığı tespit edilerek ülkeye girişinin engellendiğini bildirdi.

- "AB ile iş birliğine hazırız"

AB'ye çağrı yapan Metin, şunları kaydetti:

"AB projeleri çok uzun sürüyor, 2014'te süreci başlamış bir iş birliği, bunlar bu kadar uzun süreli olmamalı. AB’nin projelerin uygulanması sürelerini daha kısa tutması ve basitleştirmesi lazım. Bizden kaynaklanan bir sorun varsa, bu iş birlikleri ve projelerle alakalı, bir yetersizliğimiz varsa bunu rahatlıkla ve kısa sürede giderecek kurumsal kapasiteye sahibiz. AB ile ilgili süreçlerde birçok fon var ve bunlardan fazla yararlanamıyoruz. Bunun hızlı ilerlemesi için ne gerekiyorsa Türkiye olarak iş birliğine hazırız. AB ile yapılan birliktelikler çok önemli bizim için. Bu iş birliklerinin sayısı artsın istiyoruz."

- "Ürün güvenliği gelişmiş ülkeler için önemli"

Ticaret Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Hakkı Karabörklü, ürün güvenliğinin dış ticaret açısından bakıldığında ihracatın anahtarı, ithalatın ise kilidi olduğunu söyledi.

İhracat yapılabilmesi için ürünün iyi bir teknikle üretilmiş ve belgelendirilmiş olması gerektiğine dikkati çeken Karabörklü, "Vatandaşların can ve mal güvenliğinin korunması ve firmalar arasında haksız rekabetin önlenmesinde ürün güvenliği en önemli araçlar. Bu sebeple ürün güvenliği ve standardizasyon gelişmiş ülkelerin önemli bir gündem maddesini oluşturmaktadır." diye konuştu.

AB Türkiye Delegasyonu Ticaret ve Diğer AB Politikaları Bölüm Başkanı Barosz Przywara da Türkiye'nin ürün güvenliği konusunda AB'ye entegrasyonunu başarıyla sağladığını vurgulayarak söyle devam etti:

"AB standartlarıyla olan uyum yüzde 95'in üzerinde ve Türkiye ile AB'nin aynı dili konuştuğunu söyleyebiliriz. Yaşamın tüm alanlarında dijital dönüşüm nedeniyle üretim şekilleri de değişmekte. Bu yüzden akıllı ve güncellenebilir bir mevzuatın yapılması kilit unsurdur. Amacımız tüm şirketlere, ürünlerin tüketiciler için güvenli olması için uyabilecekleri bir sistem sağlayabilmek. Bunun için de üreticileri ve tüketicileri her zaman bu teknik düzenlemeler konusunda bilinçlendirmeye çalışıyoruz."

- Proje

Projeyle, AB teknik mevzuatının daha iyi uygulanabilmesine yönelik ürün güvenliği, piyasa gözetimi ve denetimiyle uygunluk değerlendirme alanlarında farkındalığın artırılmasına katkıda bulunmak hedefleniyor.

Hedef kitlelerin ürün güvenliği, piyasa gözetimi ve denetimi ile uygunluk değerlendirme alanlarında bilgisini artırmak ve kapasitesini geliştirmek amacıyla eğitimler düzenlenecek. Hedef gruba yönelik kalıcı bilgi sağlamak amacıyla kitapçıklar hazırlanarak dağıtımı yapılacak.

Projenin çıktılarını paylaşabilmek ve hedef kitlelere mesajların iletilmesi için e-platformlar oluşturulacak. Tüketicileri bilgilendirmek adına 10 şehirde çeşitli aktivitelerden oluşan "Ürün Güvenliği Haftaları" organize edilecek.

Mynet’te En Çok Takip Edilen Hisseler
Hisse

En Çok Aranan Haberler